Bu hafta ağımıza takılanlar

• “Tel Aviv’deki 150 bin Türk yahudinin seçilmiş başkanı olarak geliyor. Adam mükemmel bir Türkçe konuşuyor ve yaptığı işler çok güzel. Türkiye’nin resmi kanaldan söylemeyeceği şeyleri oradaki Büyükelçimiz bu kişiye söylüyor. Bazı meselelerin resmi adamlar tarafından söylenmesi mahsurlu olabilir. Bana ‘Efendim ilişkilerin düzeltilmesi lazım’. Dedim ‘Size yardımcı olacağım. Nasıl bu kadar güzel Türkçe konuşuyorsunuz?’ ‘Hocam şu pencereye gelir misiniz? Ben şu okulda okudum. Feyziati Lisesi. Evimiz de oradaydı.” NEVZAT YALÇINTAŞ - MİLLİYET

İzak BARON Diğer
4 Eylül 2013 Çarşamba

 

  • ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞIM FORMÜL ŞU: ABD’NİN BİR TATBİKAT SIRASINDA YANLIŞLIKLA VURDUĞU MUAVENET ZIRHLISI İÇİN DİLEDİĞİ ÖZÜR REFERANS OLABİLİRDİ.DEDİM Kİ İSRAİL EKİBİNE ‘DOĞRUDAN İSRAİL’DEKİ AMERİKAN SEFARETİNDEN İSTEYİN METNİ. VERECEKLERDİR.’ NETİCEDE ÜZERİNDE ANLAŞMAYA VARMIŞ BİR METİN. İKİSİNDE DE ADAM KAYBI VAR. PARALELLİK KURULABİLİR. ABD’NİN KABUL ETTİĞİ BİR ÖZÜR METNİNİ İSRAİL’E DE KABUL ETTİRMEK ZOR OLMAYACAKTI

One minute’ hiç bir şey kazandırmadı mı?

- Kamuoyunu kazandırdı. Araplar Türk bayrağını camilerine astı. Ama ben Amerika ile ilişkiler bakımından yanlış buluyorum. Çünkü İsrail ile olan ilişkiler aynı zamanda Amerika ile olan ilişkiler demek. İkinci hata ise Mavi Marmara gemisi. Burada hükümetin ihmali var. O zamanlar bunları açıkça söylemiyordum ama artık söylüyorum, bunları söylemek mecburiyetindeyiz.

 Mavi Marmara gemisi Sarayburnu’na demir attı biliyorsunuz. O zavallı Müslümanlar aylarca yardım malzemesi taşıdılar. Gemi öyle orada durdu, belli ki hareket edecek. Peki kardeşim sen hükümetsin. Hadi Başbakan meşgul. Sen Dışişleri Bakanı’sın, ya da her kimse. Bu vatandaşları korumaya mecbursun. Sen, saldım çayıra mevlam kayıra bana ne gidiyorlar, diyemezsin. İkinci hata budur. Ne yaparsın? Bu adamlara konuşur, ne yapacaksınız nereye gideceksiniz arkadaşlar dersin. İki, İsrail’in tutumu, ne kadar radikal, militanca işler yapacağı belli. Temas edersin. ‘Bizde böyle bir gemi kalkıyor. İçine bazı yabancılar da geldi. Sizin tutumunuz ne olacak’ diye sorarsın. Bir ilişki kurarsın.

Türkiye, sonunda İsrail’in özrü ile istediğini aldı’ gibi yansıtılan bir ikili ilişkiler fotoğrafı var ama.

- Perde arkasını yazdılar mı? Bu son özür meselesini kısmen anlatayım. Benim soyadım Yalçıntaş. Taş yapıyor. Alman Hastanesi’ndeyim. Gene böbrek Allah’a şükür atmış taşı. Efendim bir haber geldi ki İsrail’den bir heyet sizinle görüşmek istiyor. Allah Allah... Kim bu heyet? Dediler bu heyet, politikacı var, gazeteci var. Ve Tel Aviv’den bir Başhaham. Dedim gelsinler. Hastane odamdayım, kolumda serum takılı. Geldiler bunlar. Dediler ki, ‘Biz Türkiye ile İsrail’in arasının bozulmasını istemiyoruz. Uzlaşmak istiyoruz. ‘Peki’ dedim. ‘Benden ne istiyorsunuz?’ ‘Biz temas etmek istiyoruz, bir. İkincisi, olumlu bir çalışma yapmak istiyoruz. Türkiye’nin gücenmesini istemiyoruz. Türkiye’yle dostuz, menfaatlerimiz ortak.’ Yalnız görüşmede bizden birisi de var. Büyük ihtimalle Milli İstihbarat’tan. Bunu kendisi söyledi.

