Türkiye’de caz müziği bilincini geliştiren iki büyük etkinlikten biri olan Akbank Caz Festivali, 23. yaşını kutluyor. 25 Eylül-12 Ekim günleri arasında dopdolu bir programla seyircisini kucaklayacak olan festivalde, ‘Kampüste Caz, JAmZZ Akbank Caz Festivali Genç Yetenekler Yarışması ve Liselerde Caz Atölyesi’ gibi faaliyetleri de izleme imkanı bulacağız
Türkiye’nin en uzun soluklu festvallerinden biri olan Akbank Caz Festivali, klasik cazdan avangart tınılara, dünya müziklerinden elektronikanın sınırlarına uzanan bir çeşitlilikle takipçilerine farklı bir dünyanın kapılarını aralıyor. Bu sene, caz sahnesinin yükselmekte olan genç yıldızları ve usta müzisyenlerin yanısıra, Amerikalı ünlü sanatçı Butch Morris ile birkaç ay evvel yaşamını yitiren ‘Barana’ grubunun kurucusu, müzisyen Behsat Üvez’in anısına etkinlikler düzenleniyor. Aynı zamanda, müzik – sinema ilişkisi üzerine farklı programlar da seyircinin beğenisine sunulacak. Festivalin en önemli etkinliklerinden biri olan ‘Kampüste Caz’, 4-19 Kasım tarihleri arasında İstanbul ve on bir farklı şehirde toplam 19 üniversitede gençlere cazın coşkusunu yaşatacak. Festival boyunca aralarında İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Merkezi, Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Akbank Sanat, Babylon, Babylon Lounge, Nardis, Garajİstanbul, Pera Palace Hotel Jumeirah ve Caddebostan Kültür Merkezi’nin bulunduğu 45 ayrı mekanda elli konser, üç panel, altı atölye gerçekleştirilecek ve 280 müzisyen ağırlanacak.
Cazın Ustaları CRR’de
23. Akbank Caz Festivali’nin onur konuklarından biri de efsanevi trompetçi Enrico Rava.
Sanatçı, ‘Rava Tribe’ projesi ile 27 Eylül’de Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda dinleyicilerle buluşacak. Ertesi gün, aynı mekânda, geçen yıl yayınladığı ‘Saltash Bells’ ile ‘En İyi Albüm’ ödülüne lâyık görülen İngiliz saksafon sanatçısı John Surman ile caz dünyasının saygın isimlerinden oluşan Mare Nostrum, müzikseverlere unutulmaz bir caz ziyafeti yaşatacak.
Yeni Dünyadan Sesler
20 yılı aşkın bir süredir gerek New York, gerekse uluslararası caz arenasının önemli karakterlerinden biri olan trompetçi Jim Rotondi, 26 ve 27 Eylül’de Nardis’de caz tutkunlarıyla buluşacak. Berklee School of Music’de okurken Gary Burton tarafından keşfedilen, sıklıkla Pat Metheny ve John Scofield ile karşılaştırılan ünlü gitarist Kurt Rosenwinkel 1 Ekim’de, Grammy Ödüllü trompetçi Nicholas Payton ise 2 Ekim’de Babylon’da sahne alacaklar.
Caz dünyası tarafından Ethio-Jazz türünün yaratıcısı olarak kabul edilen yaşayan müzik efsanesi Etiyopyalı Mulatu Astatke, 5 Ekim’de İstanbul Lütfi Kırdar’da müzik tutkunlarını unutulmaz bir yolculuğa çıkaracak. Geleneksel Etiyopya müziğini, klasik caz ve Latin müziğiyle birleştireceği bu performansında sanatçıya, Hüsnü Şenlendirici ve Mısırlı Ahmet eşlik edecek. Aynı konser salonu bir gün sonra, özel bir konser için biraraya gelen Grammy Ödüllü Cassandra Wilson ve yenilikçi caz topluluğu Harriet Tubman’a ev sahipliği yapacak.
90’lı yıllardan bu yana soul müziğe damgasını vuran Chris Dave and the Drumhedz, Türkiye’ye ilk kez gelecek olan Mos Def ve MF Doom ile seyirciyi cazdan hip-hop’a uzanan bir serüvene çağırıyor. Lütfi Kırdar’daki bu dinletide, müzikte sınırların nasıl kalktığına şahit olacaksınız. Butch Morris’i anmak amacıyla 10 Ekim’de Babylon’da düzenlenecek ‘Rova Plus presents: No Favorites!’ gecesinde Rova Saxophone Quartet, çok özel bir performansa imza atacak.
