Herkesin çocukken yapmak istediği büyük bir hayali vardır... Herkesin hayallerinde bir iş, hayallerinde bir meslek vardır... Ancak büyüyüp de iş hayatına atıldığında bu hayalini gerçekleştirebilenler çok azdır... İşte Hayat İşletme bu şanslı azınlıktan... Küçüklükten beri her gününü hayallerini süsleyen atlarla birlikte geçiriyor ve bu sevgiyi başkalarına da aşılıyor...
Öncelikle seni tanıyabilir miyiz?
1980 İstanbul doğumluyum. Özel Maltepe Üniversitesi Görsel İletişim ve Tasarım Bölümü mezunuyum. Evliyim ve 18 aylık bir oğlum var.
Biniciliğe ilgin nasıl başladı?
Yedi-sekiz yaşlarındayken rüyamda gördüğüm beyaz bir at sayesinde at hayatım başladı diyebilirim. Aslında dedem eski atçı, Sipahi Ocağı Binicilik Kulübü’nün ilk binicilerinden Vitali Hayim Levi. Ancak beni atla tanıştıran dedem olmadı. Her şey kendiliğinden başladı diyebilirim. Babam beni bir binicilik kulübüne götürdü ve ‘pony’ler ile gezinti yaptırdı. İşte o günden beri bu güzel canlılarla iç içeyim.
TELEVİZYONCULUKTAN BİNİCİLİĞE UZANAN BİR YOL
Binici eğitmeni olmaya nasıl karar verdin? Nasıl bir süreçten geçtin?
Üniversite sınavına girerken herkesin aklında istediği bir meslek vardır. İstediğim meslek atlarla ilgiliydi ancak benim zamanında böyle bir bölüm yoktu. Televizyon sektörü ile ilgili bir bölüm okudum ve sekiz yıl bu mesleği yaptım ama hiç bir zaman ‘bu benim mesleğim’ demedim, diyemedim. Cumhuriyet Gazetesi’nde haber makaleleri yazdım, başka bir medya kuruluşunda editörlük yaptım, ticari şirketlerde satış pazarlama alanında çalıştım ancak hiçbiri hayalimdeki iş değildi... Binici eğitmeni olmaya hamile kaldığımda ve doktor 4. aydan itibaren “yatacaksın” dediğinde karar verdim. Eşim Ceki bu konuda en büyük destekçim! O olmazsa bu işe kalkışamazdım. Eşim bana “sen bu işte başarılı olacaksın çünkü bu senin hobin ve bunu seviyorsun” dediğinde gözümü kararttım ve antrenörlük kariyerime başladım. Binicilik eğitmeni olmak, fedakârlık yapmak demek. Yeni doğmuş bebeğime on bir ay baktım, akabinde haftanın altı günü, sadece pazartesi tatil yaparak, çalışmaya başladım.
Kolay bir süreçten geçtiğimi söyleyemem. Bu iş sabır işi. Önce antrenörlük eğitimi aldım. Eğitim sırasında Alkuzu Çiftliği sahiplerinden Figan Ersan’ı tanıdım. Kendisi şu anda en yakın dostum... Sayesinde Cüneyt Alkuzu ile tanıştım. Her ikisi de binicilik kariyerimin başlangıç noktasının en önemli insanları! Onlar patronlarım ama çok da iyi birer dostum oldular. Alkuzu benim ikinci evim diyebilirim! Biz sırt sırta vererek burayı birlikte daha başarılı bir çiftlik haline dönüştürüyoruz. Hayalimdeki işi yapıyorum. Aslında hayalim işleteceğim kendime ait bir çiftliğim olmasıydı. Burası benim değil belki ama hiçbir zaman başkasının yeriymiş gibi de davranmıyorum.
Hedefimiz öğrencilerimiz ile önce ülkemizde başarılara imza atmak, sonrasında yurtdışında koşmak. Özellikle pony öğrencilerimi ülkemizde koşmalarının yanı sıra Avrupa’daki parkurlarda da koşarken görmek istiyorum. Her şey adım adım, yavaş yavaş...
“Adaptif binicilik sertifikam da bulunuyor. Yani zihinsel ve bedensel engelli kişilere binicilik eğitimi de veriyorum. “
AT BİNMEK HER YAŞIN SPORU
Ata binmek insana ne gibi faydalar sağlar?
Herşeyden önce binicilik önemli bir disiplin. Bireye fiziksel dayanıklılığı öğretmenin yanında çok ani karar verme, pratik düşünme gibi faydaları sağlar... Özellikle çocuklar için faydalı; sorumluluk duygularını güçlendiriyor, hayvanlarla doğru iletişimi öğretiyor, rekabet güçlerini ortaya çıkartıyor. En önemlisi de hayvan sevgisi aşılıyor...
At binmek küçük yaştaki çocuklar için tavsiye edilen bir spor mudur?
Binicilik sağlığınız el verdiği sürece hangi yaşta olursanız olun başlayabileceğiniz bir spordur. Ancak şunu söylemem gerekiyor, elbette hangi spor olursa olsun ne kadar küçük yaşta başlarsanız o spordaki kariyeriniz o kadar parlak olur.
Biniciliğe başlama yaşı ne olmalı?
Çocuklar için altı yaş çok uygun. Yetişkinler için ise bir sınırı yok. Sağlığı yerinde olan herkes, isterse altmışında olsun, bu sporu yapabilir!
Biniciliğin küçük yaştaki çocukların fiziksel gelişimine katkıları ne yöndedir?
Atçılık tüm vücudu çalıştıran bir spor, tüm kas sistemi çalışıyor. Çocuklarda kas ve kemik yapısını şekillendiren bir spor. Çünkü hareketli bir canlının üzerinde oturma, üzengiye basarak yapılan ritmik otur kalk dediğimiz iniş kalkışlarda tüm bacak, kalça, sırt kaslarına kadar birçok kas çalışıyor. Çocuklar daha hızlı denge öğreniyor. En önemli unsurlardan birisi de doğru oturuş. At üstünde doğru oturuş yani dik durmak yanlış duruş bozukluklarını da düzelten bir durum.
Bunların yanı sıra at binmek, ister çocuk, ister yetişkin ruhsal açıdan iyi gelir. Bence binicilik başlı başına bir terapi. Atların enerjisi o kadar farklı ki...
İstanbul’da ata binme ne gibi yerlerde yapılıyor?
İstanbul’da birçok federe olmuş özel çiftlik ve kulüp var. Özel kulüplerde üyelik şart koşuluyor. Ancak bizim gibi henüz federe olmamış özel çiftliklerde üyelik gerektirmeden yapılıyor. İster başlangıç seviyesinde olun ister ileri, her seviye için uygun çok sayıda atımız var. Cüneyt Alkuzu derslere kullandığımız atların seçiminde çok hassas davranır. Normalde kulüplerde en fazla sadece iki at derslere kullandırılırken bizde on adet kullanılıyor.
