Avustralyalı Joel Edgerton’un ilk yönetmenlik denemesi ‘Geçmişten Gelen’ başarılı bir psikolojik gerilim filmi.
Edgerton, ilk kez kamera arkasına geçen bir sanatçıdan beklenmedik bir beceri ile evlilik üzerine çarpıcı ve şaşırtıcı bir dram yapmış. Kendi yazdığı özgün ve zeki bir senaryo üzerine bina ettiği filmde, başrollerin birini üstlenen Edgerton, filmin yapımcılığına da soyunuyor. Mutlu aile hayatları olan bir çiftin, eski bir okul arkadaşı tarafından taciz edilmeleriyle, hayatlarının kâbusa dönüşmesi, hiç bitmeyen bir gerilim atmosferiyle anlatılıyor. İki okul arkadaşının arasındaki 20 yıla dayanan sorunun sırrını film, finale kadar gizlemeyi başarıyor. Film, yaz sezonunun en iyilerinden…
41 yaşındaki, Blacktown doğumlu Avustralyalı aktör Joel Edgerton, ilk uzun metrajlı yönetmenlik denemesi ‘Geçmişten Gelen/The Gift’ adlı psikolojik gerilimi ile izleyicisini ve eleştirmenleri etkilemeyi başarıyor.
Evvelce iki kısa metrajlı filme imzasını atan genç aktör, ilk kez kamera arkasına geçen bir sanatçıdan beklenmedik bir beceri ile evlilik üzerine çarpıcı bir dram yapıyor.
Kendi yazdığı özgün ve zeki bir senaryo üzerine bina ettiği filmde, Edgerton başrollerin birini üstlenip, filmin yapımcılığına da soyunuyor.
Mutlu aile hayatları olan bir çiftin, eski bir okul arkadaşı tarafından taciz edilmeleriyle, yaşantıları kâbusa dönüşmesi, hiç bitmeyen bir gerilim atmosferi içinde anlatılıyor. Alfred Hitchcock filmlerini akla getiren mizanseni ve gerilimi baştan sona ayakta tutmayı başaran sinema diliyle Edgerton, iki okul arkadaşının aralarındaki sorunun sırrını finale kadar gizlemeyi başarıyor.
İşinde başarılı, hırslı bir üst düzey yönetici olan Simon’ın (Jason Bateman) sınıf arkadaşı Gordo (Joel Edgerton) ile okul yıllarından gelen bir sırrı, güzel ve uyumlu eşi Robyn (rebecca Hall) ile olan evliliklerini etkilemeye başlar.
Hayatlarına bir kâbus gibi çöken Gordo’nun varlığının, mutlu ve örnek çiftin yaşantısında yarattığı uçurumun giderek derinleştiğine tanık oluruz.
Filmin açılış sekansındaki yeni taşınılan taşra evinin hayalet eve dönüşeceği gibi klişelere dayandığı izlenimini veren senaryo, izleyicisini şaşırtıp ters köşeye yatırması ile öne çıkıyor. Bu senaryo üç ana karakterinin tahlillerini ustalıkla yapıyor. 20 yıl öncesinden çıkıp gelen gizemli bir komşunun yol açtığı sürprizler, evli çiftin güven duvarlarını yıkma noktasına getiriyor.
20 YIL GİZLENEN SIR
Geçmişte yaşanan bir olayın, yıllar sonra kurulu düzeni ve evlilikleri yıkması sinemaya birçok kez konu oldu. Örneklerine gelince…
Michael Haneke’nin ‘Saklı/Caché’ (2005) filminde, televizyon çalışanı Daniel Auteuil’e kimin tarafından gönderildiği belli olmayan kasetlerde, kendisi ve ailesi hakkında gizlice çekilmiş görüntüler vardı. Auteuil’ün karısı Juliette Binoche ile olan mutlu evliliği sarsılıyordu.
