Özal ekonominin iyi olup olmadığını analiz etmek için bayram arifelerinde turizm acentelerini ve otobüs firmalarını ararmış, eğer doluysa ekonomi iyi der devam edermiş. Geçen hafta Barcelona’daydım. Baharı müjdeleyen 23 Nisan Saint George günü sokaklar, Las Rambas cıvıl cıvıl, bayanlarda güller, baylarda kitaplar, sokak aralarında müzikler. Senede 55 milyon turist alan bir ülke nasıl krizde anlamak mümkün değil. O zaman Özal gibi reel piyasalarda sorun yok desek, sorun nerede diye sormak lazım.
150 milletten insan müzelerde, caddelerde geziyor, Tapas Barlarda eğleniyor. Figures’teki Dali müzesi Fransa sınırına çok yakın, lise öğrencileri akın akın turlarla gezmeye gelmiş. Girona’da aynı şekilde. Figures’e giderken kamyon, tırlara bakınca yollarda bize görece daha azlar. Bizim TEM’de tırlar ve üçüncü köprünün yokluğu nedeni ile trafik neredeyse Çatalca’dan başlıyor. Yani, ekonomik durgunluk var demek bizim için de İspanya için de pek mümkün değil. O zaman Özal gibi reel piyasalarda sorun yok desek, sorun nerede diye sormak lazım.
Sorun finansal piyasalarda. İspanya açısından sorun Euro kullanıyor olmasında, aynen Yunanistan gibi. Espanyol – Barcelona şehir derbisinde kale arkası 95 Euro dediğimizde bizim için bu yaklaşık numaralı tribün bilet fiyatına denk geliyor ama İspanyol ve Avrupalı için standart bir kale arkası bilet parası. Yani, paranın satın alma gücünde bizim paramız daha değersiz, Avrupalının değerli. Bu nedenle, ülkeye gelen para ekonomilerinin canlanmasında, bütçe açıklarını kapatmada yeterli olmuyor. Yunanistan derken, Euro’dan bu nedenlerle çıkması uzak değil, hazırlıklar bu yönde. Ama Portekiz, İspanya gibi ülkelere yol açmamak için herkes direniyor, ne kazansak kardır diyorlar. Benzer senaryolar 1. ve 2. Dünya Savaşlarını başlatmıştı demek istemeyiz ama ekonominin esas adı bilimde eko-politiktir. Malum ekonomi politikalarını icrada olan hükümetler belirliyor, global politikaları da.
Piyasalarda borsalarda bir bahar havası var, Saint George haftasında. Sebebine gelince FED istihdam rakamlarındaki olumsuzluklar nedeni ile faiz artışını eylüle bırakabilir düşüncesi ve ABD’de borsa şirketlerinin kâr rakamları. Bize de yansıyan bu hareket ile BİST yukarı yönlü ancak bankacılık endeksi esas bakılacak yer. Hem Yunanistan hem ABD dış ticaret açığı nedeni ile dolar Euro karşısında değer kazanıyor. Bantın 1,10 üzerine atması her durumda olası. Bizde cari açık düşerken, yabancıların cüzi pozisyon kapaması ile içerideki döviz borçlar birleştiği için kurda yukarı hareket devam ediyor. Normalde matematiksel olarak 2,30 (+/-) seviyelerinde olması gereken dolar seçim belirsizliği ve makro ekonomik verilerdeki değişimler ve global nedenler ile yukarıda. Bu durumlar 2 ve 10 yıllık faiz oranları yüzde 10 civarına taşıdı. Tüm bunlar daha önceki yazılarımızda değindiğimiz şekilde faizlerin düşmesi engelliyor. Bizdeki PPK’da gelen mevcudu koruyoruz kararı bu hafta FOMC’den çıkarsa borsalarda yükseliş sürer, parite aşağı gelir, altın tekrar kendini 1.200 onstan yukarı atar.
Özetle, reel ekonomideki canlılık finansal piyasalardaki boşlukla dengelenemiyor ve farkın kapanması zor olduğundan, dalgalandıkça duruldum, koştum arkandan yoruldum, en reel piyasa analizi oluyor.