Anne-babaların çocuk büyütürken sık düştüğü bir yanılgı?
Toplumumuzda en sık yapılan hatalardan birisi çocukların çocuk olduklarını hızlıca unutmak, onlara yetişkin gibi davranmayı henüz hazır olmadıkları noktalarda öğretmeye çalışmak. Bir çocuk ile nasıl zaman geçirileceğini, onunla nasıl oynanacağını ya da ona nasıl davranılacağını bilmediğinizde ondan bir an evvel büyüyüp size hiç ihtiyaç duymadan yetişkin gibi davranmasını bekleyebiliyorsunuz.
Çocukların bir an evvel büyümesi için çaba harcamak, onların gerçekten ‘hızlıca’ büyümesine yardımcı olan bir şey değildir. Çocukların çocuk olma süresini dolu dolu geçirmeleri nasıl sağlanabilir?
Çocuklara yaşlarına uygun ve gelişim ihtiyaçları ile paralel öğrenme ve yaşama imkânları vermemiz gerekiyor. Yaşlarına uygun olmayan, gelişimlerinin taşımalarına elvermeyeceği ağırlıkta yükleri verdiğimizde çocuklar kendi yaşlarının gerektirdiği olanakları kullanamayacak ve gelecekleri için gereken yeti ve becerileri kazanamayacaktır.
Oyun grubu?
Okul öncesi dönemde ev ortamında yeterince gelişim olanağı sağlanamayan, sosyal olarak dezavantajlı toplumsal kesimlerde bu tür aktiviteler çocuklara önemli bir gelişim fırsatı sunar. Evde TV ya da tablet karşısında oturtulmaktansa, hareket ve etkileşim fırsatı sunan birlikteliklerden yararlanmak elbette ki tercih edilecektir.
Çalışan ve çocuğuna az vakit kalan anne-babalar ne yapabilir?
Çalışan ve çocuğuyla az vakit geçiren anne-babaların yapması gereken ilk iş çocuklarının neyi merak ettiğini öğrenmekten geçiyor. Çocuğun kılavuzluğunda, bazen onunla birlikte bazen onun bir adım önünde veya arkasında olarak bu deneyimleri yaşamak için fırsatlar yaratmak önemli noktalardan biri. Bunun için olağanüstü koşulları beklemeye gerek yok. Bazen bir evin koridorunda karşılıklı top yuvarlarken, bazen de ara sokakta kalmış arsadaki otları incelerken veya onların arasına düşmüş bir anahtarı ararken çocuklar, merak duygusunu karşılayarak ve bir aktiviteye dönüştürerek, deneyimleyerek öğrenmeyle daha kaliteli bir zaman geçirmiş oluyor. Yaparak, deneyimleyerek öğrenmenin temel parçalarından birisi hareket etmek. Hareket içeren aktiviteler ve bu hareketin bir amaca dönük, ve bir merak dürtüsünü karşılamaya dönük olduğu durumlarda deneyimsel öğrenme kendiliğinden ortaya çıkıyor.
İyi bir eğitim için nasıl bir okul seçelim?
Çocukların akademik ve sosyal gelişimindeki bireysel farkları dikkate alan eğitim yaklaşımları çocuklar için gereklidir. Bunu kamu ya da özel okul fark etmeksizin sağlayabilmemiz şarttır. Aynı zamanda çocukların birbirleriyle beraber olmayı, birbirlerinin eksiklerine veya farklılıklarına hoş görüyle yaklaşmayı, yardımlaşmayı ve destek olmayı öğrenmelerini sağlamak, kendi öncelikleri ile toplumsal öncelikler arasındaki dengeyi kurmalarına yardımcı olmak iyi bir okulun göstergesidir.
Dijital hayat ve çocuklar?
Dijital devrimin içine doğan çocukların bu dünyaya ilgileri normal. Anne babanın görevi çocuğun çevirim içi ve çevirim dışı hayatının bir dengede olmasını sağlamak; zira sağlıksız olan bir çocuğun uyanık olduğu zamanın büyük kısmında sadece tek bir ilgisine odaklanması. Çocukların aileleriyle bağ kurmaya ve dünyanın sunduğu deneyimler menüsünden dengeli olarak beslenmeye ihtiyacı var. Anne babaların açıkça kaçınması gereken ise teknolojiyi ve teknolojik aletleri çocuk bakıcısı olarak kullanmaya çalışmak.