“Ko tevarehu et Bene Yisrael… vesamu et şemi al Bene Yisrael vaani avarehem – İsraeloğulları’nu şu şekilde kutsayacaksınız…
Ben de ismimi onların üzerine yerleştirecek ve Ben onları kutsayacağım.” (Bamidbar 6/23-27)
Raşi bu konuyu açıklamaya başlarken “Ben onları kutsayacağım” ifadesinin Tanrı’nın Birkat Kohanim ile ilgili aynı fikri paylaştığını söyler. Eğer durum böyle ise berahayı ifade etmek için Kohanim’e ne gerek vardır. Tanrı Bizzat kendisi bunu yapabilirdi.
Karlin şehrinden Rabi Aşer şöyle bir açıklama getirir. Toplum içinde doğrudan berahayı hak etmeyecek düzeyde insanlar olabilir. Ancak kişi ibadet yerine gider ve bu berahayı Kohanim’den alacak olursa Tanrı bu berahayı yerine getirme konusunda aynı fikri paylaştığından durumu nedeni ile doğrudan bu berahayı almayı hak etmeyenler bile bu berahayı alabileceklerdir. Kişi bilmelidir ki Tanrı eğer aynı fikri paylaşıyorsa bu berahanın etkili olması için yeterli bir sebeptir.
Bir kadın çocuğu olması için Çernobil’li Rabi Mordehay’dan beraha almaya gelir. Ancak Rabi kadının bütün yalvarmalarına rağmen ona bu berahayı vermez ve kadın oradan kırık bir kalple ayrılır. Rabi’nin yardımcısı kadına neden beraha vermediğini merak edip sorunca Rabi “git ve kadını bana getir” şeklinde emir verir. Kadın gelince Rabi kadına berahayı almadan oradan gidince ne yaptığını sorar: Kadın dürüstlükle oradan ayrılınca bakışlarını göğe çevirdiğini ve şöyle dua ettiğini söyler: “Ribono şel olam, bir tsadik bile bana yardım etmeye yanaşmıyor. Sen’den başka sığınacağım kimse yok.”
Rabi bu cevap üzerine yardımcısına şöyle der: “Bu kadın isteğinin yerine gelmesi için bende sihirli güçler bulunduğu inancı ile bana geldi. Asıl berahanın Tanrı’dan geldiği konusunda bir fikri yok gibiydi. Şimdi kadın bütün berahaların kaynağına yüzünü çevirdi. Şimdi onun dilekleri kabul olacaktır.