Beyoğlu’nda bir Fransız Yahudi’si

Belki birçoğumuzun haberdar olmadığı bir sergi, bir süre önce Galetea Art Gallery’de izleyiciye buluşmak üzere açıldı.

Sanat
25 Kasım 2015 Çarşamba

Esen SABA

 

Hepimiz kendi yoğunluğumuz içerisinde dış dünyaya çok az vakit ayırıyor ve birçok güzelliği görmeyi kaçırıyoruz. Daha çok da, hayatımızın içinde küçük de olsa yer alması gereken sanatı... Belki birçoğumuzun haberdar olmadığı bir sergi, bir süre önce Galetea Art Gallery’de izleyiciye buluşmak üzere açıldı. Bu sergiyi anlatırken özellikle üstünde durmak ve tanıtmak istediğim sanatçı, bir Fransız Yahudi’si olan ressam Kolomon Moore ve eserleri…

 

 

 

Kolomon Moore’a geçmeden önce, Galatea Art ve sergide bulunan diğer sanatçılar hakkında genel bir bilgi vermek istiyorum. 

Sergiler dışında, kültürel sanat programları, kurslar, atölye çalışmaları gibi birçok sanatsal etkinliğe hizmet eden, belirli bir konsept ile sınırlandırılmamış, tüm sanatçıların keşfedilmesine, izleyiciyle buluşmasına ve ulaşılabilir olmalarına olanak sağlayan Galetea Art’da yazar Sevim Burak’ın oğlu; koleksiyoner -yazar A.Karaca Borar Koleksiyonundan derlenen ve iki bölümden oluşan ‘Kolomon Moore ve Çağdaş Türk Ustaları’ başlıklı resim sergisini ziyaret etmek için ne yazık ki sayılı günler kaldı.  

Sergininin bir bölümünü Türkiye’de ilk kez sanatseverlerle buluşan ve yirminci yüzyıl avangardının temsilcilerinden olan Kolomon Moore’un eserleri oluştururken diğer bölümünü de çağdaş Türk ustaları olan Abidin Dino, Zeki Faik İzer, Fikret Mualla, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Avni Arbaş, Mübin Orhon ve Hüseyin Baban oluşturuyor.  A.Karaca Borar, serginin ‘Çağdaş Türk Ustaları’ bölümünü, ‘’ .... Ustaların eserleri önünde bir  ‘duygusal çırak’ olarak işiniz zor, yolunuz uzun ancak heyecan ve beklentileriniz yüksek olur; Fikret Mualla’nın naif, çocuksu şenlikte resimleri, Abidin Dino’nun yüksek karakterli çizgileri, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dokunsal yoğunluktaki desenleri, Avni Arbaş’ın soluk ama çok özgün kedileri, Zeki Faik İzer’in non-figüratif renk şenliği ve sizi kendine esir eden diğer resimler, ustalar...’’ cümleleriyle tanımlıyor. Dediği gibi  de bakarken eğlendiren, aynı zamanda düşündüren ve dönüp tekrar tekrar bakma isteği uyandıran eserlerle karşılaşıyoruz bu bölümde. 

 

Kolomon Moore’a gelince… Hakkında kesin olarak bir bilgi olmamakla birlikte bir Fransız Yahudi’si olduğu bilinen ve İkinci Dünya Savaşı esnasında bir toplama kampında öldüğü tahmin edilen bir sanatçı. Moore’un 1930’lu yıllardan kalan, genelde kullandığı ve bisküvi rengi olarak tanımlayabileceğimiz tonda, üzerinde çeşitli lekelerin oluştuğu, antik bir görünüme sahip, ağır kâğıtlar üzerine mumlu boya tekniğini kullanarak yaptığı eserlerinde, gerçek vücutların hayat bulduğunu görüyoruz. Bazı resimlerinde ise az da olsa seyreltilmiş mürekkep kullandığını izliyoruz. Yapıtlarında hayat bulmuş vücutlar, bizde bir Kolomon Moore imgesi oluştururken imzası da bir o kadar dikkat çekiyor. Nerede olursanız olun gördüğünüzde, Kolomon Moore’u tanımlayan ve adeta logosu olmuş imzaları… Bunlarda bazen K. Moore bazen Kolomon M. şeklinde adı yazarken, yanında çizilmiş likör veya şarap  olduğu tahmin edilen kırmızı  etiketli şişe ve içi dolu kadeh/kadehler yer alıyor. Her eserinde imzasının yanında bir koleksiyoner tarafından yapıldığı düşünülen mavi mürekkeple oluşturulmuş hükümdarlık tacı veya Amerika Birleşik Devletlerinin Ulusal Güvenlik logosuna benzerlik gösteren bir kartal bulunuyor.

