Dövme isterim

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
10 Ağustos 2016 Çarşamba

Birkaç sene evvel, altmış yaşına yaklaşmakta olan bir arkadaşımız, “Şimdiye kadar hep kurallara bağlı yaşadım. 60 yaşım için içimde kalmış farklı bir şeyi uygulamak istiyorum. Bir dövme yaptıracağım. Oğullarıma fikrimi açtım. ‘Seni memnun edecekse neden olmasın’ dediler” diye açıkladı. Sonra bize dönüp, “Ne düşünüyorsunuz?” diye sordu. O kadar aklı başında, ayakları yere basan bir dostumuzdu ki böylesi radikal bir karar bizi hayretler içinde bırakmıştı..

Ne yaptık, ne ettik, arkadaşımızı vazgeçirdik. Bu yaşta dövme mi olurdu? Verdirdiğimiz kararın doğruluğundan da çok emindik.

Farkına varmadığımız bir küçük ayrıntı vardı. Henüz hiçbirimiz ‘altmış’ına yakın değildik. Alt tarafı yapmak istediği dövme türü küçük bir simge olacaktı.

Şimdi ise sevgili N…’den kararını desteklemediğim için özür diliyorum. Evet, altmışında dövme yaptırmak, on beş- on altı yaşında yaptırmaktan daha az estetik olabilir. Ancak genç yaşta yaptırılan dövme özentiden ibaretken, diğeri daha seçici ve aklı başında bir seçim olabiliyor.

***

Sıcak yaz günlerinde insanlar daha hafif giyiniyor. Beyaz yakalı kesim dediğimiz, mecburen uzun pantolon, gömlek, ceketle dolaşanların yanı sıra, erkekler artık şehirde de kolsuz tişörtler, dize kadar bermudalar ve sandaletlerle yürüyorlar. Kim nasıl isterse giyinsin, herkesin kendi tercihi. Ancak dalgın dalgın giderken, bana doğru yaklaşmakta olan, iki kolu, bazen de bacakları silme dövmeli gençleri gördüğümde hem ürperiyorum, hem de içim kalkıyor. Bedenlerinin görünen kısımları ‘emprime’ baskı gibi duran gençlerin giderek çoğaldığını fark ediyorum. İç içe girmiş renklerin siyah kontürlerle bezendiği desenler neyin dışavurumu?

***

14 Ağustos Pazar Tişa BeAv…

Her yıl Tişa BeAv’ın yazın en sıcak gününe rastlaması bir tesadüf müdür?  Kimbilir, belki de doğanın beş bin küsur yıldan beri bize bir hatırlatmasıdır…