UÖMO’da Anne-Baba Okulu

‘Mutlu çocuk, sağlıklı aile iletişim için yeniden okula dönmeye hazır mısınız?’

Gençlik - Eğitim
24 Şubat 2016 Çarşamba

Reysi Denahmiyas


6 yıl önce hayata geçen UÖMO Anne & Baba Okulu hızla büyüyor, artık yılda üç kez yapılıyor. 0-3 Yaş Anne & Baba Okulu, Çocuk – Ergen Anne & Baba Okulu, bu yıl ilk kez gerçekleşen Anne & Baba Okulu Doğuma Hazırlık Atölyesi… Üç farklı Anne & Baba Okulu’nun da sloganı olan “Mutlu çocuk, sağlıklı aile iletişim için yeniden okula dönmeye hazır mısınız?” sorusu üç projenin özeti oldu.

Günümüzde her birimiz değişen düzeni öncelikle anlamak, sonrasında bu düzene ayak uydurmak için mücadele halindeyiz. Çevremizde o kadar çok bilgi, o kadar çok fikir var ki… Üstelik bunların doğruluğundan emin bile değiliz. ‘Google’a sormak doğru bilgilere ulaşmak için gerçekten yeterli mi? Hele ki en değerlilerimiz, çocuklarımızla ilgili bilgi edinmek; onları en doğru, en sağlıklı şekilde yetiştirmek isterken…

6 yıl önce UÖMO Halkla İlişkiler Ekibi olarak Anne & Baba Okulu’nu hayata geçirmeye karar verdiğimizde 0-3 yaş döneminde çocukların temel ihtiyaçlarının neler olduğu, bu dönemde sevgi ve disiplin dengesinin nasıl kurulması gerektiği, özgüven ve sorumluluk duygularının çocuğa nasıl kazandırılabileceği… gibi sorular yolumuzu çizmişti. Ekip Norma Razon, UÖMO Anaokulu Müdürü Ceni Kanditan ve Eğitim Koordinatörü Röne Kaspi ile başladığımız bu projeyle yıllar içinde farklı bakış açılarını ve yöntemleri benimsemiş birbirinden değerli pedagog, psikolog ve uzmanları okulumuzda ağırladık. Anne ve babalar çocuklarını yetiştirirken karşılaştıkları sorunların çözümlerini ve merak ettikleri konuları, alanında uzman danışmanlardan dinledikleri seminerlerde öğrenme fırsatı bulurken bizler de onlarla birlikte pek çok şey öğrendik. Genç anne babaların kendi yaş gruplarıyla 5 hafta boyunca bir araya gelerek gerçekleştirdikleri paylaşımlar, daha büyük yaşlarda çocukları olan ebeveynler için ‘Anne & Baba Okulu Çocuk – Ergen’ projesine zemin hazırladı. Böylece 5 yıl boyunca Anne & Baba Okulu hakkında fikir sahibi olan aileler de ilkokul ve ortaokul çağındaki çocuklarıyla ilgili danışmanlardan bilgi edinmek için seminerlere katıldılar.

 

Ekip Norma Razon Uzman Psikologları, Prof. Dr. Norma Razon, Prof. Dr. Yankı Yazgan, Prof. Dr. Tarık Yılmaz, Uzm. Psk. Dr. Alper Şahin, Yrd. Doç. Dr. Neslihan Zabçı, Yrd. Doç. Dr. Elif Akdağ Göçek, Uzm. Psk. Funda Akkapulu Aydın ve Uzman İlkyardım Danışmanı Sevgi Üskül yıllar içerisinde UÖMO Anne & Baba Okulu’nda katılımcılarla buluştu.

