Yirmi iki dereceleri gördüğümüz bu dengesiz havalarla, dengemi korumanın en iyi yolunun yürüyüş yapmak olduğuna karar verdim.
Sporcu ruhlu olduğumu sanmayın. Parkuru tamamlamak için önce bir kahve molası, sonra da bir çay molası veriyorum. Çabuk yoruluyorum. Ne yapabilirim?
Maçka’daki Demokrasi Parkına bakan kaldırımda yürürken yeni kesilmiş çimenlerin kokusu, baharın uyanışı gibiydi. Dayanamadım, ara kapıdan içeri girdim. Bir yandan grayderlerin sesi, öte yandan parkın asfalt taşlarını yenileyen işçiler. Nasıl bir tezattır bu… Yeşilin her tonunun bulunduğu ağaçların arasındaki cafeye doğru yönlendim. Mekân üç setten oluşuyordu. Büyük, küçük, çoluk, çocuk, bebek arabaları… İğne atsan yere düşmez vaziyetteydi.
Tam sevdiğim gibi! Her masada oldukça iştah açıcı bir kahvaltı tepsisi vardı. Garsonlar gerçekten cevvaldi. Servis hiç aksamıyordu. Kalabalığın az uzağında bir yer bulup oturdum. Çayımı içtim. Hesabı ödemek için seslendim. Elinde termosla gelen garson, çayımı tazelemeye yeltendi. “Çay değil, borcumu ödemek istemiştim” dedim. Garson gülümseyerek, “Bir çayın sözü mü olur, ikramımız olsun” diyerek ikinciyi doldurdu.
Böyle küçük güzellikler yaşanmasa, günlük hayat çekilmez hale gelecek. Dünyanın hiçbir yerinde benzer bir konukseverliğe tanık olamazsınız.
↔↔↔
Pesah yaklaşıyor.
Kurum ve kuruluşlar yoğun hazırlıklar içinde. Birkaç zamandan beri söz konusu kurumların işlevlerinin ne olduğunu, elde edilen gelirlerin ne için kullanıldığını anlatmayı uygun buluyorum.
Herkes bir Şalom okuru değil, alanların hepsi de her sayfayı okumaz. Toplum bireylerimizin küçük bir azınlığı dernek ve kuruluşların en az biriyle ilişkiliyken, geri kalan çoğunluk yaşananlardan habersiz. Bu sadece bir gözlem; kesinlikle bir kınama değil.
↔↔↔
Pesah Bayramı’nda her birimizin bir bayram yemeği yiyebilmesi gerek… Nasıl? Matan Baseter az gelirli dindaşlara yıl boyunca her konuda olduğu gibi bu Pesah’ta da bir yemek mitsvası gerçekleştiriyor. Buna katılabilirsiniz…
Or-Yom: Yahudi toplumunun tek huzur evi. Halen seksen üç pansiyoner barındırıyor. Kendi olanakları ile ayakta durmak için desteğimize gereksinimleri var.
Mişne Tora: ‘Eğitim için el ele’ en önemli sloganları. Üniversite öğrencisine varıncaya dek, burs, özel ders vb gibi eğitimi içeren her tür katkıyı sağlar.
Hastane ve okulu herkes duymuştur da niye ulaşılması gerektiği bilinmeyebilir…
Sizlerden ricam, konunun uzağında olan bir-iki tanıdığınıza bu özel bilgileri aktarmanızdır.
Seder sofrasına oturmadan evvel, her ailenin bir Pesah yemeğine, her çocuğun iyi bir eğitime hakkı olduğunu anımsayın.