Nostaljik imgelerden faydalanan Konuklu, bu yeni sergisinde 19. yüzyıl post mortem (ölüm sonrası) fotoğrafları ve bu fotoğraflarda izleyici ile fotoğraflananın ilişkisini inceliyor. Engin Konuklu ölüm üzerine düşüncelerini şöyle aktarıyor: “Ölüm, geride kalanlar için hüzün, belki de sevinç; Meursault için hiçlik; post mortem fotoğraflarda ise bir vedalaşma anlamına gelir. Peki ya ölen için ölüm nedir? Bir Hıristiyan ya da Müslüman için cennet ya da cehennem anlamına gelirken, daha üst bir kastta hatta belki rahip olarak doğabilecek bir Hindu için çok da korkulası olmayan bir durum olsa gerek. Benim içinse ölümü en iyi ifade eden kelime ‘éternité’. Fransızca bir felsefe terimi olarak ‘öncesiz ve sonrasız’ anlamına gelen ‘éternité’ aynı zamanda sonsuzluğu da içinde barındırıyor./ www.artxist.com
Lara Kamhi ve Eli Kasavi’den ‘Moving Images I’ sergisi
İstanbul’un yeni proje mekânı Prizmaspace, çağdaş sanatçı ve Prizma’nın kurucuları Lara Kamhi ve Eli Kasavi’nin son dönem üretimlerinin yer aldığı ‘Moving Images I’ isimli sergiyle 18 Eylül’de kapılarını açıyor. Mekân ile ilişki içerisinde ve izleyiciyi kapsayan üretimlerle, sinematik alternatif bir proje mekânı olmayı hedefleyen Prizmaspace’teki bu ilk sergide sanatçılar Kamhi ve Kasavi, görsel dünyalarının kesiştiği, ortak yarattıkları kurgu ve koreografi ile sinematik anlatımlarının deneyimlenerek fiziksel bir anlatıya dönüştüğü açık bir alan oluşturuyorlar.
APEL ‘Bir Reklam Arası’ veriyor
Apel Sanat Galerisi, sezonu ‘Bir Reklam Arası’ başlıklı sergi ile açıyor. Televizyon, radyo, internet, gazete, sosyal medya, toplu taşıma araçları, apartman cepheleri, sokak lambaları ve hatta restoranlarda yemek sonrası servis edilen ıslak mendillerin koruyucu kâğıtları gibi hayatımızın hemen hemen her yerini istila eden, içselleştirdiğimiz, benimsediğimiz reklamlar, bu kez Galeri Apel sergi programına bir konu olarak katılıyor. Reklamlar, tarihsel süreçte incelendiğinde ortaya çıkıyor ki lisan, mekân ya da zaman fark etmeksizin hayat akışımız hep kısa bir ‘ara’ ile kesiliyor. Reklam araları, yayın kurumlarının ayakta kalabilmesi için günlük hayata müdahaleyi zorunluluğa dönüştürüyor. 13 Eylül – 18 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan sergiye katkıda bulunan sanatçılar: Suzy Hug Levy, Şebnem Arıkan, Aydan Baktır, Arzu Başaran, Sakine Çil, Sümbül Eren, Şakir Gökçebağ, Aslımay Altay Göney, Güler Güngör, Raziye Kubat, Lerzan Özer, Emre Senan, Maria Sezer, Elif Süsler, Erhan Şermet, Yıldız Şermet, Gamze Taşdan, Hande Varsat ve Y.Bahadır Yıldız. www.galleryapel.com
MFÖ ve Duman birlikte söyleyecekler
Yılların efsane grubu MFÖ ve rock müziğin sevilen grubu Duman, ‘Lifepark ile Birlikte Hayata’ konserleri kapsamında 20 Eylül’de yemyeşil bir ormanın içindeki Life Park’ta sahne alacak. ‘Lifepark ile Birlikte Hayata’, farklı müzik türlerinden zevk alan müzikseverlere saat 13.00’te kapılarını açacak. En beğenilen şarkıları ve keyifli sürprizlerle dolu performanslarıyla Duman, saat 18.30’da, MFÖ ise saat 21.00’de sahnedeki yerini alacaklar.
‘Anımsama’ Sanatorium’da
Sanatorium yeni sezonunu Stephan Kaluza’nın ‘Anımsama’ isimli sergisi ile açıyor. 16 Eylül – 18 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek sergi, Stephan Kaluza’nın 2014 yılında ürettiği tuval üzerine yağlıboya resimleri içeriyor. Sergilenecek işler, keskin kontrastlar ve uygun derinlik efektleri ile sağlanan siyah-beyaz manzaralardan oluşuyor. Kaluza’nın bir tür yüzey matrisi olarak belirlediği doğa, bir yaşam alanı olarak değil; kayboluşta kavranan saf bir görünürlük olarak işlev görüyor. Bu şekilde, resimler algıya değil, anımsamaya tabii olan kayıp bir kökeni gizleyerek görmeyi ele alıyor. Sanatçı bu nedenle özellikle kolektif hafızada, Auschwitz gibi pastoral bir doğa ile pek de bağlantı kurulamayacak, negatif çağrışımları olan yerleri seçiyor.
ZORLU CENTER PSM FAZIL SAY’I AĞIRLIYOR
Beş kıtada sürdürdüğü konserleriyle dünyanın hayranlığını kazanan ünlü piyanist Fazıl Say, 21 Eylül’de Zorlu Center PSM’de bir resital verecek. Say konserde, Mozart’ın piyano sonatlarından oluşan bir repertuar seslendirecek.