Kung Fu’lu Holokost filmi ve süper güçlü uçan hamamböceği deneyi

Riva HAYİM Köşe Yazısı
6 Eylül 2017 Çarşamba

6-7 Eylül yaklaşırken, Selahattin Ülkümen, Namık Kemal Yolga ve Necdet Kent gibi, vatandaşlarını Nazilerden kurtarmak için canını tehlikeye atan dünyaca ünlü Türk diplomatlarımızı minnet ve saygıyla anmadan olmaz. Nazi Avrupası’nda vatandaşlarını toplama kamplarından kurtarmak için kendi hayatlarını riske atarak faşizmle mücadele ederek, insanlık namına ciddi mücadeleler veren Türk Schindler’lerimiz tarih boyunca her daim hatırlanacak.

Bizde olduğu gibi farklı ülkelerin de Nazilere karşı direnen kahramanları var. Bu kahramanlarımızdan biri ise Çinli Schindler olarak anılan, 1938-1940 arasında Viyana’da konsolos olarak görev yapan Ho Feng-Shan.

O günlere dönersek, Kristal Gece’yi takiben Viyana’daki binlerce Yahudi toplama kamplarına götürülür. Kamplardaki Yahudilere ise tek şartla çıkış izni verilir: yurtdışına çıkış vizesinin bulundurulması. İşte bu sebep, başta Türk diplomatlarımız da dahil olmak üzere, farklı ülkelerin konsolosları, Almanya’yla ilişkileri politik olarak yönetirken, diğer taraftan Yahudilere gizlice vize dağıtıp kaçmalarına yardımcı olarak, bıçak sırtında bir yaşam sürerler.

Çin’in Viyana Konsolosu Feng-Shan, Yahudilere kaçış vizesi vermek istediği fikrini, bağlı olduğu Berlin’deki Çin büyükelçisi Chen Jie’e sunar. Fakat Berlin’deki üstü, Yahudilere vize verilmesine sert bir dille karşı çıkar. 

İnsanların kamplara götürülmesine gönlü razı olmayan Ho Feng-Shan, “Yahudilere vize verilmeyecek” talimatlarını dinlemez ve bizzat inisiyatif alarak, Nazilerden saklanan Yahudilere, Çin’e kaçmaları için gizlice vize verir ve böylece binlerce insan hayatının kurtarılmasına vesile olur.

İşte, Türk diplomatlarımız gibi Üstün Hizmet Madalyalı Çinli Ho Feng-Shan’ın hayatı konu alan bir Holokost (Soykırım) filmi var. 2015 yapımı, ‘Şangay’a Kaçış / Exodus to Shanghai’ filmini daha ilginç kılan, alıştığımız soykırım filmlerinden biri olmaması. Film, her ne kadar gerçek olaylara dayansa da, dövüş sanatları ve aksiyon sahnelerine ağırlık vermiş. 

Quentin Tarantino’nun ‘Inglourious Basterds / Soysuzlar Çetesi’ filminde olduğu gibi bu film de Nazilerden intikam alan, onlara direnenlerin filmi.

Şiddete karşı olduğumun altını çizerek ve uçan tekmelerle dayak yiyenlerin bu sefer Nazilerin olduğu Kung-fu’lu aksiyon filminin IMDB’den 7/10 puan aldığını belirtiriz. İyi seyirler…

***

Böcek fobisi olanlara müjde: Süper güçlü uçan hamam böcekleri geliyor!

Çocukken eski evimizde, ne zaman gece banyoya baksam, ufak boy bir karafatmayla göz göze gelirdim. Kendisi, alt kattaki ilaçlamadan kaçmış ve bizim evin banyosunun giderinde kendine mütevazı bir hayat kurmuştu. Her gece âlemlerden akıp, geç saatlerde banyomuza misafirliğe gelen bu karafatmaya ailecek Mary Lu ismini takmıştık.

Kedimiz öldükten sonra eve girdiğimizde bizi karşılayacak canlı olmadığından Mary Lu bizi geceleri banyoda karşılayarak rahmetli kedimizin “eve gelenleri karşılama” geleneğini sürdürüyordu. Hayvan sever bir aile olduğumuzdan evde herhangi bir canlıyı öldürmüyor, istenmeyen böcekleri gazeteyle balkondan silkeleyerek doğal habitatlarına yolcu ediyorduk. Kendini bize çok sevdirdiğinden olsa gerek, Mary Lu’nun gazeteyle bahçeye silkeleneceği first class yolculuk zamanı bir türlü gelmiyordu.

Geceleri giderden çıkıp bizi ziyaret etmesini tiksinerek kutlar, aile mail grubuna böceğimizin farklı açılardan çekilmiş fotoğraflarını attığımız olurdu. Fakat Mary Lu, sürekli kendisinin fotoğraflarını çekmemizden rahatsız olmuş ki bir gün sessiz sedasız evimizden çekip gitti ve bir daha geri gelmedi. Karafatmamız bizi terk etmişti.

Son günlerde karşılaştığım bir keşif haberini okuyunca hemen aklıma Mary Lu geldi. Darwin’in Evrim Teorisi müfredattan çıkarılsın tartışmaları ve küresel ısınma sorunu yeterince kötü değilmiş gibi bu keşif böceklerden korkanlar için bir kâbus olma niteliğindeydi.   

Tablet Magazin’de Liel Leibovitz’in kaleme aldığı habere göre, en sıcak yazlardan birini yaşayan İsrailli bilim adamları hava sıcaklığı seviyesi yükseldikçe, Mary Lu’nun akrabası olan hamamböceklerinin de bir nevi yükselebildiği belirtiliyor. Tabi burada ruhani bir yükselmeden değil, bildiğiniz böceklerin kanatlanıp uçmalarından bahsediyoruz.

Haberde, Ben Gurion Üniversitesi Profesörü Frederic Libersat’ın Yüksek sıcaklıklarda, hamamböceklerinin daha aktif olduğu açıklamasına yer verilmiş.

“Aktif hamamböceği nasıl olur, bizim Mary Lu bütün gün yatıyordu” diye düşünürken, profesörümüz - benim gibi hayvan severlerin pek hoşuna gitmeyeceği - deneyini ayrıntılarıyla açıklamış: “50 derece sıcaklıkta hamamböcekleri çok az hareket ediyor. Böcekler bu sıcaklıklarda çok yavaş. Fakat 77 ve 86 derece sıcaklığa çıkıldığında, hamamböcekleri koşmaya başlıyor. 104 derece sıcaklıkta ise, hamamböcekleri sadece koşmakla kalmıyor, uçmaya da başlıyor ve hiperaktifleşiyor.”

Herzliya’daki Disiplinler Arası Merkezinde Sürdürebilirlik Dekanı Prof. Yoav Yair ise bu ilginç deneyi hayatımıza şöyle bağlıyor: “Bu yüzden dördüncü - beşinci katta yaşayan çoğu İsraillinin evlerinde hamamböcekleri çıkmaya başladı. Sebebi aşırı sıcaklar. Biyosfer, iklim değişikliklerine tepki veriyor. Hayvanlar, en basit refleksleriyle en ufak sıcak değişikliklerine bile hassasiyet gösteriyor. Değişen iklim koşulları ile birlikte, gelecekte hayvanlardan uçan karafatmalardan tutun, ısıran balıklara kadar, daha da ilginç tepkiler bekleyebiliriz.”

 Uç uç Mary Lu…