Milli İstihbarat’a mensup Türk, İsrail ekibiyle mi geldi?

  - Hayır. İstanbul’da bir Türk memuru. Ben de istiyorum resmi bir adam böyle heyetler geldiğinde bulunsun. Velhasıl, hahambaşı bana ‘Size Tevrat’tan bir dua okumak istiyorum, bir an evvel iyileşmeniz için. Yapabilir miyim?’dedi. ‘Yapabilirsiniz, Tevrat mukaddes bir kitap’ dedim. Neyse, doğrulmamı istedi ve bana sarıldı. Böyle bir güzel dua okudu. Adam uluslararası bir adam. İsrail Komitesi ile Moskova, Washington’u gezmiş. O tip bir haham bu.

Alelade birisi değil.

- Değil. Sonra benimle ilişkileri olacağı belli, benim ölmemi istemiyor. Neyse tam çıkarken dediler ki ‘Tel Aviv’deki Türk-Yahudi kolonisinin başkanının sizinle görüşmesini istiyoruz’. Telefonda benden randevu istedi. İyileşince gel dedim. Aradan 10 gün geçmedi, evime geldi. Adı Momo (Uzsinay). Özür meselesinde işler nerede başlıyor. İş, aranın düzeltilmesi. Türkiye’nin isteklerinin karşılanması konuşuldu.

Momo Uzsinay’la mı?

- Tel Aviv’deki 150 bin Türk yahudinin seçilmiş başkanı olarak geliyor. Adam mükemmel bir Türkçe konuşuyor ve yaptığı işler çok güzel. Türkiye’nin resmi kanaldan söylemeyeceği şeyleri oradaki Büyükelçimiz bu kişiye söylüyor. Bazı meselelerin resmi adamlar tarafından söylenmesi mahsurlu olabilir. Bana ‘Efendim ilişkilerin düzeltilmesi lazım’. Dedim ‘Size yardımcı olacağım. Nasıl bu kadar güzel Türkçe konuşuyorsunuz?’ ‘Hocam şu pencereye gelir misiniz? Ben şu okulda okudum. Feyziati Lisesi. Evimiz de oradaydı. Babamı da tanırsınız. Tanca kunduranın sahibi Kemal Tanca’ dedi. Bu görüşmeyle temaslar başladı.

Siz o zamanlar bu temasları kime iletiyorsunuz?

- Ankara’ya. Benim hükümetteki tanıdığım ilgili kişilere, bakanlara. Yazılı metin filan verdiler. Ama bir türlü metinde anlaşılamıyor. En son görüşmemiz resmi özürden iki ay evvel filan. Bizim üç talebimiz vardı biliyorsunuz, özür istiyorduk. Tazminat istiyorduk. Bir de Gazze’ye insani yardım ulaştırılabilsin. Ben önce metodunu söylemiştim. Üzerinde çalıştığım formül şu: ABD’nin bir tatbikat sırasında yanlışlıkla vurduğu Muavenet zırhlısı için dilediği özür referans olabilirdi.

 Dedim ki İsrail ekibine ‘Doğrudan İsrail’deki Amerikan sefaretinden isteyin metni. Vereceklerdir.’ Neticede üzerinde anlaşmaya varmış bir metin. İkisinde de adam kaybı var. Paralellik kurulabilir. ABD’nin kabul ettiği bir özür metnini İsrail’e de kabul ettirmek zor olmayacaktı. Bana teşekkür ettiler. Tabii bir de şunu söyleyeyim, bu ziyaretçilerin listesini ben muntazam bir şekilde valiye veriyordum. Güvenlik için. İkincisi de Nevzat Hoca ne yapıyor, bilinsin diye.