Adrian Lyne’ın ‘Öldüren Cazibe/Fatal Attraction’unda (1987), mutlu bir evlilik hayatı olan Michael Douglas’ın hayatı, bir hafta sonu kaçamağı yaptığı Glenn Close’un çıkıp gelmesiyle, cehenneme dönüyordu.
Curtis Handson’un ‘Beşikteki El/The Hand That Rocks the Cradle’ında (1992), Annabella Sciorra, jinekolog kocasının intiharından sorumlu tuttuğu Rebecca De Mornay’ın tacizinden kurtulamıyordu.
Kökleri lise yıllarına dayanan bir hesabın peşine düşen psikolojik sorunlu, dibe vurmuş Gordo’nun akıllara durgunluk veren intikam öyküsünü anlatan ‘Geçmişten Gelen’ çarpıcı, derinlikli ve etkileyici bir film.
Filmin başında Chicago’dan gelen Robyn ile Simon’un Los Angeles’e tepeden bakan ferah bir mahallede kiraladıkları, modern döşenmiş, lüks evlerine taşınmalarından sonra bir alışveriş merkezinde, Gordo’ya rastlamalarına tanık oluyoruz.
Simon’un soğuk davranmasından bu karşılaşmadan pek memnun kalmadığını sezeriz. Gordo, yolladığı hediyelerden sonra kendini evlerine davet ettirmeyi başarır ve yollarının sık sık kesişmesine olanak sağlar.
Ne iş yaptığı belirsiz, silik ve sorunlu kişiliğiyle, gizemli Gordo, Simon’u tedirgin eder. Robyn’in hamile kalmasıyla Gordo unutulur gibi olur. Ancak 20 yıl önce okul çağında yaşanan tatsız bir olay su yüzüne çıkınca, çiftin evliliğini tehlikeye atar. Simon’un yeni işinde terfi edebilmek için uyguladığı strateji açığa çıkınca Robyn’in güvenini kaybeder.
HİTCHCOCK’U AKLA GETİREN ATMOSFER
Sinema kariyerine aktör olarak başlayan Joel Edgerton’ın, ‘Star Wars II’, ‘Animal Kingdom’, ‘Warrior’ filmlerindeki başarısı kendisine, Baz Luhrmann’ın F. Scott Fitzgerald’ın klasik romanından alınan ‘Muhteşem Gatsby’de önemli bir rol kapmasına yol açar. Ridley Scott’ın ‘Exodus: Gods and Kings’inde II. Ramses’i canlandırır.
Geçmişinde hatalı bir iş yapmış başarılı bir iş adamının işlediği insanlık suçunun ortaya çıkmasıyla hayatının altüst olmasını, karısına yaşattığı travmayı senaryo ustalıkla işliyor. Bu iki rolde, Altın Küre ödüllü Amerikalı aktör Jason Bateman ile İngiliz aktris Rebecca Hall çok başarılı.
‘Juno’, ‘Patrondan Kurtulma Sanatı’, ‘Kimlik Hırsızı’, ‘Hancock’ filmlerinden tanınan Bateman, TV şovlarıyla ünlenmişti.
Woody Allen’in ‘Vicky, Christina, Barselona’nın unutulmaz yıldızı Rebecca Hall’un, ‘Iron Man’, ‘Frost/Nixon’, ‘Söz/A Promise’ gibi filmleri var.
Yönetmen olarak son derece başarılı bir atmosfer kuran, psikolojik gerilim türünde usta işi bir filme imzasını atan Joel Edgerton aktör olarak gençliğini ve hayatını mahveden okul arkadaşından intikam almak için yanıp tutuşan, psikolojik sorunlu, gizemli Gordo karakterinde harikalar yaratıyor.
“Bu yaz sıcağında sinemaya gidilir mi?” demeyin. Kendinize bir iyilik yapıp baştan sona eksilmeyen bir gerilim temposu içinde anlatılan bu mükemmel psikolojik dramayı izleyin.
Orijinal adına (Gift) uyan bir ‘hediye’ sizleri bekliyor.