Yönetim ve Liderlik iş dünyasında sıkça tartışılan konulardır. Yönetici kimdir, lider kimdir, hangi özelliklere sahip olmalıdır, doğuştan mı gelir, sonradan geliştirilebilir mi?
Yöneticiveya lider adayları; motivasyon becerisi, ikna kabiliyeti, yaratıcı düşünce, geri bildirim verme tekniği, müzakere gücü gibi bir sürü benzer başlıklı eğitimlerle, koçluk çalışmaları ile desteklenmeye veya eksiklikleri giderilmeye çalışılıyor.
Fakat tüm bu çalışmalarda genelde hep soft skill beceriler sorgulanıyor ve adaylara aktarılıyor. Yani, kişisel yetkinliklerin geliştirilmesi üzerinden organizasyonel gelişimlerin sağlanması hedefleniyor.
Geldiğimiz dünya ekonomik ortamında bunların tek başına yeterli olmadığını görüyoruz. Çağımızın profesyonelleri yönetsel becerilerle donatılmış olsalar dahi finansal bilgilerde eksiklik olması halinde krizlere cevap vermede ve yönetmede, krizleri anlamakta ya da öngörmekte, krizleri çözmekte yetersiz kalabiliyorlar.
Bir çok işletmede pazarlama, satış, marka, bayi ve satış örgütü yönetimi halen finans ve ekonomi alanlarının önünde, karar vericilerin ajandasında. Evet, rekabette fark yaratmak için işletmelerin bu fonksiyonları desteklemesi kritik ancak işletmenin kazandığı paralar iyi yönetilemezse bir şeyler doğru gitmiyor demektir.
Günümüzde artık, satış kadrolarının müşteri odaklılığı bilmesi veya ikna, iletişim becerileri kadar paranın zaman değeri, ortalama vade hesabı, ortak faiz hesabı, iskonto, vade farkı, yüzde hesaplarını yapabiliyor olması da gerekiyor. Aynı becerilerin satın alma ve bütçe yöneten ile ilgili tüm işletme birimlerinde olması gerekiyor. Ve diyelim ki, örneğin satışlarda politika değişikliği ile vade açılacak. Hangi döviz cinsinden borçlanma iyidir, hangi vadeye kadar başa başta, vade farkı ve gecikme faizi alternatif fırsat olarak banka kredi maliyetlerini karşılıyor mu, faizler ne yönde hareket edebilir, enflasyonun satın alma gücü üzerinden pazar payına olası etkilerini bütçelerde nasıl dikkate alınmalı, yine tüm ilgili birimlerin ve ekiplerin bilmesi gereken başlıklar arasında. Bireysel ve kurumsal olarak nakit yönetimini etkin bir şekilde yürütebilmek için finansal okuryazarlık, piyasa bilgisi artık çok önemli.
Tüm bunların sadece finans bölümünün önceliği olmadığını işletmeler yavaş yavaş fark ediyor. Bilanço okuyamayan, ekonomik göstergeleri ve piyasaları yorumlayamayan, faiz hesabı yapamayan karar vericilere yönetici, analitik yetkinlik ile stratejik öngörü becerisine sahip olmayan yöneticilere lider denilemiyor.
Son olarak, girişimci patronlar ve aile şirketi KOBİ’lerde nakit bütçesi yapabilecek, proforma tabloları yorumlayabilecek, bir yatırım kararında net bugünkü değer ve iç verim oranının önemini dikkate alacak, mali performansı analiz edebilecek, iyi finans bilgisine sahip lider yönetici vasıflarının zenginleştirilmesi, yatırımların rantabl ve geri dönüşü yüksek şekilde gerçekleşebilmesi ve işletmelerin / karın sürdürülebilirliği açısından kritik.