Asıl adı Loeb Strauss olan Levi, 26 Şubat 1829’da Almanya’nın Bavyera bölgesindeki Buttenheim şehrinde dünyaya geldi. Baba Hirsch Strauss 1845 yılında tüberkülozdan ölünce 1847’de Rebecca Strauss, oğlu Levi, kızı Fanny ve üvey kızı Maila’yı alarak daha önce büyük oğullarının gittiği ve iş kurduğu New York’a yerleşti. Ağabeyleri toptan eşya ticareti ile uğraşıyordu. Genç Levi de New York’a gider gitmez onlarla birlikte çalışmaya başladı ve kısa sürede işi öğrendi.
Asıl adı Loeb Strauss olan Levi, 26 Şubat 1829’da Almanya’nın Bavyera bölgesindeki Buttenheim şehrinde dünyaya geldi. Baba Hirsch Strauss 1845 yılında tüberkülozdan ölünce 1847’de Rebecca Strauss, oğlu Levi, kızı Fanny ve üvey kızı Maila’yı alarak daha önce büyük oğullarının gittiği ve iş kurduğu New York’a yerleşti. Ağabeyleri toptan eşya ticareti ile uğraşıyordu. Genç Levi de New York’a gider gitmez onlarla birlikte çalışmaya başladı ve kısa sürede işi öğrendi.
Altın avı
1850’lerde California’da altın bulunmasıyla birlikte büyük bir nüfus California’ya göç etmeye başladı. Bunun bir fırsat olduğunu düşünen Strauss kardeşler San Francisco’da bir dükkan açmaya karar verdiler ve bunun için küçük kardeşleri Levi’yi görevlendirdiler. 1853 yılının ocak ayında Amerikan vatandaşı olan Levi şubat ayında da bir gemiyle San Francisco’ya gitti. Levi, daha önce oraya yerleşmiş ablası Fanny ve ailesiyle yaşamaya başladı. Levi Strauss & Co adında bir şirket kuran Strauss, burada New York’taki kardeşlerinden getirdiği elbise, iç çamaşırı, mendil, şemsiye ve kumaş gibi malzemeleri küçük dükkanlara toptan olarak satmaya başladı ve büyük başarı elde etti. 1860’lara gelindiğinde Levi henüz 30’lu yaşlarında olmasına rağmen şehrin bilinen simalarından biri olmuştu. Şehrin ilk sinagogu olan Emanu-El Sinagogu’na ve şehrin Yahudi toplumuna da yardımları eksik etmiyordu.
İlk ‘jean’ patenti
1872 yılında Levi, aynı zamanda müşterisi olan Jacob Davis adında bir terziden bir mektup aldı. Davis mektubunda bir buluşunun olduğundan, denim kumaşından yapılmış pantolonların zayıf noktalarına, özellikle ceplerin köşeleri ve fermuar bitişlerine metal koyarak pantolonları madenciler için daha sağlam yapabildiğinden bahsetti. Fakat bu fikrinin hayata geçmesi ve patentinin alınabilmesi için bir ortağa ihtiyacı olduğundan bahsetti. Levi fikri çok beğendi ve hemen ortaklığı gerçekleştirdi. 20 Mayıs 1873’te de ürünün patenti alındı. Böylece dünyanın kot (jean) pantolonlarla tanışması için ilk adım atılmış oldu. İlk başlarda evlerde fason olarak üretilen ürünler, 1880’lerde fabrikanın kurulmasıyla seri üretime geçildi. 1890’da ise şirketin en popüler ürünü olan XX modeline Levi’s’ın ünlü 501 model numarası verildi.
Levi Strauss kariyeri boyunca aynı zamanda birçok değişik görevde de bulundu. San Francisco Ticaret Odası’nda aktif olarak görev aldı. Nevada Bankası, Globe Sigorta Şirketi ve San Francisco Gaz ve Elektrik Şirketi’nde ise yöneticilik yaptı. Yaptığı yardımlarla da şehrin en büyük bağış severlerinden biri oldu. Pasifik Yahudi Yetimleri ve Roma Katolik Yetimleri derneklerine büyük bağışlarda bulundu. 1897’de University of California, Berkeley’de kendi adına bir vakıf kurarak öğrenci okutmaya başladı. Hiç evlenmeyen Levi, birlikte yaşadığı ablası Fanny’nin kocası David Stern 1874’de ölünce dört yeğenini de koruması altına aldı ve şirkette görevlendirdi.
Eylül 1902’de rahatsızlanan Levi Strauss, bir ara düzeldi hatta 26’sındaki Şabat yemeğine dahi katıldı. Ancak aynı gece sessizce hayata veda etti. Cenaze günü San Francisco’da dükkanlar kapatılarak çalışanların cenazeye katılması sağlandı. Strauss ardında çoğunluğu yeğenlerine olmak üzere 6 milyon dolarlık (bugünkü değeri yaklaşık 160 milyon dolar olan) bir servet bıraktı.
