Yitro peraşası bilindiği gibi Sinay Dağında Bene Yisrael’e Tora’nın verilişini işleyen bir Tora parçasıdır. Talmud’daki bilgeler ve Midraş’ın verdiği bilgi ışığında Tanrı Moşe’ye dağda geleceğe ilişkin bir vizyon gösterir. Bu vizyonda bir rabi öğrencilerine yeşiva ortamında ders vermektedir. Rabi’nin öğretileri son derece derindir hatta Moşe bile ne dediğini tam olarak anlayamamaktadır. Bu öğretiyi sunan kişi Tanaim içinde en büyüklerinden biri olan Rabi Akiva’dan başkası değildir. Bu vizyonu takiben Moşe Tanrı’ya Tora’yı alma ayrıcalığına sahip olan kişinin kendisi değil Rabi Akiva olduğunu söyler ve bu olayın o zamanda cereyan etmesini diler. Fakat Tanrı Rabi Akiva’nın farklı bir görev için zamanı gelince ortaya çıkacağını bildirir.
Bu inanılmaz yaklaşım Rabi Akiva’nın bilgisini ve liderliğini ortaya koymaktadır. Yirmi dört bin öğrenci yetiştiren ve ne yazık ki hepsini bir salgında kaybeden Rabi Akiva bu büyük kayba rağmen yılmadan öğretmeye devam etmiş ve yetiştirdiği beş yeni öğrenciyle Tora’nın günümüze kadar gelmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Daha da önemli olanı Rabi Akiva’nın geçmişi ile ilgilidir. Kırk yaşına kadar sadece bir çoban olan ve daha sonra Tora öğrenmeye başlayan Rabi Akiva bütün zorluklara göğüs gererek tarihimizin kaydettiği en büyük bilgelerden biri olabilme başarısını göstermiştir.
Buradaki soru böyle bir başarının nasıl geldiğinin anlaşılabilmesidir.
1534 ile 1572 yılları arasında Tsfat şehrinde yaşayan büyük bilge Rabi Yitshak Luria, Rabi Akiva’nın Tora öğrenimi ve bilgeliği ile ilgili özel bir ‘neşama’ya sahip olduğu konusunda kuşkusunun olmadığını öğretir. Ancak bu özel ‘neşama’nın kırk yaşına kadar bazı klipalar tarafından örtüldüğünü ve bloke edildiğini açıklar. Kırk yaşında Rahel ile evlendiğinde eşi ona bu yolda ilerlemesi için ilk itme kuvvetini verir. İbranice okumayı bile bilmeyen Rabi Akiva eşinin bu itici gücü sayesinde öğrenmeye ve ilerlemeye başlar. O kadar ki bu itici güç sayesinde kaydettiği mesafe ve ulaştığı yerde verdiği ders Moşe Rabenu tarafından bile tam olarak anlaşılamamıştır.
Her ne kadar Arizal’in açıklaması Kabala’nın derin görüşüne göre yapılsa da burada hepimiz için anlamlı bir mesaj vardır. Eğer bu kadar zor koşullarda öğrenmeye başlayan Rabi Akiva başarıya sahip olduğu özel ‘neşama’sı sayesinde ulaştıysa Sinay Dağında Tanrı’nın sesini duyan bizlerin de içinde mutlaka bir yerlere gelebilecek özel bir ‘neşama’ barınmaktadır. Nasıl ki ufak bir itici güç Rabi’nin içindekini açığa çıkarmaya yettiyse bizlerin de göstereceği ufak bir gayret içimizdeki potansiyeli ortaya çıkaracaktır. En büyük yanlış bu konuda gayretsiz davranarak potansiyeli keşfetmekten imtina etmek olacaktır. Ruhumuzdaki Klipot dediğimiz kabuklar onun potansiyelini şimdilik bloke edebilir ancak öğrenme ve ilerleme amacıyla yapılacak bir atılım o kabukları bertaraf etmek için yeterli olacaktır. Kendi kendimize vereceğimiz itici güç ulaşmak durumunda olduğumuz hedefi tutturmamızda ilk adım olabilir.