Geride bıraktığımız pazar günü Galatasaray ile Akhisarspor, Süper Kupa finalinde kozlarını paylaştı. Geçen sezonun lig şampiyonu ile kupa şampiyonunu karşı karşıya getiren maçın normal süresi 1-1 berabere sona ererken, kazananı penaltı vuruşları belirledi. Galalatasaray’ı penaltılarda geçen Akhisarspor tarihinde bir ilke imza atarak, Süper Kupa’yı müzesine götürdü. Üstelik bunu bir ilçe takımı olarak başaran ilk ekip oldu. Sezonun ilk resmi maçı olması ve futbolcuların yoğun antrenmanların ardından sahaya çıkmaları nedeniyle karşılaşma tempo olarak beklentinin altında kalırken, stat zemini hayâl kırıklığı yarattı. Süper Kupa maçına Konya’nın ev sahipliği yapacağını aylar öncesinden ilan eden Futbol Federasyonu, aradan geçen sürede zeminin durumuyla ilgilenmeyince oyuncular deyim yerindeyse bir patates tarlasında mücadele etmek zorunda kaldı. Ülkenin futbol yönetim organı, en prestijli maçlarından birine bu zemini reva görüyorsa, diyecek çok fazla bir şey kalmıyor...
Maç sonunda Galatasaray’ın transfer ihtiyacının ne kadar zaruri olduğu net bir şekilde göze çarptı. Yeni sezon öncesi kadrosunu iki hücum oyuncusu, Henry Onyekuru ve Muğdat Çelik ile takviye eden Galatasaray, Finansal Fair-Play kriterleri nedeniyle UEFA’nın takibinde olması yüzünden altyapı oyuncularına da yatırım yapmak zorunda kaldı. Görünen o ki; akademiden yetişen Yunus Akgün, Ozan Kabak ve Celil Yüksel gibi futbolcuları yeni sezonda Sarı-Kırmızı formayla daha sık izleyeceğiz. Ancak ne Onyekuru ve Muğdat ne de genç futbolcular, Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek Galatasaray’ın beklentilerine kısa vadede yanıt verebilecek durumda... Belhanda ve Feghouli gibi keyfekeder oynayıp performans dalgalanmaları yaşayan, Gomis gibi ceza sahası dışında pek görünmeyen, Maicon gibi savunmanın merkezinde her an hata yapmaya müsait oyuncuları kadrosunda barındıran Galatasaray’ın bu haliyle Şampiyonlar Ligi’nde tur atlaması pek mümkün görünmüyor. Bununla birlikte Muslera’nın sakatlanması veya kart cezalısı olması halinde kaleye geçecek İsmail Çipe, profesyonel olarak sadece Türkiye 2. Ligi’nde görev aldı. Ne 1. Lig’de ne de Süper Lig’de hiçbir tecrübesi bulunmayan 23 yaşındaki İsmail’e Şampiyonlar Ligi seviyesinde güvenebilmek akla pek yatkın görünmüyor. Defosu da ihtiyacı kadar çok olan Galatasaray’ın öncelikle kulübeyi güçlendirmesi gerekiyor. İyi bir yedek kaleci, merkez savunma oyuncusu, yedek sol bek, gerektiğinde 8 gerektiğinde 10 numara pozisyonunda oynayabilecek ve Belhanda’yı zorlayacak bir merkez orta saha oyuncusu ile bir yedek forvet daha transfer edilmesi elzem. Sahadakileri rekabete sokacak bir ekip oluşturulamazsa -ki ekonomik şartlar bu takviyelerin yapılmasının çok kolay olmayacağının bir göstergesi- Galatasaray’ı sezon boyunca zor günler bekliyor olacak.
Süper Lig’de yeni sezon bu hafta, Şampiyonlar Ligi’nde ise önümüzdeki ay başlıyor. Ekonomik kalkınma modeli olarak Şampiyonlar Ligi’nden gelecek gelirleri hedef belirleyen Galatasaray’ın mevcut kadrosuyla iki kulvarda da başarılı olması için birilerinin şapkadan tavşan çıkarması gerekiyor...