Yahudi takviminin, Roş Aşana ile başlayıp Yom Kipur ile sona eren ilk on günü, ‘Asaret Yeme Teşuva-On Pişmanlık Günü’ olarak adlandırılır.
Roş Aşana ve Yom Kipur’un da dâhil olduğu bu on gün, hahamlar tarafından Yahudi takviminin en kutsal günleri-Yamim Noraim olarak belirlenmiştir. Bu günlerde kişi daha çok teşuva yaparak, daha çok dua ederek, hareketlerine daha çok dikkat edip daha çok mitzva yaparak, daha çok tsedaka vererek Tanrı’ya yakınlaşmaya çalışır.
Roş Aşana’da, Tanrı’nın önünde üç kitap açılır. Bir tanesi dürüst ve erdemli kişiler için, bir tanesi günahkâr ve ahlaksızlar için, bir tanesi de bu ikisinin arasında kalan ortalar ‘benonim’ için. Dürüst ve erdemli kişiler hemen ‘Yaşam Kitabı’na yazılırlar. Günahlarından dönmeye niyeti olmayan günahkârlar da hemen ‘Ölüm Kitabı’na yazılırlar. Arada kalan ‘ortalar’ hakkındaki karar ise, Yom Kipur’a kadar ertelenir. Benonim-ortalar, günahları ve mitsvaları eşit durumda olan kişilerdir. Terazinin mitsva tarafına ağır basması için, ‘Ortalar’, bu on gün içinde, ağırlıklı olarak Teşuva (Tanrı’ya, özümüze dönüş), Tefila (Tanrı’ya bağlanmak) ve Tsedaka (Tanrı’nın bize bağışladıklarını adaletli bir şekilde dağıtmak) ile Tanrı’nın onları Yaşam Kitabı’na yazmasını sağlamaya çalışırlar. Daha çok mitsva yapmaya çalışır, sinagogda daha çok tefilalara katılır, günahları üzerine kalpleri burkularak düşünür, selihotlara giderler.
Roş Aşana ve Yom Kipur’un da dâhil olduğu bu on gün, hahamlar tarafından Yahudi takviminin en kutsal günleri-Yamim Noraim olarak belirlenmiştir. Bu günlerde kişi daha çok teşuva yaparak, daha çok dua ederek, hareketlerine daha çok dikkat edip daha çok mitzva yaparak, daha çok tsedaka vererek Tanrı’ya yakınlaşmaya çalışır.
Teşuva (Tanrı’ya, özümüze dönüş)
Yapılan hatalardan pişmanlık duyup, iyiye, özüne doğru dönüş ve değişme isteğine Teşuva adı verilir. Pişmanlık diye tercüme edilen Teşuva, aslında anlam olarak Tanrı’ya/saf benliğe dönüşü simgeler.
Kişi, Teşuva yaptığı zaman, Tanrı için, sanki o günahı hiç işlememiş, geçmişi tamamen silinmiş gibi kabul edilir. Dahası, bu kişinin ödülü, hiç günah işlememiş kişiden daha yüksektir, çünkü o, günah işlemenin tadını almış, ancak buna rağmen dürtülerini yenerek, özgür iradesiyle bunu bir daha tekrarlamamaya karar vermiştir.
Teşuva, dört bölümden oluşur: Harata; olumsuz davranışlar için dürüstçe ve samimiyetle pişmanlık duymak. Aziva: olumsuz davranıştan tamamen vazgeçmek. Viduy: sözlü olarak hataları itiraf etmek. Kabala: gelecekte bu olumsuz davranışları tekrar etmemeye dürüstçe karar almak.
Tefila (Tanrı’ya bağlanmak)
Dua olarak tercüme edilen tefila, tam olarak ‘bağlanmak’ anlamını taşır. Kişi, tefila ile Tanrı’ya bağlanmaya çalışır. Dua, Tanrı’ya bağlanmanın, tefilanın yollarından sadece biridir. Teşuva kurallarını ele aldığı İlhot Teşuva, (2:6) bölümünde Rambam; Teşuva ve dua ederek Tanrı’ya yakarışın belirli bir zamanı olmadığını, her gün ve her saatin Tanrı’ya dönmek ve dua etmek için uygun olduğunu ifade eder. Fakat Roş Aşana ve Yom Kipur arasındaki on günün, Teşuva ve dua için fazlasıyla elverişli günler olduğunu, çünkü bu dönemdeki duaların anında kabul edildiğini vurgular. “Bulma fırsatı varken Tanrı’yı arayın, yakındayken O’na yakarın” (Yeşayau 55:6)
Rambam, bu on günde yapılan duaların hemen kabul edildiğini, Masehet Roş Aşana 18a bölümüne dayanarak açıklar: “Bulma fırsatı varken Tanrı’yı arayın-Bunlar Roş Aşana ile Yom Kipur arasındaki günlerdir”.
Tsedaka (Tanrı’nın bize bağışladıklarını adaletli bir şekilde dağıtmak)
Tsedaka, doğruluk ve adalet demektir. Tsedaka vermek, kişinin sorumluluğu ve görevidir. Dünyadaki her şey, sahip olduğumuzu sandığımız her şey, Tanrı’ya aittir. Bunlar, ihtiyacı olanlara adilce dağıtabilmemiz için bize emaneten verilmiştir. Tsedaka, her zaman makbul olan, her zaman yapılması gereken bir mitsvadır. Özellikle insanların gelecek yıldaki kaderlerini belirleyecek On Teşuva Günü’nde, cömertçe bağış yapma âdeti vardır. Tsedaka vermek hem büyük bir mitsvadır, hem övgüye değer bir davranıştır, hem de hakkımızda verilebilecek sert hükümlere karşı koruma sağlar.
