: Sımsıcak Yaz Ajanda’m

Yaz ayları asla yetmez bana… Hele haziran ayı bitip de günler kısalmaya başladığında, yaz bitiyormuş gibi gelir. Oysa önümüzde daha uzun uzun ve dopdolu yaşanabilecek iki ay var. Havalar serinlemeden, yanıklarımız henüz gitmeden tadını çıkarabileceğimiz günler… Henüz gidilmemiş bir dizi konser, denenmemiş pek çok restoran, okunmamış çok sayıda kitap, izlenmemiş bir sürü film var.

Aylin YENGİN Şalom
18 Temmuz 2012 Çarşamba

Ben kendi zevkime göre sizler için bir derleme yapmaya çalıştım. Belli mi olur, bakarsınız bu etkinliklerden ya da mekânlardan birinde karşılaşıveririz?

 

NE DİNLEYELİM?

Yaz konserlerine yıllardır damgasını vuran iki adres vardır bana göre: Turkcell Kuruçeşme Arena ve HarbiyeCemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi. Son birkaç yıldır bu mekânlara bir üçüncüsü eklendi: Santral İstanbul. Her ne kadar bu sonuncusunda ‘oturma’ opsiyonu olmadığından, ister istemez yaş ortalaması düşse de, konserlerin kalitesi göz önüne alınacak olursa iki saat ayakta durmaya değer. Bu üç mekânın yaz etkinliklerini art arda sıralamaya kalkışsam, ajandamda yer kalmaz, o yüzden özellikle temmuz ayına yoğunlaşarak, hepsinden birkaç favori örnekle yetinmeye çalışacağım. Kuruçeşme Arena’da, 19 Temmuz’da Pink Martini, 25 Temmuz’da Enrico Macias, 28 Temmuz’da Mustafa Ceceli sahne alacak, 1 Eylül’de Yalın ve 27 Eylül’de Il Divo sahne alacak. Harbiye Açıkhava Sahnesi 19 Temmuz’da Morrissey’i, 22-26 Temmuz tarihleri arasında ise Cem Yılmaz’ı konuk edecek. Santral İstanbul’da8 Eylül’de Red Hot Chili Peppers merakla beklenen konserlerini verecek. Yedi Grammy Ödüllü ve multi-platinum sahibi Red Hot Chili Peppers tarihteki en başarılı rock gruplarının arasında gösteriliyor. Tüm biletleri Biletix’in web sitesi üzerinden satın alabilirsiniz.

NE OKUYALIM?

Bana mı öyle geliyor, yoksa yaz aylarında daha mı çok kitap okunuyor? Özellikle adalara vapurla gidip gelenlerin elinden düşmeyen bir ‘aksesuar’ halini alıyor kitaplar. Kendi deneyimlerime dayanarak, bu yazın okunmazsa olmazları arasında yer alacak birkaç kitap seçtim sizler için. Stella Trevez’in yeni kitabı Raya’nın İtirafı, gizem dolu bir ilişkiler ağını sürükleyici bir dille anlatıyor (Remzi Kitabevi, 15 TL). Elif Şafak’ın son romanı Şemspare, yazarın her zamanki akıcı üslubu ile pekişmiş, gönülden yazılmış bir hikâye olarak tanımlanabilir (Doğan Kitap, 15 TL). Ahmet Ümit’in Sultanı Öldürmek adlı kitabı yıllardır aynı kadını bekleyen bir tarihçinin öyküsü, şahane bir aşk için harcanmış bir ömrün hikâyesi... (Everest Yayınları, 20 TL). Yaz boyunca formunu korumak isteyenlere tavsiyem, Cana Efendigil Karatay’ın kitabı Karatay Mutfağı. Dediklerine göre, mutfağını Karatay Mutfağı’na çevirenler sağlık bulacak, zayıflayacak ve kilosunu koruyacak! Bunu yaparken de hiç strese girmeyecekler. Deneyelim, görelim (Haykitap 19,50 TL). Kişisel gelişimin gurusu Aykut Oğut’un, eşi Esra Banguoğlu Oğut ile birlikte kaleme aldıkları Bu Egoları Şişirsek de mi Saklasak? bizi teorilerden uzak, sadece yaşanmışlıkların paylaşıldığı bir yolculuğa davet ediyor…Size kendinizi iyi hissettirecek bir kitap olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim (Dharma Yayınları, 25 TL). Keyifli okumalar…

NE İZLEYELİM?

