Alef oyuncuları tarafından sahnelenen, birçok yönü ile bir ilk özelliği taşıyan Dalga oyununun galası gerçekleşti
Sizlere oyununun seyirciler üstünde bıraktığı etkiden bahsetmeden evvel isterseniz Dalga’nın neden diğer oyunlardan farklı olduğundan söz edelim. Beşiktaş Çarşı’da balıkçı lokantalarının içinden geçerek ulaşılan Beşiktaş Sahne’ye girdiğiniz andan itibaren kendinizi alıştığınız dernek oyunlarından çok farklı bir atmosferde hissetmekteydiniz. Kapıda sizi karşılayan gönüllüler biletinizi alırken, salona geçtiğinizde birkaç sıra protokol olmadan herkesin rahatça bulduğu sandalyeye oturması, salonun genç dekoru ve günümüz modern sahnelerine uygun havası da sizleri farklı bir deneyime hazırlamaktaydı. Oyun başladığında ise, bu kez Alef oyuncularının yaklaşık bir senedir emek verdiği Dalga’nın çarpıcı konusuna ilk dakikalardan itibaren herkes kendini kaptırmıştı. Neredeyse minimum dekor ile oyunculuğa ağırlık veren Ferit Koen yönetimindeki ekip, adeta profesyonel bir atölye oyuncusu gibi kendilerini Dalga’ya vererek seyircilere unutulmaz bir 90 dakika yaşattılar. Oyununun kimi zaman ağırlaşan psikolojik konusunu günümüze uyarlayan Dalga ekibi en zorlu sahnelerin de hakkını vererek bizleri lise sıralarındaki öğrencilik yıllarımıza götürmeyi başardılar. Geçmişten gelen Dostluk deneyimlerini böylesi farklı bir oyunla pekiştiren İlay Azuz, Jaki Baruh, Kleri Kapyas, Judith Zakuto, Deniz Razon Toros gibi yıllarca dernek oyunlarında görmeye alıştığımız yüzlere bu oyunda ilk defa sahnede gördüğümüz Zeki Çelik, Eser Nufusi ve adını hatırlayamadığım bir çok yeni oyuncunun eklenmesi ile ortaya genç ve dinamik bir atölye ekibi çıktı. Daha evvel sahne deneyimi olanlar ile ilk defa sahne tozu yutan oyuncuların sanki yıllardır aynı sahnede yer alırcasına uyum içerisinde enerjilerini seyirciye geçirmeleri ise bu denli riskli bir oyunun başarıya ulaşmasında temel faktörlerden biriydi. Dalga’nın tüm perde hiç düşmeyen temposunda salondakiler an be an kendilerini bu tehlikeli deneyin içerisinde hissettiler. Kendisini genellikle ekranlarda görmeye alıştığımız Salvo Kohen’in de üstlendiği önemli psikolojik rolün hakkını vererek son sahneye kadar üstüne merakları çekmesi, oyun sonunda alkışları hak ettiğinin göstergesiydi. Dalga oyuncuları bizlere alışkın olmadığımız, içerisinde Yahudilik unsurlarını da barındıran ancak asıl meselesi tüm insanlığı ilgilendiren deneyleri ile unutulmayacak bir 90 dakika yaşattılar. Kısıtlı bir bütçe, görkemli olmayan basit bir dekor ancak bu denli usta bir oyunculuk ile duyguyu seyircilere geçirmeyi başarabilirdi. İşte bu nedenledir ki oyun sonunda herkes bu genç ekibi dakikalarca alkışladılar. Oyun sonunda patlayan silah ise her zaman düğün, sünnet gibi mutlu sonlarla bitirmeye alıştığımız dernek oyunlarından sonra, tüylerimizi diken diken etmiş bir şekilde farklı bir sonu göstermişti bizlere. Oyun bitiminde de fuaye alanında yaşanan duygu dolu dakikalar aynı sıcaklığı yaşatmıştı tiyatro severlere. Tiyatro sonrasında kimi Beşiktaş çarşı da birer bira içerken kimi de evlerine dönen genç seyirciler akıllarında halen bu deneyi tartışmaktaydılar. Gerek zamanlaması gerekse de konusu ile damga vuran bir oyunla karşımıza çıkan Dalga oyuncuları zamanın ruhunu yansıtmıştı bizlere. Bir evvelki hafta Moda Sahne’de gittiğim bir başka oyundan sonra Dalga ekibi adeta post modern bir tiyatro atölyesinde sürekli oynamakta olan atölye oyuncuları gibi aynı profesyonelliği ve enerjiyi verebilmişti oyunun bitiminde. Oyunun konusunu bilen ve provalara da katılmış biri olarak bu duyguyu alabiliyorsam sizlere de kısa bir süre daha devam edecek bu deneyimi kaçırmayın derim. Kendinizi daha evvel tanık olmadığınız bir deneyin içerisinde bulacak ve oyunun ilk dakikalarından itibaren artan heyecanınız ile ‘acaba’ diye sorgulayacaksınız. Bu oyun hem genç hem de farklı enerjisi ile sizi de içine çekecek. Biletleri hızlıca tükenen oyunlardan birine rezervasyon yaptırmak için acele etmenizi tavsiye ederim. Son olarak oyun öncesi etrafa bakındığımda derneklerden, cemaat ortamlarından aşina olmadığımız genç evli veya yoğun çalışan farklı gruplardan gençleri de salonda görmek oyunun artılarından birisiydi. Başta Ferit Kohen ve tüm ekip tek kelime ile fark yarattınız, tebrik ederiz… Dalga ekibine yeni deneylerinde başarı dileklerimizle…