Arda Turan 6,5 yıllık İspanya deneyimine nokta koyup geçtiğimiz günlerde Medipol Başakşehir'e transfer oldu. Yıllar sonra geriye dönüp baktığında hiç şüphe yok ki kendini Atletico Madrid tarihinin en başarılı dönemlerinden birinde büyük payı bulunan bir futbolcu olarak hatırlayacak... Ve yine hiç kuşku yok ki; Messi, Suarez, Neymar ve Iniesta gibi dünyanın en iyi futbolcularıyla aynı soyunma odasını paylaşmanın haklı gururunu yaşayacak... Günü geldiğinde çocuklarına İspanya'da biriktirdiği onca anıyı, yaşadığı onca zaferi, bonservisine en çok para ödenen Türk futbolcu olduğunu koltuklarını kabartarak anlatırken; içinde bolca keşke geçen cümle kuracak...
Barcelona'da 7 numarayı alnının teri, bileğinin hakkıyla sırtına geçirmiş bir futbolcu olarak “Keşke bu kulüpte daha fazla tutunabilseydim” diyecek Arda Turan. Pozisyonlarında en iyi futbolcularla her gün antrenmana çıkarken “Keşke profesyonellik anlamında onlardan daha çok şey kapabilseydim” diyecek Arda Turan. 6,5 yıl İspanya'da yaşamasına karşın sökemediği dil hakkında “Keşke ben de Nihat Kahveci gibi yabancı dilimi ilerletip, gazetecilerle İspanyolca konuşabilseydim” diyecek Arda Turan. Barselona gibi dünyanın en güzel şehirlerinden birinde yaşamasına rağmen “Keşke şehrin havasını daha fazla içime çekseymişim” diyecek Arda Turan, arkadaşlarıyla evde geçirdiği uzun vakitleri anımsadığında. Futbolculuğunun tartışılacak bir yönü olmamasına karşın “Keşke yaşadığım polemiklerle değil, daha çok oynadığım topla gündeme gelseydim” diyecek Arda Turan. Torunlarına “Keşke bunu size anlatmaz olaydım” diyecek Arda Turan ve söze başlayacak, “Sinirlerime hakim olamayıp, benden 35-40 yaş büyük bir gazetecinin boğazını sıktım ve ona yumruk atmaya kalkıştım...” Nou Camp'ta 105 bin kişi önünde Barcelona formasıyla görücüye çıkan bir futbolcunun bir sonraki adresinin 5 bin kişiye oynayan Medipol Başakşehir olmaması gerektiğini düşünüp, “Keşke kariyerimi daha iyi şekillendirebilseydim” diyecek Arda Turan. Ekonomik taleplerini doğup büyüdüğü kulüp olan Galatasaray yerine getiremediği için Medipol Başakşehir'e transfer olan Arda Turan, “Keşke imza töreninde sahte gülücükler saçıp, gerçekçi olmayan mutluluk pozları vermeseydim” diyecek.
Önümüzdeki süreçte çok büyük bir sınav verecek Arda Turan. Üzülerek söylemek gerekirse; kendisini antipatik bulanların sempatik bulanlardan daha çok olduğu bir ortamda bu algıyı aşmak zorunda kalacak. Oynadığı kötü bir maçın ardından özel hayatı didik didik edilecek, saha içinde yaşadığı bir tartışmanın ardından yılların basın mensubu Bilal Meşe'nin boğazını sıkması temcit pilavı gibi önüne konacak. Deyim yerindeyse 'Neo Arda Turan' olması gerekecek, Arda'nın... Kariyerinin bundan sonraki bölümünde belki de 'arınması', bir daha kendine keşke dedirtmeyecek bir yön tayin etmesi gerekecek...
Evet, Arda Turan'ın İspanya özgeçmişinde dokuz kupa kazandığı yazacak. Ama özellikle son birkaç yılda yaşadığı polemikler ve içine düştüğü durumlar da Arda'nın peşinden sürüklenecek.
“Keşke” diyecek Arda Turan, hem de çok. Ne yazık ki...