Geçtiğimiz hafta yitirdiğimiz İzak Mulinas ile Yıldırımspor Kulübü çatısı altında uzun yıllar çalışma imkânı bulan Yaşar Bildirici’nin yazdığı mektuba yer veriyoruz
Sevgili İzak Mulinas ağabeyimle Yıldırımspor çatısı altında uzun seneler arkadaşlarımla beraber çalışmanın mutluluğunu yaşadık. Kendisinin başkan yardımcılığını yaptım, daha sonra da kendisi de benim başkanlık dönemimde Mentor Başkanım oldu. Aramızda adeta baba-oğul ilişkisi vardı. Her gün saatlerce bıkmadan Yıldırımspor’u konuşurduk. Ofislerimiz birbirine yakın olduğundan beni arar, “Hadi Yaşariko bana gel” der, Karaköy Balıkçısı’ndan kâğıtta levrek ısmarlar tekrar tekrar Yıldırımı konuşurduk. Bende çok büyük hakkı vardır. Geçmişe baktığımda İzak Abi’yi şöyle hatırlarım. Gençlerimize çok düşkündü, her ortamda Yıldırımspor gençliğini yüceltme adına çalışır bizleri de böyle motive ederdi. Sosyal yaşamında da hep genç arkadaşları oldu. Genç yaşadı ve genç vefat etti. Hitap gücü çok kuvvetliydi, herkesi onore eder, kimseyi kırmamayı bize öğütlerdi. Bizlere “Arkadaşlar hak edenlere teşekkürü esirgemeyin çünkü teşekkürün bir bedeli yoktur,” derdi. Her ortamda benim kendisini geçtiğimi sevdiği insanlara anlatıp, beni onore ederdi. Bu da onun ne kadar mütevazı ve ince bir insan olduğunun göstergesiydi. Çok az sinirlenirdi, sabırlı ve güler yüzlü idi asla kibirli değildi.
İyi sporcu ve koyu bir Fenerbahçe taraftarıydı. Gençliğinde çok iyi futbolcu ve basketçi olduğunu ağabeylerimiz anlatırdı. Cemaatine çok düşkündü. Özelikle de Yıldırımspor ve cemaatimize Büyükada tesisinin kazandırılmasında çok büyük emeği olmuştu. Her hafta sonu Büyükada tesisimize gelip bizleri motive eder ve tesisi kendi çocuğu gibi görürdü. Döneminde bizleri yetiştirerek adeta bizlere ağabeylik yapardı. İyi bir eş, Etel ve Deyvi’ye çok iyi bir babaydı. Cenazede her kesimden sevenleri vardı. Hepimizin başı sağ olsun.