ASLA UNUTULMAYACAK ÇİZİM TEKNİĞİ

Moore’un eserlerini bir kez gördüğünüzde, bir daha asla unutamayacağınız bir çizim tekniği, betimleme gücü, renk tonları ve figürlerle karşılaşacaksınız. Ve nerede görürseniz görün o eserin Kolomon Moore’a ait olduğunu bir bakışta anlayacaksınız. Eserlerindeki figürleri ve tarzı Lautrec, Kokosha, Kertesz, vb. gibi sanatçıların devamı olduğu açıkça görülüyor. A. Karaca Borar,  Moore ve eserlerini tanımlamak için ‘’...önce, heyecandan fark edemediğiniz ama size yakın, özünüze, ruhunuza yakın ve onun içinden anlatımlar... tek harekette çizilerek oluşturulan aşina ama özgün konturlar, gözünüzün en aradığı yere tekrar bulduğu spiraller, Musevilik, isimler, mekânlar ve Paris...’’ kelimelerini kullanıyor. Resimle, kadın ve erkeği sosyal yaşam içerisinde, özel alanlarda, sokaklarda, yatak odalarında, bir kafede, otururken veya ayaktayken, dans ederken, sarılırken görebiliyoruz. Bazı portrelerde de resmi çizilen insanın isimleri yer almış. Bu resimlerinin ana temasında Paris, kadın, cinsellik ve şarap var.

Pornografik resimler yapan Moore’un eserlerinde kullandığı figürlerin yanı sıra temalarında da açıkça erotizm görülüyor.  Kadınları çıplak bir şekilde resmediyor, yüzlerini ise ara sıra gösterirken genellikle belden aşağı çizmeyi tercih ediyor. Kırmızı tonu sık sık kullanması da, erotizmi iyice belirginleştiriyor. Kırmızıyı daha çok dudaklarda, korselerde, göğüs uçlarında, çoraplarda, külotlarda, erkek ve kadının özel bölgelerinde görebiliyoruz.  Bunun yanı sıra neredeyse her resminde gördüğümüz şarap şişesi ve kadehini kadın figürü ile aynı renkte buluşturduğunu gözlemliyoruz. Kadeh ve şarabı kullanmadığı resimlerinde ise kadının cinsel öğelerini kırmızıya boyayarak yine aynı algıyı yaratıyor.

Sanatçının Fransız oluşunu göz önüne alarak, Paris’in simgesi olan Eiffel Kulesini bir figür veya kadının arkasındaki bir tablo olarak izliyoruz. Eğer bir yorum yapmak istersek, Eiffel Kulesini belirgin bir şekilde çizmediği resimlerinde; kadının çorabında, korsesinde veya arkasındaki fonda Eiffel imgelemesi oluşturduğunu düşünebiliriz. Bazı eserlerinde ise Fransızca şiirler göze çarpıyor.

Poster görünümü veren eserlerini, mükemmel bir çizim yeteneği olan Moore, hiç şaşmadan, skeç hazırlamadan, ikinci bir çizgi çekmeyi gerek görmeden, düzeltmeler ve silgi tozu bile olmadan, dosdoğru, bir kerede oluşturuyor.

Bu güzel sergiyi ve birçoğumuzun hiç duymadığı Kolomon Moore’un 26 çizimini, yıpranmış olan şahsi portfolyosunu ve çağdaş sanatın ustalarını ziyaret etmek, eserleriyle tanışmak için pazar-pazartesi günleri hariç 28 Kasım tarihine kadar Şişhane metro durağının önünden 200 adım atarak Galatea Art Sanat Galerisi’nde ziyaret edebilirsiniz.