Berlin, bir zamanlar dünyanın gelmiş geçmiş en faşist en acımasız rejimi Nazizmin başkentiyken, şimdi tarihin en büyük dinlerarası diyalog girişimine ev sahipliği yapıyor.
Modern çağın en karanlık rejimi Nazi Almanyası’nın doğduğu şehir, adeta tarihi ile yüzleşircesine Yahudi, Müslüman ve Hıristiyanları bir araya getirecek; üç semavi dinin takipçileri aynı anda, aynı mekanda dua edecek.
Semavi dinler tarihinde bir sinagogun, kilise ve caminin aynı mekanda inşa edilmesi bir ilk.
Proje öylesine sıradışı bir girişim ki inşası devam eden binaya ne isim verileceği bile din adamları tarafından kararlaştırılabilmiş değil.
Berlin’in ünlü St Peter’s Meydanı’nda inşaatı devam eden ve 2018’de bitirilmesi planlanan semavi dinler dua merkezine şimdilik düşünülen isim: ‘Dua ve Din Eğitim Merkezi’
44 milyon Euro bütçeli proje Alman papaz Gregor Hohberg, Israilli Rav Tovia Ben-Chorin ve Türk asıllı Alman İmam Kadir Sancı'nın imzasını taşıyor.
Ne dersiniz? İnsanlık, halk ozanı Yunus Emre’nin 744 yıl evvel söylediği gerçeği ancak şimdi mi idrak ediyor?
Dört kitabın mânâsı
Bellidir bir elifte
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır
Şiir’de Yunus Emre, tüm dinlerin kutsal kitaplarında Yaratıcı’nın aynı harfle başlayan ismine dikkat çekerek tüm semavi dinlerin aynı temel felsefeyi esas aldıklarını anlatıyor.