Yetmiş beş yıldır yaşadığım bu kentte Yahudi olarak Nedim Saban’dan çeyrek yüzyıl sonra ilk kez, kadın olarak sanırım ilk kez Yahudi kökenli bir Türk kızı profesyonel bir tiyatro açıyor.
Erdoğan Mitrani
Feri Baycu Güler’in kurduğu ‘Mam’Art Tiyatro’, iki hafta önce, İstanbul seyircisinin karşısına ilk oyunu ‘Some Girls / Özel Kadınlar Listesi’ ile çıktı.
Feri Baycu Güler, tiyatro eğitimini 90’lı yılların başında almış, bir süre oyunculuk yaptıktan sonra on yıl tiyatrodan uzak kalmış. Uzak kalmış desek de aslında kopmamış, İKSV’de, televizyonlarda hep tiyatro ile bağlantılı işler yapmış. Ara verdiği zamanı kayıp yıllar olarak değil, profesyonel tiyatroculuğa atılma sürecinin olgunlaşma dönemi olarak tanımlıyor.
İstanbul’un genç tiyatrolarının çoğunda olduğu gibi yerleşik bir mekânları yok. Oyunlarını şimdilik, kurduğu Biz Oyuncular Sahne Sanatları’nı kendi yerine kavuşturduktan sonra sahne sanatlarına inanılmaz destek veren Levent Özdilek’in Cihangir’deki ünlü turşucunun karşısında oluşturduğu BO SAHNE’de ve İKSV Salon’da sahneliyorlar. Yakında öncelikle Moda Sahnesi’nde olmak üzere İstanbul içinde, daha sonra da Türkiye’nin değişik kentlerinde turneye çıkacaklar.
Oyunla ilgili izlenimlerimi bu haftanın Sahne Büyüsünde bulabileceğiniz ‘Özel Kadınlar Listesi’ni izledikten sonra yaptığımız mini-söyleşide laf lafı açtı ve kendimizi bizim cemaat mensuplarının tiyatro ile ilgisi(zliği)ni konuşur bulduk. Tiyatro sayalım dedik; kültür merkezlerimizin kısıtlı faaliyetleri dışında bir tek Nedim var! Oyuncu sayalım dedik; son zamanlarda münhasıran sinema ve televizyona odaklanan Yosi Mizrahi’yi ve beş yıldır sesi soluğu çıkmayan Rozet Hubeş’i de dâhil ederek bir elin beş parmağını zar zor doldurabildik.
Mam’Art Tiyatro’yu Feri Baycu Güler’in kurduğunu kaç kişinin bildiğine gelince, ben bile sevgili kardeşim Tuğrul Tülek sahneye koyduğu yeni oyuna davet ettikten sonra öğrendiğimi itiraf ediyorum.
Halbuki cemaatimiz mensuplarının büyük çoğunluğu eğitim ve kültür sahibi insanlar. Tabiî ki bu insanların saygın bir meslek olan tiyatroyu ve sahne sanatlarını küçümsediklerini ya da önemsemediklerini düşünmüyorum. Ama böyle bir durum mevcut ve çözümü de çok basit: hepinizi ayda en az bir veya iki kez tiyatro izlemeye davet ediyorum. Önce izleyici olarak gelip keyfini çıkarmaya bakın. Sonrasında göreceksiniz ki, sahne sanatlarıyla daha yakından ilgilenmek isteyen gençlerimize en büyük destek sizlerden gelecek.
Hepinize iyi seyirler dilerim.