Nevzat Yalçıntaş (Defne Samyeli)

http://gundem.milliyet.com.tr/fazla-zenginlik-dejenere-eder-/gundem/ydetay/1757416/default.htm

 

  • TAHRİKLERİNE KAPILIP YAZIMDAN RAHATSIZ OLAN MUSEVİ VATANDAŞLARIMIZA GELİNCE. ÇOK NET SÖYLÜYORUM; HEPİMİZ BU ÜLKENİN EŞİT HAK VE HÜRRİYETLERİNE SAHİP VATANDAŞLARIYIZ. BUGÜNE KADAR AÇIKTAN YAHUT GİZLİ, KENDİLERİNE YÖNELİK BİR DÜŞMANLIĞIM OLMADI, OLAMAZ. KALEMİM VE EKRANIM HERKESİN OLDUĞU GİBİ SİZİN DE HAKLARINIZI, HUKUKUNUZU SAVUNDU, SAVUNACAK

Mustafa Akyol, geçtiğimiz günlerde yazdığım bir yazıdan hareketle  “Düpedüz anti-Semitizm bu. Türkiye Yahudilerini açıkça tehdit eden bir nefret söylemi” demiş.

Kusura bakmasın ama halt etmiş!

Beni Yahudi düşmanı ilan edip, Musevi cemaatini bana karşı kışkırtıyor.

 Vallahi ayıp!

 Beni tanıyan herkes çok iyi bilir ki; ben Siyonizme, İsrail devlet terörüne düşmanım; Musevilere değil. Hem nasıl olsun ki; inancım ırkçılığı yasaklıyor.

 Keşke bu iftirayı atmadan evvel, muhterem babanız Taha Akyol’a bir sorsaydınız. O size benim Yahudi düşmanlığı yapmayacağımı söylerdi. Zira arşivlerde mevcut;  gerek kendisiyle, gerekse başkalarıyla yaptığım bir çok programda bu konudaki tavrımı çok net ortaya koydum. Siyonizm ile Musevileri asla aynı kefeye koymadım, koyanlara en sert tepkiyi gösterdim.

 Bir kez daha söylemek gerekirse inancım, ırkçılığı reddeder!

 Tahriklerine kapılıp yazımdan rahatsız olan Musevi vatandaşlarımıza gelince.

 Çok net söylüyorum; hepimiz bu ülkenin eşit hak ve hürriyetlerine sahip vatandaşlarıyız. Bugüne kadar açıktan yahut gizli, kendilerine yönelik bir düşmanlığım olmadı, olamaz. Kalemim ve ekranım herkesin olduğu gibi sizin de haklarınızı, hukukunuzu savundu, savunacak.

 Sanıyorum, bir iftira nedeniyle oluşan yanlış anlaşılmayı da böylece ortadan kaldırmış olduk.

Turgay Güler

http://www.aksam.com.tr/yazarlar/turgay-guler/mustafa-akyol-ne-simdi-bu-is-mi-senin-yaptigin-c2/haber-240493

 

  • BAŞBAKAN BİR GÜN ŞÖYLE BİR KONUŞMA YAPAR MI? – TURGAY GÜLER

http://www.aksam.com.tr/yazarlar/turgay-guler/basbakan-bir-gun-soyle-bir-konusma-yapar-mi-c2/haber-239141

 

  • TURGAY GÜLER BİR YAZI YAZDI İSRAİL'DEN ÖNCE SES TÜRKİYE'DEN GELDİ

http://www.timeturk.com/tr/2013/08/29/turgay-guler-bir-yazi-yazdi-israil-den-once-ses-turkiye-den-geldi.html

 

  • LÉVY’NİN YAHUDİ KİMLİĞİNİN DE KONUYLA ALÂKASI YOKTUR; ÇÜNKÜ SÖZ KONUSU ORYANTALİST ZİHİNİYETİ PAYLAŞAN YAHUDİLER OLDUĞU GİBİ ONA KARŞI ÇIKAN YAHUDİLER DE VARDIR

Başbakan Erdoğan’ın “Mısır darbesinin arkasında İsrail var” sözü, epey ses getirdi. Beyaz Saray bile, adeti olduğu üzere, İsrail’in “avukatlığını” yaparak bu iddiaya karşılık verdi.

