TU BİŞVAT KUTLANDI

Meyve ağaçlarının bayramı veya meyve ağaçlarının yılbaşısı olarak anılan Tu Bişvat, 24 Ocak Perşembe gecesi Hahambaşı Rav İsak Haleva, Türk Musevi Cemaati Başkanı İshak İbrahimzadeh ve kalabalık bir davetli grubunun katılımı ile İsrail’den gelen sanatçı Moşe Kohen’in seslendirdiği şarkılar eşliğinde neşeyle kutlandı.

Alberto MODİANO Toplum
30 Ocak 2013 Çarşamba

 

Ortaköy Sinagogu doldu taştı

Ortaköy Sinagogu UÖMO 7. sınıf çocuklarının şarkılarıyla coşkulu bir Tu Bişvat sederi yaşadı.

 Tüm kutlama programlarının baş mimarı Ortaköy Sinagogu Haham Akaali Rav Naftali Haleva açılış konuşmasında, Tu Bişvat Bayramının önemini, geleneklerin korunmasını ve gelecek nesillere aktarılacak dini bayramların, hep birlikte bir çatı altında kutlanmasının mutluluğunu yaşadığını belirtti.  Ortaköy Sinagogu olarak Tu Bişvat sederini 15 senedir yaşamanın ve yaşatmanın gururu ve mutluluğu içinde olduğunu ve bunun toplumda geleneksel bir kutlama haline geldiğini dile getirdi.   Rav. Naftali Haleva’nın açılış konuşmasının ardından bayramın anlam ve önemini belirten kısa film gösterimi ile gece başladı. Özellikle İsrail topraklarında yetişen meyveler ile donatılan masalarda buğday, arpa, zeytin, hurma, üzüm, incir, nar ile başlayarak badem fındık, elma için hep birlikte berahalar okundu. Yine birlikte söylenen şarkılar ile konuklar gecenin ilerleyen saatlerine dek birlikte keyifli vakit geçirdiler.

Ortaköy Sinagogu Başkanı Alber Elvaşvili konuşmasında  bu güne katkısı olan başta Rav Naftali Haleva’ya, UÖMO  müzik öğretmeni Emine Çolak’a, 7. sınıf öğrencilerine,  müzik ve video için Pixus’a, fotoğraflar için okul öğrencilerinden Yiğit Hafif’e, Hanımlar Komisyonu Başkanı Berrin Yaeş, ve Leyla Haleva’ya, Şeli Kapyas, Dezi İyigör ve Rakel Meşulam’a, gabaylardan,Hayim Aktel ve İzzet Yaeş’e , müdür Lazar Adatoledo’ya, katkılarından dolayı Dani Pardo, Rıfat Duenyas, Erol Rodrik, Kemal Tokatlılar’a, şarkılarıyla güne renk katan Moşe Kohen’e  ve destek veren tüm katılımcılara teşekkürünü sundu. Elvaşvili konuşmasının sonunda toprağın suya doyup, ağaçların topraktan su almayı bırakarak kendi özsularından beslenmeye başladıkları zamanı esas alan geleneksel Tu Bişvat  Bayramı’nı  her yıl artan bir coşkuyla kutlamayı diledi.

Perşembe gece büyük bir coşkuyla gerçekleşen sederin ardından 25 Ocak Cuma akşamı da Ortaköy Etz Ahayim Sinagogu’nda Tu Bişvat Bayramı onuruna Şabat yemeği verildi. Ortaköy Rav Akaali Rav Naftali Haleva ve ailesi ile birçok genç ve çocuklu aile yemekte hazır bulundu.

Geleneksel Şabat şarkıları, kocaların eşlerini onurlandırdığı Eshet Hayil, Şabat Kiduşu, erkek ve kız çocuklarının ayrı ayrı kutsanması, ellerin yıkanması, ekmek berahasının ardından başlayan yemek, neşeli bir hava içinde devam etti.

Yemek arasında küçük çocukların ve gençlerden Yusuf Sönmez’in söylediği neşeli şarkılardan sonra yapılan şükür duası Birkat Amazon’dan sonra, Tu Bişvat için özel hazırlanan meyveler, berahaları ve anlamları söylenerek yenildi.

Sadece Tu Bişvat’ta değil, her zaman bir şey yemeden önce mutlaka berahasının söylenmesinin önemini vurgulayan Rav Naftali Haleva’nın, bayramın insanlar için ne ifade ettiğini ve insan ile ağaç arasındaki benzerlikleri örneklerle anlattığı anekdotlar, büyükler kadar çocukların da ilgisini çekti.

