19 Eylül tarihli Şalom Gazetesi’ndeki yazısında Haymi Behar’ın köşesinde değindiği konuyla ilgili ilerleyen haftalarda çok enteresan gelişmeler yaşandı.
1 Ekim tarihinde Türkiye’nin ileri gelen 20 gazetesi, tam sayfa ilanlarla kendi mecralarında yer alan haberlerin alıntı yapılması durumunda hukuktan doğan haklarını arayacakları şeklinde özetlenebilecek ilanlarla tüm İnternet haber camiasına gözdağı verdiler.
18 Ekim tarihinde SkyTurk ve ShowTV’de yayınlanan Siyaset Meydanı programında ‘Sosyal Medya’ başlığı altında tartışılan konuda tarafların pek de uzlaşmaya hazır olmadıklarını gözlemledim. Konuşma yapan avukatlardan birinin söylediği ise oldukça dikkat çekici idi. Buna göre, hali hazırda yürürlükte olan Fikri Mülkiyet Kanunu’na göre, haber tabir edilen yazılar yayınlandıkları andan itibaren kamuya ait oluyorlar.
Aynı tarihte ünlü Newsweek dergisi 2012 sonunda basılı şekilde piyasada olmayacağını, sadece dijital platformlarda yayın hayatını sürdüreceğini duyurdu. 1 Kasım tarihinde Hürriyet’in sadece tablet sürümünde yayınlanan ‘Son Baskı’ ekinde Avrupa ve Brezilya’daki bazı gazetelerin Google’a karşı açmış oldukları savaşın detayları anlatılıyor ve sanki Türkiye’de medya kurumlarının konuyu getirmek istedikleri nokta için lobi yapılıyordu. Açıkçası, bu tip girişimleri demokratik ortamlarda tsunaminin karşısında durmaya çalışan dalga kıranlar olarak görmek mümkün. Ancak yasaklayarak yönetmeyi yeğleyen bir zihniyetin işi nerelere vardırabileceğinin sınırı yok. Bu konuda ilginç gelen iki tane girişim ile sizi başbaşa bırakıyorum, ikisi de farklı şekillerde gündemi, sosyal medyayı ve farklı haber kaynaklarını harmanlayarak fark yaratmaya çalışıyorlar; Nediyor.com ve Onedio.com