Avrupa’dan Caz
Kuzey Avrupa’nın tanınmış piyanistlerinden Mattias Nilsson, 25 Eylül’de; doğaçlama yöntemiyle müzik dünyasına farklı bir soluk getiren ve Arnavutluk’un saklı kalmış büyüleyici şarkılarını gün ışığına çıkaran Elina Duni, 28 Eylül’de Akbank Sanat’ta olacaklar. Yayınladıkları albümle 2012’de Edison Caz Ödülü’nü kazanan Hollandalı Martin Fondse ile Eric Vloeimans, performanslarıyla 2 Ekim’de Akbank Sanat’ta festivale renk katacaklar. 5’inde ise 2008’de yayınladığı ‘Hello Troll’ albümüyle Norveç Grammy Ödülü’nü kazanan Helge Lien Trio, burada da değişik müzik türleri arasındaki yolculuğunu devam ettirecek.
Sinema ve Caz Elele
Festivalin “Caz ve Sinema” adını taşıyan bölümünde ilk olarak; 520’den fazla filmde prodüktörlük-yönetmenlik koltuğunda oturan ve birçoğunda da aktör olarak rol alan sinema tarihinin öncü isimlerin Georges Méliès anısına hazırlanan ‘Georges Méliès Cine-Concert’ 30 Eylül’de Babylon’da.
Kışkırtıcı sesinin yanı sıra performans sanatçısı ve model olarak kariyerini sürdüren Chrysta Bell, 25 Eylül’de aynı sahnede yer alacak. Bu bölümdeki bir diğer etkinlik ise, 8 Ekim’deki Steven Bernstein önderliğinde New York’lu grup Sex Mob’un hazırladığı ‘Cinema, Circus & Spaghetti - Sex Mob Plays Fellini: The Music of Nino Rota’ projesi.
Cazın Buğulu Sesleri
Nina Simone’un ‘Four Women’, ‘If You Go Away’, ‘Don’t Explain’, gibi unutulmaz parçalarını yorumlayan, yeni dönemin en önemli soul caz seslerinden Malavi kökenli Malia, 25 Eylül’de The Seed’de açılış konserini gerçekleştirecek. Folk-rock sanatçısı ve söz yazarı Sophie Hunger ise, bu yıl yayınlanan ‘The Danger of Light’ adlı albümününün dünya turnesi kapsamında 3 Ekim’de Babylon’da.
Fark Yaratanlar
Yine Babylon’da festivalin bu yıl misafir edeceği sıra dışı isimlerden biri olan tek kişilik orkestra Butterscotch, 27 Eylül’de Chopin’den John Coltrane’e ve hip hop ile R&B’ye uzanan bir performans sunacak. Electro-swing ve kabare denince akla ilk gelen gruplardan biri olan The Real Tuesday Weld, 28 Eylül’de aynı mekânda festival izleyenlerine swing ruhunu sinematik bir şekilde yansıtacak.
Garajİstanbul 2 Ekim’de, ‘Çingene usulü caz’ın ustası, Kanadalı topluluk The Lost Fingers’ı ağırlıyor. Soul ve House müziği bir arada sunan yüksek tempolu Tortured Soul’un 4 Ekim’deki konserinden sonra Babylon ertesi gün Submotion Orchestra’yı konuk edecek.
Bizden Tınılar
Türk cazının ustalarını ve genç yeteneklerini buluşturan ‘İstanbul’da Cazın Farklı Renkleri’ bölümde; Jehan Barbur & İlhan Erşahin, Birsen Tezer, Ece Göksu & Neşet Ruacan, Evrim Demirel, Tamer Temel, For Esemble ve Fötr Blues Band konserleri dikkat çekiyor. Konserler, Akbank Sanat, Jazz Company ve Caddebostan Kültür Merkezi’nin salonlarında gerçekleşecek.
Füzyon Babylon’da
Bu bölümün konukları; Yeni Zelanda, Yunanistan ve Türkiye arasında bir müzikal köprü olan Natalia Mann Trio (26 Eylül); ‘İstanbul Sessions’ projesiyle İlhan Erşahin (9 Ekim) vde Şenol Küçükyıldırım’ın yeni kurduğu ‘WeeD’ grubu (6 Ekim).
Caz ve Dans
27 Eylül’de Babylon Lounge’da Tobumusikizm, 1920 ve 1930’ların ruhunu günümüz dünyasına geniş electro-swing arşiviyle sunarken; 3 Ekim’de Avrupa’nın en köklü caz gruplarından biri olan Hot Jazz Band, 1930 ve 1940’ları kapsayan repertuvarıyla festivalcileri geçmişten günümüze uzanan müzikal bir yolculuğa çıkaracak. Pera Palace Hotel Jumeirah’taki, White Mink’in electro-swing arşivi ve İstanbul Lindy Hoppers dans grubunun swing atölyesi ile başlayacak bu özel geceyi kaçırmayın derim.
23. Akbank Caz Festivali hakkında daha fazla bilgiyi www.akbanksanat.com ve www.akbankcaz.com’da bulabilirsiniz. İyi seyirler!