Bir sporseverin favori zamanlarıdır ağustos sonu, eylül başı… Televizyonda gördüğümüz tanıtımlar bile heyecanlandırmaya yeter; fonda coşkulu bir müzik, ekranda üstlerinde formaları taraftarlar. Anlarız ki futbol geri dönüyor
Roza Saba
Futbola doyduğumuz ya da doyduğumuzu sandığımız (futbola doyabilir miyiz ki) bir yaz geçirdik aslında. Futbolun pas geçmediği o ‘şanslı’ yazlardan biriydi yine bu yaz: Dünya Kupası. Turnuva ne kadar uzun da sürse, bilen bilir bu süre bir futbol sever için asla yeterli değildir. Dünya Kupası’nı Almanya’ya teslim ettikten sonra belki de hemen ertesi gün boşluğa düştük, sezonun gelişini iple çekmeye başladık.
Ve o gün de sonunda geldi, hem de farklı heyecanları beraberinde getirerek…
Bu sene hayatımızda futbola dair yeni bir heyecan var; 4. yıldız. Galatasaray ve Fenerbahçe, ikisi de Türk futbol tarihinde 4. yıldıza sahip olan ilk takım olmak için daha sezon başlamadan kıyasıya bir mücadele içerisine girdiler. Kısacası önümüzde bol mücadeleli uzun bir lig var. Tahminlere başlamak için çok erken belki ama çoğumuz şimdiden moda girdik bile.
Futbol şöleni sadece bu kadarla da sınırlı değil, lig yarışına bir de Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi coşkusu eklenince heyecan ikiye katlanıyor. Temsilcilerimiz için Avrupa’da işler nasıl görünüyor, biz biraz onla devam edelim.
BEŞİKTAŞ AVRUPA MACERASINA UEFA AVRUPA LİGİ’NDE DEVAM EDİYOR...
Ülkemiz için ilk resmi maç heyecanını Beşiktaş ile yaşadık. Temsilcimiz Beşiktaş, efsane başkanı Süleyman Seba’yı taze kaybetmiş henüz acısı kalbinde Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda İngiliz temsilci Arsenal ile karşı karşıya geldi. Biz de temsilcimizi desteklemek adına kendimizi Olimpiyat Stadı kalabalığı içinde bulduk. Maçı en güzel özetleyen detay ise şüphesiz ki Demba Ba’nın ilk yarının başında kaçırdığı net gol pozisyonu idi; Siyah-Beyazlılar taraftarı önünde çok iyi bir mücadele çıkarmasına rağmen sahadan bir türlü galibiyetle ayrılamadı. Turun golsüz ilk maçının rövanşında Arsenal, kendi evinde temsilcimizi 1-0’lık skorla eledi. Beşiktaş Şampiyonlar Ligi’ne veda etti ancak UEFA Avrupa Ligi’nde ülkemizi temsil etmeye devam edecek. Ne tesadüftür ki Beşiktaş’ın gruptaki rakiplerinden biri yine bir Kuzey Londra takımı Tottenham olurken Arsenal ise Şampiyonlar Ligi’nde yine bir İstanbul takımı Galatasaray ile aynı gruba düştü.
GALATASAY’IN ŞAMPİYONLAR LİGİ RAKİPLERİ BELLİ OLDU...
Sezona yeni teknik direktörleri Cesare Prandelli yönetiminde başlayan Galatasaray’ın Avrupa’daki rakipleri belli oldu. Sarı-Kırmızılı ekip D Grubu’nda Arsenal, Borussia Dortmund ve Anderlecht ile karşı karşıya gelecek. Hatırlayacak olursanız Galatasaray gruptaki rakibi Arsenal ile daha önce birkaç kez karşılaşmıştı; bunlardan en önemlisi 2000 yılı UEFA Avrupa Ligi Kupası finaliydi hiç şüphesiz. Galatasaray rakibini finalde yenerek kupanın sahibi olmuştu. Son zamanlarda Emirates Kupası hazırlık turnuvasında tekrar karşı karşıya gelen iki takım arasından kazanan yine Galatasaray olmuştu. Ancak Arsenal Şampiyonlar Ligi’nin en tecrübeli ekiplerinden; Arsène Wenger önderliğinde 17 kez üst üste her sene Şampiyonlar Ligi’ne katılma başarısı elde eden İngiliz devi kolay kolay pes etmeyecektir. Grubun belki de en tehlikeli ismi ise Borussia Dortmund; sürprizlerle dolu genç kadrosuyla futbolun son zamanlarda yükselen değerlerinden bir tanesi. Alman ekibin yakın zaman Avrupa karnesi rakipleri için korkutucu; Avrupa’nın en iyi takımları karşısında önemli galibiyetler almış genç ve dinamik bir takımdan bahsediyoruz. Arsenal ile Dortmund’un yakın zamanda birçok kez karşı karşıya geldiler; hatta son dört senede üç kez aynı gruba denk gelmiş olmaları da ilginç bir detay.
Gelelim Galatasaray’a…
Bakalım şu sıralar Süper Kupa’yı Fenerbahçe’ye kaptırmanın yaralarını sarmaya çalışan Sarı-Kırmızılı ekip Avrupa macerasında ne kadar ileri gidebilecek? Diğer taraftan ezeli rakibi Fenerbahçe’nin bu sezon Avrupa arenasında varlık göstermeyişi ve sadece lige odaklanması Galatasaray’ın lig planlarını nasıl etkileyecek?
Bütün bu soruların cevabını yaşayıp, göreceğiz…