Gençlik enerjisini, çevre bilinci ve yaşadığı topluma karşı sorumluluk duygusuyla birleştiren kişiler, sadece kendi kuşaklarının değil, gelecek nesillerin de lideri olmaya hak kazanırlar
Talya ENRİQUEZ ROMANO
İlk Çağ, Orta Çağ ve Yeni Çağ devirlerine benzer bir şekilde; insan hayatı da doğum, çocukluk, gençlik ve yaşlılık gibi birbirini takip eden belirli dönemlerden oluşur. Çoğunlukla fiziksel ve duygusal olgunluğa bağlı olarak farklılık gösteren bu dönemlerin her birinin kendine ait özellikleri vardır. Sekiz yaşındaki bir kız çocuğuyla, elli yaşındaki orta yaşlı bir adamın yaşadığı sorunlar, verdikleri tepkiler, duygularını gösterme şekilleri birbirinden tamamen farklıdır. İnsan hayatındaki tüm evreler arasında hiç kuşkusuz en ilginç olanı; duygusal iniş çıkışları, delikanlılık ruhu, sürekli enerjik olma hali ve sonsuz cesaretle ön plana çıkan gençlik yıllarıdır.
Ülkemizde son dönemde genç kuşağa olan ilgi oldukça arttı. Sadece birkaç ay öncesine kadar; genç nesil ellerine kilitlenmiş akıllı telefonları ve kulaklıklarından yükselen müzik sesleriyle kendi dünyalarına çekilmiş bireyler olarak görülüyordu. Fakat son dönemde; parmaklarının ucundaki sosyal medya ile birbirlerine bağlanan gençler, çok hızlı bir şekilde kendi bireysel dünyalarından dışarı çıkıp, ait oldukları toplumda yaşanan sorunlarla ilgilenmeye başladılar. Yeni nesil gençliği, özellikle Gezi Parkı olayları sırasında sergiledikleri ilkeli duruş, mizah anlayışı, çevreci yönleri ve inovatif yetenekleri ile ön plana çıktı.
Yeni neslin çevre sorunlarıyla mücadeledeki başarısının en genç temsilcilerinden biri, Koç Lisesi 11. sınıf öğrencisi Elif Bilgin oldu. 16 yaşındaki Elif, iki yıllık çalışması sonunda petrol bazlı plastiğe alternatif olarak, muz kabuğundan biyoplastik üretti. Proje kapsamında, muz kabuğundaki nişasta ve selüloz işlenerek biyoplastiğe dönüştürülüyor. Üretilen biyoplastik, kablo yalıtımı ve kozmetik protez gibi malzemelerin yapımında kullanılabiliyor. Proje, elektrik ve sağlık alanındaki yararlarının yanı sıra, petrol bazlı ürünlere olan bağımlılığı azaltarak daha sürdürülebilir bir yaşamın da yolunu açıyor.
Elif, bu yaz 120’yi aşkın ülkeden 13-18 yaş arasındaki binlerce gencin yarıştığı Google Bilim Fuarı’na katıldı. Eylül sonunda açıklanan sonuçlara göre, yapılan halk oylamasında birinciliği kazanan Elif, aynı zamanda bilimsel jüri tarafından seçilen 15 finalistten biri oldu. Ayrıca bu proje, yarışma sponsorlarından Scientific America’nın 50.000 dolar değerindeki Science in Action Özel Ödülü’ne layık görüldü.
PLASTİK ÇÖPLERİ TEMİZLEME MAKİNESİ
Petrol bazlı plastik ürünleriyle mücadeleye yönelik bir diğer fikirse, 19 yaşındaki Hollandalı genç Boyan Slat’a ait. Slat, Ege Denizi’nde dalış yaparken balıktan çok plastik torbalarla karşılaştığında, bu konuya bir çözüm bulmak gerektiğine karar vermiş. Plastik atıkların doğada 450 sene kadar çözünmeden var olabileceğinin altını çizen genç mucit, okyanuslarda var olan plastikleri temizlemek için bir makine tasarladı. Makine okyanus yüzeyinde plastik çöpleri temizlerken, aynı zamanda yapımında kullanılan filtreler sayesinde; istemsiz olarak araya karışan balık ve diğer canlıların okyanusa geri salınmasını sağlıyor. Üretimi devam eden makine tam olarak çalışmaya başladığında, Büyük Okyanus’taki Pasifik Çöplüğü’ndeki binlerce ton plastik torba ve atığın da mavi sulardan temizlenmesini sağlayacak.
