‘Evrenin yaratılışı büyük bir patlama ile başladı (Big Bang) ve o günden bu yana patlamanın bir devamı gibi evren genişlemeye devam ediyor,ve zaman geçtikçe bu genişlemenin hızı yavaşlıyor’.
Yahudi asıllı Alman Fizikçi Albert Einstein’ın klasik fiziğin temellerini sarsan Genel İzafiyet Teorisi’ne dayanan bu görüş yanlış mı?
Yıllarca fizikçiler Einstein’ın teorisine dayanarak, evrenin genişleme hızının büyük patlamadan günümüze yavaşladığına inandılar.
90’larda uzaydan görüntü alabilen Hubble Teleskopunun dijital kameralarından gelen bilgiler, tam tersine evrenin giderek daha da hızlanarak genişlediğini ispat etse de bu bilim adamlarına yetmedi.
Hızlanma teorisinin ortaya çıkışından 10 yıl sonra halen bilim adamları bunun nedenini bilemiyor.
Çünkü eğer evren bir patlama ile başladıysa, doğal olarak patlamaya neden olan kuvvet zaman içinde azalır ve söner, halbuki Hubble bunun aksini kuvvetin arttığını gösteriyordu.
Modern fizikte bu mantıksızlığı açıklayan en popüler teori Karanlık Enerji teorisidir.
Teoriye göre evrenin yüzde 75 gibi büyük bir bölümünü işgal eden bu enerji, evrenin hızlanarak genişlemesine neden oluyor.
ABD İllinois’te değişik ülkelerden 120 fizikçinin Fermi Ulusal Hızlandırıcı Laboratuarlarında tam 10 yıl çalışarak geliştirdikleri 570 Megapixel’lik kamera işte bu gizemi çözmeğe çalışacak.
Kamera atmosfer koşullarının inceleme için ideal olduğu güney Amerika Şili’de bir tepenin üstüne kuruldu.
12 Eylülde çalışmaya başlayan kamera, 60 milyon ışık yılı uzaktaki galaksilerin ışığını inceleyerek Karanlık Enerjinin etkilerini araştıracak.
60 milyon ışık yılı uzaktaki bir galaksiyi incelenmenin amacı ise görülen ışığın galaksiyi terk ettiği anda evrenin yaşının, ömrünün yarısından az olması.
Dolayısı ile uzaktaki yıldızlara baktığınızda aslında tarihe şahitlik ediyorsunuz…