“Çocukta henüz sorunlar oluşmamışken, ebeveynlerle yapılan bu önleyici buluşmaları çok önemsiyorum. Ulus Özel Musevi Okulları’nın da bu konuda en az benim kadar duyarlı olduğunu görmek benim için ayrıca mutluluk verici. Bu eğitim kurumunda verdiğim seminerlerde özellikle dikkatimi çeken, ebeveynlerin çocuk ruh sağlığı konusundaki bilgilere çok değer vermeleri ve canlı, aktif katılımları; o nedenle bu kurumda gerçekleştirdiğim seminerlerin benim için de çok özel bir süreç olduğunun altını çizmek istiyorum”

Yrd. Doç. Dr Neslihan Zapçı

“UÖMO Anne & Baba Okulları’nda konuşmayı neden severim? Çocukların ve gençlerin hayatında yetişkinlerin anahtar bir rolleri var. Bu rolü en iyi şekilde oynamak isteyen, bilinçli anne-babalarla karşılaşıp, bildiklerimi onlarla paylaşmak, onların deneyimleri ve geribildirimleri ile birleştirmek beni de geliştiriyor. Çocuklarının iyiliğini isteyen ama daha az bilinçli veya bilgili, olanakları sınırlı çok sayıda anne-babaya erişmek için gereken yol ve yordamlar düşünmeme yardım ediyor. UÖMO’daki Anne & Baba Okulu bu açılardan çok tatmin edici bulduğum bir ortam oldu.”

Prof. Dr. Yankı Yazgan

 

Doğuma hazırlık atölyesi - VİOLET BENEZRA

“Şimdiye kadar gerçekleşen ‘ 0-3 Yaş ve Çocuk – Ergen Anne & Baba Okulu’ seminerlerine katılmış, bugün hamileliğinin 9. ayında bir anne adayı olarak kendime dönüp sorduğumda, aslında bebeğimle ilgili merak ettiğim soruların hamile olduğumu öğrendiğim andan itibaren başladığını fark ettim; “Nasıl beslenmem gerektiği, yaşayacağım fiziksel ve psikolojik değişimler, doğum yöntemleri, bebek bakımı”… Tüm bu konularda hazırlanmış kitaplar, kurslar, bloglar, makaleler vardı tabi; ama tüm bu bilgi havuzu içinde galiba en çok bilmek istediğim yalnız olmadığımdı. Aynı dönemde hamile olan kişilerle de konuştuğumda aslında hepimizin bu süreçten benzer duygu ve düşüncelerle geçtiğini fark ettim. Bu da Halkla İlişkiler ekibi olarak bizim için yeni bir Anne & Baba Okulu’na ihtiyacın habercisi oldu. Liv Hospital’ın uzman kadrosunun desteğiyle bu yıl ilk kez ‘Doğuma Hazırlık Atölyesi’ni başlattık. Cemaatteki 13 anne - baba adayı olarak herkes için bir ilkti bir araya gelmek… Kimisi ilk kez tanışıyordu, kimi çok uzun zamandır görüşmemiş hamilelik haberlerini orada kutluyordu. Babalarsa anneler kadar meraklı ve henüz doğmamış çocukları için bir şeyler yapıyor olmanın heyecanı içindeydi. Seminerde konuların bebek modelleriyle uygulamalı ve interaktif olarak gerçekleşmesi içten içe herkesi yakın geleceğe biraz daha hazırlıyordu. Notlar tutuldu, videolar çekildi, sorular soruldu. Doğuma Hazırlık Atölyesi sona erdiğinde, birkaç saatte mümkün olduğunca fazla bilgi edinmiş ve çocuklarımız dünyaya geldiğinde birlikte vakit geçireceğimiz kişileri tanıma fırsatını bulmuş olduk.

Üç farklı Anne & Baba Okulu’nun da sloganı olan “Mutlu çocuk, sağlıklı aile iletişim için yeniden okula dönmeye hazır mısınız?” sorusu aslında bizim için üç projenin özeti oldu. Geleceğimiz, çocuklarımızı olabildiğince bilinçli büyütmeye çalışırken aynı zamanda aile olmanın değerini daima hatırlayarak, Ulus Özel Musevi Okulları’nda bir araya gelmek… Okulumdan mezun olurken hem hayata atılmak için heyecanlıydım hem de okulumdaki o aile sıcaklığını, öğretmenlerimi, arkadaşlarımı ve hatta sınavları bile özleyeceğimin farkındaydım.

