Holokost’tan 70 yıl sonra, Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel’de yaşayan Yahudiler her an artan ve destek bulan antisemitizmden endişe ediyor.
“Paltolarımızı sınıfın dışındaki askılara asmak zorundayız, çoğu zaman ders çıkışı paltomu giydiğimde cebimde Hitler’in resimlerini veya 2. Dünya Savaşı’nda gazlanarak katledilen Yahudiler ile ilgili fotoğraflar buluyorum.”
Sözlerin sahibi Belçika, Brüksel’de yaşayan Yahudi bir üniversite öğrencisi Jeremie de Bock.
Bock’un anlattığı bir diğer olay ise yukarıdakinden çok daha tüyler ürpertici: Bir defasında sınıfta yanında oturan öğrenci gazlı çakmağını Bock’un burnuna dayamış ve kavga çıkarmak istemiş. Saldırgan öğrencinin hakaret dolu sözleri şöyleymiş:
“Sus yoksa, bak çakmağım gaz dolu.”
Yahudi öğrencinin Yedioth Aharonot gazetesinden Eli Mandelbaum’a belirttiğine göre, tüm bunlar sınıfta profesörlerin gözü önünde olmasına rağmen okul yönetiminden hiçbir tepki almıyor.
Uzmanlar kıta Avrupası’nda antisemitizmin şekil değiştirerek arttığını ve aleni hale geldiğini belirtiyorlar. Şekil değiştiren antisemitizmde saldırganlık Yahudi düşmanlığı yerine İsrail düşmanlığı olarak ifade ediliyor.
Batı medeniyetinin kalelerinden AB’nin en önemli beş örgütünden üçünün genel müdürlüğü Brüksel’de olmasına rağmen, şehrin ana caddelerinde çoğu zaman İsrail ve Belçika Yahudilerine karşı gösteri yapan insanları görmek mümkün.