Barınyurt: Tu Bişvat’ta kiraz ağacı

25 Ocak Çarşamba günü Tu Bişvat kutlaması Barınyurt bahçesinde yapıldı. Pansiyonerler ve Barınyıldızlar hep beraber Haham Selim İyigör’ün okuduğu duayı dinleyip bir kiraz ağacı diktiler. Daha sonra üst salonda Tu Bişvat’ta yenen ürünler; ağaçta çıkan, toprakta yetişen yemişler, mezonot ve şarap berahaları yapıldıktan sonra pansiyonerlere sunuldu.

 

 

GOLDEN AGE’de müzikli kutlama

27 Ocak Pazar günü UOML, Golden Age Komisyonu’nun her sene düzenlediği geleneksel hale gelen ve bu sene 11. yılını kutladığı Tu-Bişvat Bayramı etkinliğine ev sahipliği yapmanın gururunu taşıdı

Katılımcıların yoğun ilgisiyle karşılaşan Golden Age üyeleri doğru işlere imza attıklarının sevinciyle misafirleri karşıladılar. Davetliler arasında Hahambaşı Rav İsak Haleva ve eşi de bulunmaktaydı. Ayrıca cemaatimizde herkesin kalbinde sağlam yeri bulunan, başarılarıyla adını duyurmuş, Onursal Başkan Bensiyon Pinto ve eşi de güne renk katanlar arasındaydı. Cemaatin çok değerli kurumlarında başkanlık yapan kişilerin de katılımıyla unutulmaz dakikalar yaşandı.

Günün konuşmacılığını Luiz Karmona üstlendi ve kürsüye önce Golden Age Başkanı Lida Sarfati’yi çağırdı. Kendisi çiçeği burnundaki Cemaat Başkanı İshak İbrahimzadeh’e yeni görevinde başarılar dileyerek, iyi temennilerini iletti.

Ardından kürsüye Golden Age Komisyonu kuruluşunda büyük emeği olan Onursal Başkan Bensiyon Pinto çağırıldı. Kendisi her zamanki gibi etkileyici hitap sanatıyla davetlileri büyüledi. Komisyonun kuruluş aşamasında yaşadıklarını dile getiren Pinto, bilgi dolu birçok iletiyi davetlilerle paylaştı. Sonra sözü Cemaat Başkan Vekili Moris Levi aldı. Kendisi de güne renk katan anlam yüklü Judeo-Espanyol dilinde bir şiirle devam etti ve ünlü bir söyleyişle herkesin beğenisine hitap etti. Moris Levi: “Yaşlılık bir dağa çıkmaya benzer, yukarı çıktıkça zirveye yaklaşırsın ama etrafındaki görüntü hep genişler,” diyerek sevdiği bir alıntıyı paylaştı.

Ardından sözü Hahambaşı Rav Hahambaşı Rav Haleva aldı. Nükteli konuşmasıyla konukları kâh güldüren, kâh da anlamlı mesajlar veren Rav Haleva, bayramla ve ağaçların önemiyle ilgili çeşitli anekdotlarla güne renk kattı. Sıra iki başarılı sanatçı Buket Bahar ve Jerfi Aji’ye geldi. Yahudi kompozitörlere ait Broadway müzikallerinden oluşturdukları yelpaze ile Buket’in sihirli sesi ve sahne şovu, Jerfi’nin muhteşem piyano resitaliyle devam etti. Bayram kutlamaları için söz yeniden İsak Haleva ve Bensiyon Pinto’ya bırakıldı. Lida Sarfati’nin de iştirakiyle sahnede çeşitli meyveler ve yemişlerle Tu-Bişvat bayramının önemi anlatıldı ve bereket duaları söylendi.

Etkinlikte Lida Sarfati, Buket Bahar ve Jerfi Aji’ye plaket verirken, Golden Age Hanımlarına birer teşekkür belgesi sundu ve katılımcılara şükranlarını bildirdi. 11. yılını kutlayan Golden Age Komisyonu başarılar zincirlerine bir yenisini eklemenin haklı sevincini yaşadılar. Misafirlerin “Bir dahaki etkinlik ne zaman?” sorusuyla ne kadar doğru iş yaptıklarını kanıtlarmışçasına yeni faaliyetlerine doğru kolları sıvamak üzere yol aldılar.