Sahada 22 kişinin resitalini izliyorsunuz, harika şeyler oluyor o maçta. Goller, kurtarışlar, kartlar desen havada uçuşuyor. Ancak tüm bunların dışında yıllardır futbolun başka bir kahramanı daha var. Sevgili spikerlerimiz. Maçtaki, kulağımız, dilimiz, bazen de gözümüz. Onlar da insan tabii, bazen maçın heyecanına kendilerini kaptırıp, söyledikleri bazı cümleler senelerce hatırlanıyor. Bize de tebessüm etmek düşüyor tabii ki. Hak ettiklerinden çok daha az yer bulduklarına inanıyorum bu sayfalarda bu kahramanlarımızın. Şimdi hem gülelim, hem de biraz nostalji yapalım. Sahne onların...
“AH VİKTOR, VAH VİKTOR”
Sene 1994, Trabzonspor Avni Aker’de Lazio’yu konuk ediyor. Dakika 60 olmuş ve Bordo Mavililer çok iyi bir şekilde bastırıyor. Ve işte tam o sırada olanlar oluyor. Trabzonspor’un o dönemki kalecisi Victor Griskov hatalı bir pasla topu Lazio forvetine hediye edince, Trabzonspor da topu ağlarında görüyor. O sırada maçın spikeri Öztürk Pekin ise, belki de Türkiye’nin asla unutamayacağı cümlesini kurup bir efsane oluyor: “Viktor aman Viktor, ne yaptın Viktor, saçmaladın Viktor, olur mu Viktor.”
PENALTI VE GOL BİRLİKTE
Genç nesle sorsak, “İlker Yasin’i tanıyor musun?” diye, muhtemelen alacağımız cevabın birçoğu “hayır” olacaktır. Ancak, en bildiğiniz spiker demeçlerini sorsak, alacağımız cevaptan o kadar eminim ki. Fenerbahçe 2007 yılında Frankfurt’la oynuyor, dakika 82 ve 2-1 geride. Fenerbahçe’ye bir gol lazım. Her zamanki gibi sahneye ‘nöbetçi golcü’ çıkıyor. Röveşatayla topa vuruyor, Frankfurt’lu Fink topu eliyle kesse de top ağlara gidiyor. Fakat İlker Yasin, farklı bir boyut getiriyor futbola. “Penaltı olması lazım! Ama verdi gooool! Hem penaltı, hem gol!!!”
HAGİ X6
Bir zamanlar Galatasaray Avrupa kupalarında eserken, Ercan Taner maça kendini o kadar kaptırıyor ki, Hagi’nin herkesi tek tek geçip, kalecinin de üstünden aşırdığı mükemmel gol sonrası kendisini üst üste altı kere Hagi demekten alamıyor. Tabii ki, bu zamanlara kadar duyuruyor sesini. “Hagi, Hagi, Hagi, Hagi, Hagi, Hagi”
“RAPAİÇ ATIYOR 4 OLUYOOOOR”
Bu repliği duyup tüyleri diken diken olmayan Fenerbahçeli yoktur sanırım. Şu an yazarken bile aklıma geldi o gün. 2000’den önce doğmuş bir Fenerbahçeli’nin görebileceği belki de en unutamayacağı maçtı. Gaziantepspor’u 3-0’dan geri gelip 4-3 yenmişti Sarı Kanaryalar. Ve son gol... Şu anda da spikerlik mesleğini sürdüren Melih Gümüşbıçak’ın sesinin gitmesi ve şu şekilde bağırması: “Gooool, Rapaiç atıyor 4 oluyoooor. Fenerbahçe 3-0’lık mağlubiyetten 4-3’lük galibiyete getiriyor skoru. Rapaiç atıyor 4 oluyooor!!!”
SERGEN ATTI ŞAMPİYONLUK GELDİ
Beşiktaş’ın 100. yılında Galatasaray ile oynadığı maçta, beraberlik Beşiktaş’ın şampiyonluğuna yetiyordu. Dakika 89’da Sergen sahneye çıktı ve tabelayı 1-0’a getirdi. Bu gol de akıllarda Ercan Taner’in şu seslerini bıraktı. “Sergen attı şampiyonluk geldi, Sergen atttııııı, şampiyonluk geldiii!!”
YARIM DÜZİNE GOL
6 Kasım 2002… Çok kısa ve net; Melih Şendil’e selam duruyorum. “Fenerbahçe bu akşam ezeli rakibi Galatasaray’ın kalesine TAM 6 düzine gol bırakıyor.”
Burada ismini geçiremediğim bütün yeşil sahalardaki, gözümüz, kulağımız ve heyecanımızın sahibi güzel insanlara teşekkürler...