Türkiye’de genel iklim nedeniyle moraller bozukken, kimsenin yeni bir girişimde bulunmak için enerjisi yokken, bir mütevazi derneğin ortaya çıkıp, Yahudilerin ortak hafızalarına kazınmış travmatik gerçek bir hikayeyi büyük cesaretle dev bir prodüksiyon ile sahnelemesi, ayakta alkışlanacak kadar değerli, bir o kadar da tarihi anlamda önemli bir girişim olsa gerek.
1942 Şubat’ında, Karadeniz açıklarında 769 yolcusuyla Ruslar tarafından torpillenerek havaya uçurulan Struma’nın hikâyesini sahneye koyan GKD Tiyatro ekibi büyük bir tarihi başarıya imza atmış. Türkiye’nin de kısmen sorumlu olduğu felaketi, siyasi içeriğinden soyutlayarak tamamen gemideki farklı karakterlerin düşüncelerine, hayallerine ve davranış biçimlerine odaklanarak anlatan Struma oyunu her türlü övgüyü hakkediyor. Kostümünden müziğine, rejisinden diyaloglarına kadar profesyonel tiyatrolara taş çıkartan bir oyun olarak hatırlanacak ‘Struma’. Genç yönetmeni Aksel Bonfil ise, uzunluğuna rağmen oyunun aksamayan ritmi ve yaratıcı sonuyla ayrı bir tebriki hakkediyor.
GKD’nin genç ve cesur başkanı Doğan Yıldız’ın yeni görevi ‘Struma’yı geniş toplumun da izlemesi için farklı sahnelere taşımak olmalı.
Struma’yı unutmamak, unutturmamak için.