Soma’da meydana gelen ve yüzlerce maden işçisinin ölümü ile sonuçlanan kaza Türkiye’nin gündemine maden teknolojisindeki yenilikleri getirdi.
Günümüzde hem yer altında hem de yer üstüne yakın yerlerde bulunan kömür cevheri dev robot makinalar ile kazılıyor ve taşınıyor.
Bilgisayar destekli olarak idare edilen bu dev makina-robotlar toprağın altında ilerleyerek bir yandan cevheri kesip almakta bir yandan da elde edilen kömürü otomatik vagonlar ile maden dışına çıkarmakta.
Her ne kadar otomasyon madende çalışan insan sayısını azaltmış olsa da, insan emeğini bu meslekten tamamen elemek şimdilik imkansız.
Ancak modern teknoloji bu makineleri kullanan işçilerin çalışma koşullarını ve güvenliğini de en üst düzeye çıkarmış durumda.
Günümüzde madenlerdeki hava kalitesi bilgisayarlar tarafından kontrol ediliyor.
Metan gazı patlaması dışında kömür madenlerinde en büyük tehlike kömürün düşük ısıda yanarak çıkardığı (CO) karbon monoksit gazı.
Eskiden evlerde ocaklarda kullanılan bu gaz kokusuz ve son derece zehirli, dolayısı ile madencilerin hayatları için CO gaz sensörlerine güvenmekten başka çareleri yok.
Son yıllarda kimya ve elektronik sanayiinde olan gelişmeler bu gaz sensörlerinin çok daha hassas olarak yapılmasına olanak sağlıyor.
Otomasyon ve bilgisayar teknolojisi sayesinde bugün, sensörlerin gazı saptaması ile birlikte yaşam destek üniteleri anında maden ocağındaki havayı temizleyip gereken oksijeni sağlayabiliyorlar.