Peki Başbakan haksız mıydı? Mısır darbesinin “İsrail bağlantısı” yok mu hakikaten?

Bence var. Ancak bunun kanıtı, Fransız aydın Bernard-Henri Lévy’nin 2011 yılındaki bir panelde “İhvan’a karşı orduyu desteklerim” demesi değildir açıkçası. Bu, ancak, “seçilmiş İslamcılar”a karşı otoriter laik güçleri yeğleyen bildik “Oryantalist” zihniyetin bir ifadesi sayılabilir. Lévy’nin Yahudi kimliğinin de konuyla alâkası yoktur; çünkü söz konusu Oryantalist zihiniyeti paylaşan Yahudiler olduğu gibi ona karşı çıkan Yahudiler de vardır. Buna karşın, Mısır darbesinin bir “İsrail bağlantısı” olduğuna dair son günlerde Batı basınında bile ayyuka çıkan bilgiler var ki, Sayın Başbakan’ın danışmanları bunlara dayalı bir metin hazırlasalar daha ikna edici bir tez ortaya konabilirdi. Örneğin, New York Times, 18 Ağustos tarihli ve “İsrail, Müttefiklerin Stratejisini Şekillendirme Çabasına Hız Verdi” başlıklı haberde şöyle yazıyordu:

“Üst düzey bir İsrailli yetkiliye göre, İsrail, İslamcı gösterileri kanlı şekilde bastırmasına rağmen Mısır’daki darbeye destek verilmesi için ABD ve Avrupa’daki diplomatik kampanyasını bu hafta hızlandıracak.”Yani, darbenin iyice vahşileşmesi üzerine Batı’da tepki veya tereddüt oluşmuştu, ama İsrail, “olsun, olsun, yine de Sisi desteklenmeli” diye bastırıyordu.

Benzer bir bilgi, Amerikan Foreign Policy dergisindeki John Hudson imzalı ve 19 Ağustos tarihli bir yazıda da aktarıldı: “Mısır’ın Muktedirleri Washington’da Yeni Bir Dost Buldu: İsrail lobisi.” Buna göre, İsrail sağının ABD başkentindeki güçlü kolu olan AIPAC, Mısır’a yapılan Amerikan yardımı kesilmesin diye harıl harıl lobi yapıyordu.

Daha birçok kaynak, İsrail yönetiminin “ya ordu, ya anarşi” diyerek darbeyi desteklediğini yazdı son bir kaç haftada. Kuşkusuz bu bilgiler, İsrail’in darbeyi “organize ettiğini” ispatlamaz. Ama onun Batı içindeki en ateşli destekçisi olduğunu ispatlar.

Mustafa Akyol

http://haber.stargazete.com/yazar/misir-darbesinin-israil-baglantisi/haber-784356

 

  • 4 EYLÜL’DE, YAHUDİ TAKVİMİNE GÖRE, 5774 YILINA GİRİLİYOR; ORTADOĞU, YENİ SAVAŞLARA DOĞRU İLERLERKEN, 5774, YENİ BİR YIL OLABİLİR Mİ?

“Doğu”, Orta Avrupa’nın Yahudi kültüründe temel imge. 

Dünyanın en büyük ilk beş sinagogu arasında sayılan Dohány Sokağı Sinagogu’nun minareleri, Doğu kökenlerine vurgu için özellikle haşhaş biçiminde yapılmış. Budapeşte’nin tam merkezinde yer alan üç bin kişilik bu sinagog, 19. yüzyıl ortasında, Avrupa’nın çeşitli yerlerinde olduğu gibi, “Yahudilerin toplumun bir parçası olduğuna vurgu için” özellikle büyük ve görkemli biçimde inşa edilirken, “Doğu mimarisinden” esin de bilinçli bir tercih olmuş.

Dohány, 13. ve 14. yüzyıl Kuzey Afrika ile İspanya’nın İslam mimarisinden ilham almış. Mimarı Ludwig Förster, 1859’da eseriyle ilgili şunları yazmış: “Bu sinagogun mimarisinde, başta Araplar olmak üzere, İsrailoğulları’nın akrabası olan Doğulu etnik grupların mimari stili kullanılmıştır.”

