2008 yılı bir ekonomik milattı. Piyasalar o zamandan beri masa tenisi gibi her gün yeni bir haber bir finansal ürünün fiyatına yansıyor. Ekonomiler alınan önlemlere rağmen büyümekte zorlanıyor,
2008 yılı bir ekonomik milattı. Piyasalar o zamandan beri masa tenisi gibi her gün yeni bir haber bir finansal ürünün fiyatına yansıyor. Ekonomiler alınan önlemlere rağmen büyümekte zorlanıyor, enflasyon oranlarında bir ivme görülemiyor. Sıfır seviyelerindeki faiz oranları bankacılık sistemi üzerinden kredilere yönlenemiyor, yönlense de perakendecilikte ve satışlarda izlenemiyor. Bu nedenle, farklı finansal çözüm gereksinimlerine ihtiyaç duyuluyor. Ekli makale bu anlamda reel piyasalara hareket getirmesi için önerilen iş modellerinden biri olabilir mi? Tarih içerisindeki farklı finansal hizmet modelleri ile bu neden olmasın dedirtebilir.
Makalede merkez bankalarınca bankalar dışındaki şirketler ile doğrudan işlem yapılabilmesi gibi farklı öneriler, kısıtlı dünya örnekleri üzerinden öneriliyor. Bu şekilde parasal genişleme ile piyasalara enjekte edilen kredilerin doğru kanallara giderek ekonomileri canlandırabileceği, yatırımları arttırabileceği savunuluyor. Keza, şirketlerin azalan işlem giderlerinin sürdürülebilir karlılıklarına katkı sağlayacağı ve istihdamı olumlu etkileyeceği savunuluyor.
İlgili makaleye ekli linkten ulaşılabilir.
http://www.pressacademia.org/images/documents/rjbm/archives/vol_3_issue_1/06.pdf