Avrupa’da yatırımcı güveni ocak ayında arttı ve böylelikle, yükselişini beşinci aya taşıdı. Bu durum, bölgede borç krizinin yoğunluğunun azalmakta olduğunu işaret ediyor
Limburg, Almanya merkezli Sentix enstitüsünün açıkladığı veriye göre, Euro Bölgesi’nde yatırımcı güveni, Aralık ayı seviyesi olan eksi 16,8’den ocak ayında eksi 7’ye yükseldi. Bu, Temmuz 2011’den bu yana en yüksek seviyeyi işaret ediyor. Bloomberg News’un anketine katılan 12 ekonomistin tahminlerinin medyanına göre, bu verinin eksi 14,2 çıkması bekleniyordu. Ekonomik beklentileri gösteren endeks eksi 1,5’ten 12’ye çıkarken, cari durumu gösteren endeks ise eksi 31’den eksi 24,3’e yükseldi.
Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) geçen yıl reform planlarını imzalayan ülkelerin tahvillerinin sınırsız miktarda satın alınacağı taahhüdünde bulunması, Euro Bölgesi’nin dağılacağı yolundaki endişeleri giderdi. Bu tarihten sonra, Yunanistan, temerrütten kaçınmak için gereken ilave yardımı aldı ve bölge liderleri, daha fazla piyasa eşgüdümü için bir plan üzerinde anlaşmaya vardı.
Sentix ekonomistlerinden Sebastian Wanke, “Endeksteki büyük çaplı iyileşme, Yunanistan’ın başarılı borç geri alımı gibi birçok küçük çaplı iyileşmenin bir toplamını işaret ediyor,” dedi ve “Öte taraftan, ABD mali uçuruma düşmekten kurtuldu ve bu da endekslerde yansımasını buldu” şeklinde görüş bildirdi.
Dolarda her şey değişebilir
Gelecek dönemlerde piyasaları korkuya sürükleyecek gelişmeler olduğunda dolar yatırımcının ilk koşacağı liman olmayabilir.
Geçtiğimiz dört yıl boyunca yatırım eğilimleri risklerin artıp azalmasına bağlı olarak şekillendi. Artan riskler dolara kaçış getirirken, risklerin azalması doların değer kaybetmesine neden oldu. İlerleyen dönemlerde tercih bu denli net olmayabilir. Geçtiğimiz dört yıl boyunca piyasaları etkileyen iki kriz; ilki 2008 yılındaki finansal kriz ve ikincisi Avrupa borç krizi, sonunda düzelme işaretleri göstermeye başladı. ABD ve Avrupa’da alınan parasal canlandırma önlemleri finansal çöküş riskini azaltma konusunda başarı sağladı. Buna ek olarak Çin’de ekonominin sert bir geri çekilme yaşaması olasılığı da azaldı.
Tehditlerin sona ermiş olması sonucunda döviz piyasası oyuncuları yatırım kararlarında eskiden olduğu gibi faiz kararlarını ve makro ekonomik farklılıkları dikkate alacak. Bu zamana kadar riskli para birimleri ile dolar arasında olan tercihler yerine her ülkenin ekonomik görünümüne ve faiz oranlarına dayanan tercihler etkili olacak.
Piyasalar bu eğilimin işaretlerinin tadına cuma günü bir parça baktı. Cuma günü açıklanan istihdam verileri beklentilerin altında kalınca dolar, Euro karşısında geriledi. Bu zamana kadar kötü haberler sıklıkla doların değer kazanmasına ve risk iştahının azalmasına neden olurdu.
Washington merkezli Commonwealth Foreign Exchange’in baş analisti Ömer Esiner, konuya ilişkin açıklamasında. “Giderek artan bir şekilde ABD’de açıklanan verilerin dolar üzerinde daha az negatif etki yaptığına şahit oluyoruz. Çünkü istihdam konusunda açıklanan verilerin olumlu seyri canlandırma önlemlerinin yani aşırı dolar likiditesinin sonuna gelindiğine işaret ediyor. Belki de bu yöne doğru küçük bir adımı atmış olabiliriz” dedi.
Nomura’nın döviz piyasaları baş stratejisti, “Son bir kaç yıl ABD ve Avrupa’da yaşanan şokların her şeyi silip süpürdüğü bir ortamdayız. Şimdi ise yatırımcılar para politikaları ve temel gelişmelere daha fazla odaklanmaya başladılar,” ifadelerini kullandı.