“Tsedaka, ölümden kurtarır.” (Kral Şlomo’nun Özdeyişleri 10:2)
“Tsedaka vermek, diğer bütün mitsvaların toplamına eşit sayılır.” (Bava Batra 9a)
“Cömert davranışların etkisi, ölümden daha güçlüdür.” (Bava Batra 10a-Rabbi Judah bar İlai)
Sadece Aseret Yeme Teşuva döneminde yapılan mitsvalar
Yahudi Kuralları kitabı Şulhan Aruh, Roş Aşana ile Yom Kipur arasındaki on günde, kişinin, daha önce yerine getirmediği bazı mitsvaları, (daha sonrasında devam ettiremeyecek bile olsa) ‘bu dönemde’ yapması gerektiğini yazar (Orah Hayim 603:1).
Buna örnek olarak da, eğer kişi, normal zamanda, ‘sadece bir Yahudi tarafından pişirilen ekmeği yeme’ mitsvasını yerine getirmiyorsa da, bu on gün içinde bunu yapmaya dikkat etmelidir. Yom Kipur’dan sonra bu mitsvayı devam ettiremeyecekse bile, yani bu mitsvayı, sadece ve sadece bu on gün için yapacaksa bile, yine de Aseret Yeme Teşuva boyunca yapması gerektiğidir.
Mantıken, böyle bir şeyin kabul edilebilir bile olması hayret vericidir. Kişinin sadece yargılandığı dönemde daha iyi davranışlar sergilemesi, yargı dönemi bittiğinde eski yaşam tarzına döneceğini bile bile geçici olarak bunları yapması, aslında Teşuva kurallarına uymaz. Bu alahayı ilk bakışta anlamak pek mümkün değildir. Bunu anlayabilmek için Mitzvat Ase (Pozitif Mitsva-Yap Mitsvası) ile Mitzvat lo Ta’Ase (Negatif Mitsva-Yapma Mitsvası) arasındaki farkı anlamamız gerekir.
‘Negatif-Yapma’ şeklindeki mitsvalarda, “on gün boyunca çalmayacağım, işimde usulsüzlük yapmayacağım, yalan söylemeyeceğim vb vb, ama On Pişmanlık Gününden hemen sonra bunları yapmaya devam edeceğim” şeklinde bir tutum, hiçbir şekilde kabul edilemez! Negatif bir mitsvayı, bir gün, bir kere bile ihlal etmek söz konusu değildir ve bu tarz ‘geçici bir Teşuva’ kesinlikle ve kesinlikle pişmanlık ve Tanrı’ya dönüş olarak kabul edilemez!
‘Pozitif-Yap’ şeklindeki mitsvalarda ise durum farklıdır. ‘Yap’ şeklinde bir mitsvayı bir kez bile yerine getirmek, benliğimizi ve ruhumuzu, Neşama’mızı kalıcı olarak pozitif yönde etkiler.
Örneğin normal zamanda Tefilin takma mitsvasını yerine getirmeyen biri, Aseret Yeme Teşuva günlerinde, bir kez bile Tefilin takarsa, artık “Kofer Leaniah Tefilin- Tefilin takmayı reddeden kişi” olarak sayılmaz (Masehet Roş Aşana 17a).
Pozitif olan bir şeyi, bir kez bile yapmak, bizim geleceğimizi etkiler. Bu kısa dönemde, kısa süre için bile olsa yapılan bu mitsvalar, Neşama’mızda kalıcı olarak iz bırakır, Neşama bunları unutmaz ve gelecekteki doğru davranışlarımız için temel oluşturur.
Yine aynı sebeple, evliliğin ilk yılına ait özel alahalar vardır, çünkü bunlar gelecekteki müşterek hayat için bir temel teşkil eder.
Dolayısıyla, Aseret Yeme Teşuva boyunca, her zamanki davranışlarımızın dışına çıkmak, ‘Yap’ mitsvaları eklemek, eşimize karşı daha anlayışlı olmak, ailemize özellikle anne babalarımıza, büyüklerimize, bunlara ek olarak arkadaşlarımıza, komşularımıza karşı daha nazik ve düşünceli davranmak, hem kişiliğimizi geliştirmede, hem de bu kişilerle gelecekteki ilişkilerimizde sağlam bir temel teşkil edecektir.
19 EYLÜL CUMARTESİ ŞABAT ŞUVA
Roş Aşana ile Kipur arasındaki Şabat’ta okunan aftara Vayeleh, “Şuva Yisrael Ad Aşem Elo-eha – Tanrı’n Aşem’e Dön Ey Yisrael!” cümlesiyle başlar. Bu aftara, İsrailoğulları’nı Teşuva’ya-Tanrı’ya, kendi özüne dönmeye davet ettiği için, bu özel Şabat da, “Şabat Şuva” olarak adlandırılır. Başka bir yorum da, bu özel Şabat’ın, Roş Aşana ile başlayan ‘On Teşuva Günü’nün içinde olmasıdır.
*Katkıları için Rav İzak Peres’e ve Rav Ceki Baruh’a teşekkür ederiz.