Gazetemizin eski yazarlarından Eddi Anter’in yedinci romanı ‘Kesmeşeker’ raflarda yerini aldı.
Anter, Destek Yayınları tarafından çıkan yeni kitabında insanın çocukluğundan gelen birçok olayın bugün aynı kişiyi nasıl etkilediğini anlatırken “Başımıza gelenleri seçiyor muyuz yoksa onlarla nasıl baş etmemiz gerektiği hakkında sınanıyor muyuz?” sorusuna da cevap arıyor. Ayrıca en karanlık tan vaktinin ardından güneş ışığının geleceğini hatırlatan yazar kitabın ikinci bölümünde aşkı tanımlamaya çalışıyor. “Aşk bir sözcük değil sözlüktür” diyor ve herkese seçmesi için sürüsüyle tanımlar sunuyor. “Toplumsal kayboluşun içinde bireysel varlığını arayan karanlıkta kalmış körlerden öte değiliz. Dört gözlü olsak bile baktığımız yetmezse gözler doymayacaktır. Dört kulaklı olsak da, işittiklerimizi anlamazsak kulaklar dolmayacaktır. O zaman kendini ortaya koyup ifade etmeye çalışmak zulümden öteye gitmeyecektir” diye romanına devam eden Eddi Anter öğrenmenin zamanı ve yaşı yoktur diye ısrarla devam ediyor.
Anter son bir düşünmeye değer not eklemiş: “Allah'a işlerimi havale etmeden evvel iyice düşünmem gerektiğini yıllar sonra öğrendim. Havaleyi yaparken, Allah'ın, bu nereden geliyor diye göz atıp, benimle ilgili sayfaları elden geçireceğini bildiğimden, artık O'na yollamaktan çekiniyorum.” İyi olmakta fayda var. Olunabilecek en iyi insan olmak... Tüm mesele de budur.