İslam ile ortaklık, Müslümanlar ile akrabalık, Doğu köklerine yönelik imgeler, Budapeşte’nin Yahudi cemaatinin birçok tarihî eserinde kendini gösteriyor.

Bugün de, kendi içinde çok farklı gruplar ve kültürler barındıran Macaristan Yahudi cemaatinin de, sadece Müslümanlar ile değil, tüm azınlıklar, ezilenler ve dışlananlarla bir ortaklık bağı kurabilme arayışı var.4 Eylül’de, Yahudi takvimine göre, 5774 yılına giriliyor; Ortadoğu, yeni savaşlara doğru ilerlerken, 5774, yeni bir yıl olabilir mi?

Sezin Öney

http://www.taraf.com.tr/sezin-oney/makale-fl-dni-ve-5774-yili.htm

 

  • SAÇMA SAPAN HABER/YORUMLARLA İSRAİL’İ OLDUĞUNDAN O KADAR ÇOK GÜÇLÜ GÖSTERDİK Kİ; BUNU SAHİ ZANNEDİP ÖDLERİ KOPANLAR OLDU…

Saçma sapan haber/yorumlarla İsrail’i olduğundan o kadar çok güçlü gösterdik ki; bunu sahi zannedip ödleri kopanlar oldu…

İsrail de o yalanlar üzerine kurduğu “Güçlü Devlet” imajıyla bugüne kadar geldi…

Biliyorsun ki sadece Mısır’ın 90 milyon nüfusu; bir milyon (1.000.000.-) kilometrekareyi aşkın toprakları vardır…

Peki buna karşılık İsrail’in nüfusu ne kadardır?..

Sadece 7 milyon…

Evet evet; 7 milyon…

Peki ya yüzölçümü?..

İbrahim’ciğim sen mutlaka biliyorsundur ama ben belki bilmeyen vardır diye hatırlatayım:

Ama lütfen “yalan” yazdığımı zannetmeyin…

Vallahi billahi; yalnızca 28.000 kilometrekaredir İsrail’in yüzölçümü…

Mısır’ın kırkta biri kadar bir şey yani…

Adnan Berk Okan

http://www.gazeteciler.com/analiz/israili-gozunde-amma-buyutuyorsun-be-kardesim-69791h.html

 

  • TÜRKİYE HAMAS'I ELEŞTİRMEDİ. LÜBNAN'DA İSRAİL'E KÖK SÖKTÜREN VE SURİYE'DE ESAD'I DESTEKLEYEN HİZBULLAH'I, ŞEYTAN OLARAK GÖRMEYİ YEĞLEDİ

Filistin'de Hamas ki İhvan'a destek veriyordu, baktı pabuç pahalı darbeye tavır almaktansa "Bu Mısır'ın içişleridir, karışmayacağız" dedi. Ama yine de cuntacıların hedefinden kurtulamadılar. Sürekli iç karışıklık çıkarmakla suçlanıyorlar. İsrail'le mücadelesi ve iç çekişmelerde Mısır'ın desteğini kaybetmek Hamas'ın çıkarlarına uygun değil, ama ağabeylerinin düştüğü duruma da tepki vermesi gerekiyor!

(Türkiye Hamas'ı eleştirmedi. Lübnan'da İsrail'e kök söktüren ve Suriye'de Esad'ı destekleyen Hizbullah'ı, şeytan olarak görmeyi yeğledi.)

İsrail, Suudi Arabistan'dan bir tehdit gelmeyeceğini biliyor. Ulusal çıkarları İran'ın etkisizleştirilmesi ve Şii hareketin bölgeden sökülüp atılmasında. Attıkları her adım ulusal çıkarlarına uygun...

Örnekleri çoğaltabilirim. Ülkelerin davranışlarına, dış politikalarına damgasını vuran politikalar ulusal çıkarlarına uygun. Türkiye ise bu anlamda biraz anlaşılmaz bir ülke haline geldi. Hatta Birleşik Arap Emirlikleri'nin 12 milyar dolarlık Afşin Elbistan termik santral yatırımından vazgeçmesinin bile Mısır politikasıyla bağlantısı olduğundan bahsediliyor.

