Schindler’in listesi mahkemelik

Oskar Schindler’in eşi Emilie’nin mirasçısı sıfatıyla Schindler’e ait belgelerin kendisine iadesini talep eden Arjantinli Erika Rosenberg ile Yad Vaşem Holokost Müzesi arasında hukuki bir mücadele başladı

Nelly BAROKAS Kültür
18 Mart 2015 Çarşamba

Ölümünden kırk yıl sonra, aralarında Holokost’ta kurtardığı Yahudilerin listelerinin de bulunduğu Oskar Schindler’e ait belgelerin sahiplenilmesi konusundaki mücadele Kudüs’te devam ediyor.

Bu konunun gelecek ay yargıya taşınmasıyla, İkinci Dünya Savaşı yıllarında 1200 Yahudi’yi Nazilerden kurtaran Schindler’in savaş sonrası kişisel yaşamının bilinmeyen yönlerine ışık tutulacağı öngörülüyor.

Ayrıca Schindler gibi önemli kişilere ait özel belgelerin, geçmişte müzayedelerde satışa çıkarılmış olsalar dahi sahiplenme hakkının kimlere ait olması gerektiği hakkındaki soruların da gündeme gelmesi bekleniyor.

Arjantinli Erika Rosenberg tarafından ortaya atılan iddia doğrultusunda, bünyesinde Schindler’e ait çok sayıda belge bulunduran Kudüs Yad Vaşem Müzesi’ne karşı dava açıldı. Rosenberg, Alman endüstrici Schindler’in eşi Emilie’nin mirasçısı olma sıfatıyla tüm belgelerin kendisine ait olması gerektiğini iddia etmekte.

1999’dan beri Schindler’in çantası ve evraklarını koruma altına alan Yad Vaşem ise tüm bu kişisel belgelerin hiçbir zaman Emilie Schindler’e ait olmadığı, Oskar Schindler’in ölmeden önce onları üçüncü bir kişiye teslim ettiği konusunda ısrar ediyor.

İyi bir Alman ve Nazi Partisi üyesi olan Oskar Schindler, bazen rüşvetle bazen de farklı yollardan fabrikasında Yahudi çalıştırmasına izin vermeleri konusunda Almanları ikna etmişti. Böylelikle 1200 Yahudi’nin hayatının kurtarılmasının öyküsü ancak Steven Spielberg’in Oscar ödülüne layık görülen Schindler’s List filmini çektiği 1993 yılında dek pek bilinmedi.

Kâğıtların satışı

Savaş sonrasında Schindler eşi ile birlikte Arjantin’e göç etti. 1958’de geri döndüğü Almanya’da, öldüğü 1974 yılına dek yaşadı. Emilie onun tek yasal mirasçısı olarak kaldı. Schindler’in kişisel evraklarının, fotoğraflar ve kurtardığı Yahudilerin isim listesinin yazılı olduğu belgelerin birkaç kopyasının içinde bulunduğu çanta, arkadaşı Annemarie Staehr’in evinde ortaya çıktı.

Açtığı davada Erika Rosenberg, Annemarie Staehr’in Schindler’in sevgilisi olduğunu, ayrıca Schindler’in ölümünden sonra çantasını evinden aldığını iddia ediyor. Oysa Yad Vaşem’in hukukçular ekibi, Annemarie Staehr ile platonik bir aşk yaşayan Schindler’in çantasını ve içeriğini Annemarie’ye hediye ettiğini söylüyor.

Davacının ifadesine göre; Staehr’in ölümünden sonra çocukları, evde buldukları çantayı bir Alman gazetesinin vasıtası ile 1997’de Almanya Ulusal Arşivi’ne teslim etmişlerdi.

Bu bulgunun basına yansımasıyla Emilie Schindler çanta ve içeriğini sahiplenmek üzere Almanya’da yasal yollardan hakkını aramaya başladı. Yargıç gazetede sözü geçen belgelerin aranıp ortaya çıkarılmasını isteyince, bir süre önce Yad Vaşem Müzesi’ne gönderildikleri bilgisini aldı.

2001’de Emilie Schindler geri döndüğü Almanya’da yaşamını yitirdi. Çocuğu yoktu. Hayatının son dönemlerinde yakınlık kurduğu biyografi yazarı Erika Rosenberg’i mirasçısı tayin etti. Yad Vaşem, Rosenberg’in kişisel çıkarları için Schindler’in anısını istismar ettiğini ileri sürmekte. Çünkü Schindler’e ait belgeler hem maddi hem de tarihi değere sahipler.

 2013 yılında Schindler’in Polonya’daki fabrikasının büyüme planının fotokopileri 63.426 dolara satıldı ve aynı alıcı Schindler’in imzasını taşıyan 1944 tarihli bir mektuba 59.135 dolar ödedi.

Schindler’in Yahudi işçilerinin isimlerinin yazılı olduğu listelerinin orijinali günümüze ulaşmadı, ancak tarihçiler yedi adet kopyasının İkinci Dünya Savaşı sonrasında basıldığını düşünmekteler.

 

Belgeler kamuya ait olmalı

 Bu kopyalardan sadece bir tanesi bir kişinin özel mülkiyetinde bulunuyor. Bu belge en son 2013 yılında 3 milyon dolar açılış fiyatı ile satışa çıkarıldıysa da, bu fiyata alıcı bulamadı.

Rosenberg’in avukatı Naor Yair Maman basına yaptığı açıklamada müvekkilinin Yad Vaşem’e karşı hukuki yollara başvurmadan önce belgelerin nerede bulunduklarını tespit etmek için yıllarca uğraştığını söyledi.

Aslında Rosenberg’in bu belgeleri ne yapmak istediği de pek belli olmadı. Oysa Yad Vaşem, Holokost ile ilgili materyali bulup incelemek ve koruma altına almakla yükümlü ulusal bir kuruluş.

Yad Vaşem Müzesi ve Araştırma Merkezi tartışmalı belgeleri ‘kamu malı’ olarak nitelendiriyor. Ayrıca Rosenberg’i temsil eden hukukçuların ileri sürdüğü gibi Schindler’e ait çantanın çalındığı iddiasını reddetmekte, belgelerin kuruma el altından değil, yasal yollardan ulaştığını belirtmekte.

Yad Vaşem’den yapılan açıklamada; “Belgelerin yasal mirasçısı olmayıp niyetleri belli olmayan, menfaatlerini düşünen kişilerin ellerine geçmemesi için Rosenberg’e karşı hukuku mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadesi kullanıldı.