“Dansçı olmak istiyorsanız ayaklarınızı nasıl kullanacağınızı öğrenin. Yazar olmak istiyorsanız virgülü nereye koyacağınızı öğrenin.”
Ünlü yazar Ursula K. LeGuin’in dile getirdiği gibi virgülü nereye koyacağımızı bilmek, iyi bir yazar olmanın ilk adımı sayılabilir. Her noktalama işaretinin tümce içinde farklı birer işlevi olduğunu biliyoruz. Bunun dışında okuduğumuz metni anlamada, duygu ve düşüncelerimizi harekete geçirmede, bunlar önemli birer araçtırlar. Kuşkusuz ki her bir işareti ayrı ayrı değerlendirdiğimizde, düşünce ufkumuz daha çok aydınlanacaktır. Yalnızca virgüle değinecek olursak:
Bir tümcede yer alan bu noktalama imi, metni okurken bir süre dinlenmemize, farklı düşüncelere yer vermemize, bunları sorgulamamıza olanak sağlarlar.
Tıpkı hayatımızda yapmamız gerektiği gibi…
Virgüller önemlidir:
Gün boyu sürdürdüğümüz yaşam koşusu içinde, bir süre soluklanmak, hızımızı düşürmek için!..
Çevremizin gürültülü yaşamına bir an olsun kulaklarımızı tıkayarak iç sesimizi dinlemek, hayatımıza yeni anlamlar katmak için!
Bir akış içerisinde hiç farkına varamadığımız, geride bıraktığımız, koşarken gözden kaçırdığımız değerleri yeniden düşünmek, daha ayrıntılı sorgulamak için!..
Duygularımızı gözden geçirmek, eğer varsa kuşkularımızı gidermek için!..
Her türlü ilişkimizi düzenlemek, bozulmuşsa onarmak, son noktayı koymadan sağlıklı sürdürmek için!
Bir ömür boyu, noktalara daha çok yoğunlaştığımızdan, araya koymamız gereken virgülleri kaçırıyor, sonra da hayıflanıyoruz. Oysaki bu noktalama imini doğru yerde ve gerekli zamanda kullandığımız sürece, tümceye istediğimiz kadar anlam yükleyebilir, onu uzatabiliriz.
Kısa bir süre önce yitirdiğimiz Ülkü Tamer’in virgüle olan sevgisini biliyoruz. Öyle ki, bu noktalama imi için oturmuş koskoca bir şiir kitabı yazmış: Virgülün Başından geçenler. İşte bu kitaptaki Virgülün Kılıcı şiirinden birkaç dizeyle onu analım:
“Nedir bu telaşınız, korkmayın çocuklarım,
Sonunda cezasını bulur o öcü sansar,
Kafam karışır sonra böyle bağırırsanız,
Virgül elbet yetişir, burda Ülkü Tamer var,”
Bu kitap, hayatın kesişme noktaları arasında bıraktığımız boşlukları anlatıyor. Aynı zamanda bu boşlukları nasıl doldurmamız gerektiğini!
Son yıllarda, bizi yavaşlamaya özendiren, bir başka deyişle yaşam tümcemizde, virgülleri doğru yere koymayı gösteren kişi ve kuruluşlar giderek çoğalmaktadır. Bununla ilgili yazılmış kitapların, raflarda daha çok yer aldıklarını görebiliyoruz. Yalnızca bir konuda değil, hayatın her alanında yavaşlamanın bize katabileceği değerleri, bilimsel bir yaklaşımla ortaya koyuyorlar.
Kısaca söylememiz gerekirse…
Yalnızca bir virgül, hayatımızı tümüyle değiştirebilir!