Yavuz Semerci

http://www.haberturk.com/yazarlar/yavuz-semerci/874128-ulusal-cikar-mi-ideoloji-mi

 

  • OD HALKLARININ GÖZÜNDE ABD İSRAİL DEMEKTİR. VE O TARİH, O KÜLTÜR İSRAİL'İ, İSRAİL İZLENİMİ VEREN HİÇBİR ÜLKEYİ KABUL ETMİYOR

Savaşları bitirmesi nedeniyle, Nobel Barış Ödülü almış bir Başkan, Obama, şimdi ölümü tasarlamakla meşgul. CNN'de bir Suriyeli rejim karşıtını dinliyorum. Gördüğü işkenceleri falan anlattıktan, rejime lanet okuduktan sonra, "tepeden tırnağa karşıyım" diyor, "ABD'nin Suriye'ye müdahalesine. O, gene bizim insanlarımızın ölmesi demektir."

Daha ne desin? Amerika füzesiyle dağı taşı yıkacak, yüzlerce insan öldürecek ve bu Esed'in cezalandırılması olacak. ABD Başkanı bu işe bir türlü açık açık girişemiyor, cesaret edemiyor. Başına gelecekleri biliyor. Esed ve rejimine lanet olsun. Ama onu oradan uzaklaştırmanın başka yolları vardır. Dünya o yolları ciddi biçimde aramadı ve denemedi. Diplomasiyi kullanmayarak ama oraya doğrudan müdahalede bulunarak, Batı bloku, İran-Rusya çizgisini zorluyor. Suriye sadece bir piyon. (Daha yazarız Fransa'nın niçin bu işe iştahlı olduğunu...)

Şunu bütün dünya çok iyi bilmeli. OD halkları, en kötüsünden bile olsa, hiçbir rejimin ABD öncülüğünde kanla, topla, tüfekle "devrilmesini" istemiyor. Daha da ileri gidip şunu söyleyeyim: OD halklarının gözünde ABD İsrail demektir. Ve o tarih, o kültür İsrail'i, İsrail izlenimi veren hiçbir ülkeyi kabul etmiyor. OD tarihini herkes Sykes-Picot'dan, 1. Dünya Savaşı döneminden başlayarak okuyor. Hayır, OD'nun bugünkü tarihi 1945 sonrası İsrail'in kurulduğu yıldan itibaren düşünülmelidir.

Hasan Bülent Kahraman

http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/kahraman/2013/09/02/savas-ve-baris

 

Netten okumalar

 

  • SELANİKLİ DÖNMELER – ŞEYMA KISAKÜREK

http://www.haber7.com/yazarlar/seyma-kisakurek-sonmezocak/1067971-selanikli-donmeler

 

  • NUH ARSLANTAŞ İLE YAHUDİLİK VE İSRAİL TARİHİ ÜZERİNE…

http://www.nuharslantas.com/Yz-61-Genc-Doku-Dergisi---Roportaj--1-Kisim-tr.html

 

  • İSRAİL’İN İMAM HATİPLİLERİ

http://www.nuharslantas.com/Yz-57-Israilin-Imam-Hatiplileri-tr.html

 

  • İSRAİL’İN İLK GENELKURMAY BAŞKANI MOŞE DAYAN GÖZÜNÜ İSKENDERUN’DA KAYBETMİŞ

http://www.nuharslantas.com/Yz-59-Israilin-Ilk-Genelkurmay-Baskani-Mose-Dayan-Gozunu-Iskenderunda-Kaybetmis-tr.html

 

  • İSRAİL-UGANDA ÜZERİNDEN, AKP’NİN AFRİKA AÇILIMI – ENİS HULLİ

http://blog.radikal.com.tr/Sayfa/israil-uganda-uzerinden-akpnin-afrika-acilimi-31313

 

  • VİDEO:TECHNİON ÜNİVERSİTELİLERDEN AKILALMAZ BİR ROŞ AŞANA(YENİ YIL) İCADI

http://israilblogu.com/2013/08/23/videotechnion-universitelilerden-akilalmaz-bir-ros-asanayeni-yil-icadi/

 

  • »… ZUERST EİNMAL BİN İCH MENSCH – HER ŞEYDEN ÖNCE İNSANIM …«

http://www.annefrank.de/mensch/tr/