Bu okulda okumanın kesinlikle bir ayrıcalık olduğuna inanıyorum. İlkokuldan itibaren kazandığım arkadaşlarımın hala en yakınımda olması, sunduğu aile ortamı ve verdiği eğitim ile hayatımda fark yaratan bir okul Musevi Lisesi. Bunu okuduğun süre boyunca göremesen de o fark ortaya mezun olduktan sonra çıkıyor.

Şimdi seneler sonra anne olup okulumda seminerlere katılıyorum. Anne- baba olmak göründüğü kadar kolay değilmiş. Mutlaka okumak, araştırmak, bilmek gerekiyormuş. Okulumun bizim için en değerli psikologları ve bilirkişileri getirip böyle bir organizasyon ayarlaması meğer ne kadar önemliymiş.

Birkaç senedir yapılan bu seminerlerin ne kadar yararlı olduğunu önceden ebeveyn olup katılmış arkadaşlarımdan duymuştum, ama katılmak çok farklıymış. Benim bu seminerlerden beklentim ebeveynlik hakkında bilgi almak ve bunun bana uyan kısımlarını hayata geçirmekti. Beklentimin üzerinde bir memnuniyet ile ikinci kez Musevi Okulları’ndan mezun oldum. Yeni anne- baba adaylarına mutlaka katılmalarını tavsiye ederim.” 

2004 yılında mezun olduğum okuluma Anne & Baba Okulu öğrencisi olarak geri döndüm."

 

Yeni anne olmak - SELİN SURİ HAFİF

“…Hamilelik sırasında bir sürü kitap okursun, gidebildiğin seminerlerin hepsine gidersin, deneyimli anne babaları dinlersin, izlersin... Çok bilgili bir anne baba olacağız dersin. “Ben böyle büyütmeyeceğim, ben şunu yapacağım, bunu yapacağım.” cümleleri havada uçuşur. Doğumdan sonra ise hepsi toz duman olur. Öğrendiğin bir şeyler varsa da unutursun, sen unutmazsan uykusuzluk unutturur. Çeşitli whatsApp gruplarından destek alırsın, ona buna sorarsın, kalbinin sesini dinlersin, düşe kalka doğru yolu bulmaya çalışırsın. Korkarsın her şeyden, “Şöyle mi yapsam böyle mi?” dersin, en iyisini istersin bebeğin için.

Nasıl geçer bu zamanlar, acaba deneyimli anne-babalar bizi toplayıp anlatsa diye düşünürken, tam da bu noktada gelen bir mesaj aklımda kocaman bir ışık yaktı.

Biz de aklımızdaki soruların cevaplarını bulabilmek için, Ulus Özel Musevi Okulları’nın düzenlediği ‘Anne & Baba Okulu’na katılmak istedik. “Acaba kocamı ikna edebilir miyim?” diye de düşünmedim değil. Şimdiki kocalar bizden meraklı. Artık bebeği büyüten sadece anne değil. Babalar çok çok büyük destek.

‘Anne & Baba Okulu’na kimlerin katılacağını merak etmekle birlikte, benimle aynı günleri paylaşan annelerin de orada olacağını düşünüp daha da heyecanlandım.

Eğitimcilerin birçoğunu tanımıyordum, hepsinin yetiştirme tarzı ile ilgili farklı görüşleri, farklı tavsiyeleri oldu. Aldığım notları paylaşıp üzerine konuşmak için telefona sarıldım her seferinde. Gerçekten hepsinden çok değerli bilgiler aktı. Okula girdiğimde böyle bir ortamla karşılaşacağımı da düşünmemiştim. Birbirini uzun zamandır görmeyen insanlar, birbirine destek olanlar, uykusuzluğunu biraz olsun unutan analar babalar, ikramlar da cabası...

İyi ki dediğim durumlardan biri de budur. İyi ki ‘Anne & Baba Okulu’na katılmışım. Hem öğrendim, hem rahatladım, hem de haftada bir de olsa böyle bir ortama girmek güzel oldu. Hatta 6 ayda bir tekrarlansa da daha çok bir araya gelinse, daha farklı konular işlense ne güzel olur.

Yapımda emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz.”