O kadar özlüyorum ki salaş açık hava sinemalarını. Bundan uzun yıllar önce (çocuktum o zamanlar – o kadar eski yani) Burgaz’da tahta sandalyelerin üzerinde oturup leblebili gazozlarımızı yudumladığımız açık hava sinemasına kıyısından yetişebildim ne yazık ki… Büyükadalılar şanslı, Lale Sineması (216-3827069) hâlâ açık. 1952 yılından beri faaliyet gösteren bu sinema, İstanbul’un en eski yazlık sinemalardan biri. Gerek vizyondaki, gerekse vizyona henüz girmemiş filmler her akşam saat 22.00 itibarıyla gösterime sunuluyor. Programı www.intersinema.com adresinden takip edebilirsiniz. Adalar’a gitmeyenler içinse, rahat ve keyifli ortamıyla sinemaseverlerin vazgeçilmez tutkusu haline gelen Cinecity Trio Açıkhava Sineması var. Cinecity Trio bu yaz yine rahat ve keyifli ortamıyla sinemaseverlerin beğenisini kazanıyor. Açık hava sineması hazirandan eylüle kadar beyazperde tutkunlarını ağırlıyor. Yıldızlar altında, rahat minderleri ve şezlongları, seyir keyfini artıran ses sistemiyle açık havanın güzelliğini film izleyerek çıkarmak isteyenler çarşamba, cuma ve pazar akşamları 21.30 seansında buluşuyor. Rezervasyon ve program bilgileri için: (0216) 315 10 10

NEREDE YİYELİM?

Yazın balık yenir. Balıkla beraber ne yenir peki? Meze tabii… Rakı mı dediniz? Neden olmasın? Sizinle özellikle yaz ayları boyunca sık sık gittiğim ve tabii en sevdiğim iki balık lokantasını paylaşacağım. İlki, ismi Burgazada ile özdeşleşmiş, yıllar geçtikçe gençleşen Çardak Restoran. Diğeri ise birkaç yıl önce tanışmış olduğum Heybeliada’daki Mavi Restaurant. Önce Çardak’tan başlayayım: Yılların deneyimine ve hizmet anlayışına sahip bu şirin balık lokantası, günlük hazırlanan taptaze mezeleri ve neredeyse önünüzde avlanan capcanlı balıklarıyla adanın simgesi haline gelmiş bir mekân. Mütevazı, süsü ve gösterişi olmayan, sadece yaptığı yemeklerin lezzetiyle var olan bir lokanta. Onu benzerlerinden ayıran özelliği ise hizmeti ve uygun fiyatı. Deniz kıyısına dizdiği beyaz/mavi örtülü masaları ile kendinizi İstanbul’dan yarım saat uzaklıkta değil, tatilde hissediyorsunuz (216-3811161). Heybeliada deniz otobüsü iskelesinin tam karşısında bulunan Mavi Restaurant’ın sahibi Nigar Çelik, doğma büyüme Heybeliadalı. 1999’da kardeşleri Faruk ve Fikriye ile birlikte, bu güzel restoranı hizmete açmasından itibaren Mavi, balık tutkunlarının uğrak mekânlarından biri haline geldi. Mevsiminde adadan toplanan radika, turpotu salataları damağınızda Ege rüzgârları estiriyor. Özellikle deniz börülcesini tatmalısınız. Zeytinyağlı yaprak sarma ve enginar dolması ise adeta bir lezzet maestrosu (www.mavirestaurant.net). 

NEREYE UĞRAYALIM?

Nişantaşı’nda kelimenin tam anlamıyla ‘çılgın’ bir mağaza açıldı: Adı FEY… Aslında özgün stiliyle fark yaratan sahibinin (Fatoş Yalın’ın) tarzını birebir yansıtıyor. Yıllardır arayıp da bulamadığınız, yurtdışından satın almak zorunda kaldığınız her türlü giysi ve aksesuarı burada bulmanız mümkün. Çoğunluğu sade ve temel giysilerden oluşan kıyafetleri neşelendirmek için aralara vintage aksesuarlar serpiştirilmiş. Mağazanın en güzel yanı ise içerde gördüğünüz her şeyin satılık olması (Mim Kemal Öke Cad. No:9 Nişantaşı). Son olarak da, kendinizi özel hissettirecek bir restoranı size tanıtmak istiyorum. Bodrum Marina’da bu yaz başında açılan: Köşe Bistro’yu… Tek kelimeyle özetleyecek olsam, samimi bir mekân derdim. Harika bir ambiyansı ve çok lezzetli tapas’ları var! Püfür püfür Bodrum akşamlarında, canınız uzun zamandır görmediğiniz dostlarla sohbet etmek, bir yandan da içkinizi yudumlamak isterse, Köşe Bistro’ya uğramanızı şiddetle tavsiye ederim. Leziz yemekleri ve hizmet kalitesiyle, keyif meraklıları için vazgeçilmez bir adres.

Rezervasyon için: 532-2126368.