Gençlerin bitmek tükenmek bilmeyen enerjisini ve umudunu küresel çevre sorunlarıyla mücadeleye taşıyan bir başka genç ise, Amerikalı Taylor Wilson. Genç bilimci, dünyanın enerji krizine çözüm bulmak amacıyla, 2008 yılında evinin garajında nükleer füzyon reaktörü inşa etti. Sadece 14 yaşındayken yaptığı nükleer reaktör çalışmasıyla en genç nükleer bilim insanı unvanına sahip olan Taylor, geçtiğimiz beş senede projesini daha da geliştirerek nükleer füzyon alanında çığır açacak bir buluş gerçekleştirdi. Genç bilimcinin tasarladığı reaktör, yerin altına yerleştirilecek ve normal nükleer santrallerin aksine ısınıp soğumak için su kullanmayacak. Hali hazırdaki nükleer santrallerden yüzde 15 daha verimli çalışması planlanan yeni reaktör, yerin altında olduğu için doğal afetlerden daha az etkilenecek ve çevreye olan riski çok daha az olacak. Taylor geçtiğimiz şubat ayında uluslararası TED Konferansı’nda yaptığı sunumda; bir reaktörün 25 bin evin elektriğini sağlayabileceğini ve bu teknoloji sayesinde gelişmekte olan ülkelerin enerji ihtiyaçlarını güvenli ve temiz olarak karşılamasının mümkün olacağını dile getirdi.
ÇEVRE İÇİN GENÇ GAZETECİLER
Günümüz dünyasında, herhangi bir değişim projesini tasarlamanın yanı sıra onu kitlelere duyurmak da büyük önem taşıyor. Bu mantıktan yola çıkarak düzenlenen ‘Çevre İçin Genç Gazeteciler’ isimli uluslararası bir yarışma, genç katılımcıları yaşadıkları bölgedeki çevre sorunlarını anlatan makale ve videolar hazırlamaya davet ediyor. Dünya çapında yirmi ülkede düzenlenen yarışmaya, her ülkenin kendi birincisi katılıyor.
Bu yıl yarışmada sunulan projeler arasında, İsrailli Koren Shayb’ın yaptığı kısa film dikkatleri üzerine topladı. Filmde, Ra’anana kenti yakınlarındaki çöplerle dolu dağdan sızan zehirli atıkların, nasıl tepeden inerek yeraltı sularına karıştığı anlatılıyor. 17 yaşındaki Koren’in Ra’anana şehrinde yaşayanlarla yaptığı röportajlardan hazırlanan video, çevre sorunlarına ek olarak toplumsal bir çelişkinin de altını çiziyor. Röportaj yapılan kent sakinlerinin hemen hepsi, atık dağının varlığından haberdar olsa da; çok az bir kısmı bu durumun çevre ve sağlık açısından yarattığı olumsuz etkilerin bilincinde olduğunu belirtiyor. Genç gazeteci adayı Koren, Jerusalem Post gazetesine verdiği röportajda videoyu neden hazırladığını şöyle anlatıyor: “Oldum olası çevre konularına karşı ilgi duydum. Ama çoğu insan attıkları çöplerin nereye gittiğini bilmiyor bile. Onları bilinçlendirmek için bu videoyu yaptım”.
Bireylerin yaşadığı gençlik yılları, gelecek dönemlerde dönüşecekleri insanın temellerini oluşturur. Yediği meyvenin çöpünü sanayi ve sağlık malzemesine dönüştürmedeki yaratıcılığı, çıktığı seyahatten ilham alarak ilerisi için bugünden adım atmadaki öngörü, evinin rahatında otururken küresel bir soruna çözüm bulmak için gösterdiği azim ve yaşanan sorunlarla ilgili bilgiyi paylaşma çabasıyla harmanlayan bir gencin yaptıkları, ileride yapacaklarının göstergesidir. Gençlik enerjisini, çevre bilinci ve yaşadığı topluma karşı sorumluluk duygusuyla birleştiren kişiler, sadece kendi kuşaklarının değil, gelecek nesillerin de lideri olmaya hak kazanırlar.