5779

Geçtiğimiz pazar ve pazartesi akşamı Roş Aşana bayramımızı yani yeni yılımızı kutladık. Eylül ayını çocukluğumdan beri sevmesem de, genelde bu aya denk gelen Roş Aşana ve Yom Kipur arasındaki dönemi severim.

Joelle PİNTO Köşe Yazısı
12 Eylül 2018 Çarşamba

Benim için bir kendimi dinleme, senemi analiz etme, ufak tefek sorgulama zamanıdır. Din dediği için de değil, alışkanlık olduğu için. Bir de geniş aileyle bir araya gelme, bir nevi buluşma zamanı olduğu için severim. Yaz mevsiminin de araya girmesiyle farlı yazlık yörelere dağılmış kuzenlerin, akrabaların şehre dönüşü, buluşmasıdır bir nevi. Bir araya gelme, bir nevi buluşma zamanı olduğu için severim.  Yaz mevsiminin de araya girmesiyle farlı yazlık yörelere dağılmış kuzenlerin, akrabaların şehre dönüşü, buluşmasıdır bir nevi. Yurtdışında yaşadığım birkaç yıl bayramları ailemden uzak geçirmiş biri olarak bu güzel aile buluşmalarını severim, şükrederim. Her yıl yaşadığımız en büyük zenginliğin bu olduğunu bilirim.  Çocukluktan kalma ve okulların açılmasını çağrıştıran eylül ayı burukluğum, bayramlarla beraber uçup gider. 

 

Roş Aşana ile başlayan dönemde kendimi biraz dinlesem de, bütün yıla ait önemli kararları almak için kendimi bugünlerle sınırlamam. Aish.com sitesinde göz attığım bir makalede, yeni yıl kararlarını uygulayabilmek için en önemli unsurlardan birinin, “Bugüne odaklanmak” olduğunu okumuştum. Geleceği hiç düşünmeden ve hiç endişelenmeden yaşayabilmeyi beceren kaç kişi vardır aramızda bilmiyorum. Ancak en azından hayati önem taşımayan konularda deneyebiliriz.   Geçmişe takılmamak konusunda da bence bu sene değişebiliriz. Güne odaklanmak, hayatın her alanında adım adım ilerlemek endişemizi azaltacağından bizi hedeflerimize yaklaştıracaktır.  Bugüne odaklanmak tavsiyesi bana yıllar önce okuduğum Eckhart Tolle’un ‘Şimdi’nin Gücü’ kitabını hatırlattı. Endişenin tavan yaptığı zamanlarda “güne odaklanma” olayını hatırlamak lazım. 

 

5779 ile ilgili bozmadan sürdürmeyi hedeflediğim önemli bir karar ise daha çok kitap okumak. Türkiye’de kitap okuma oranının binde bir olduğunu okumuştum.  Başka bir alanda binde 1 içinde olmaktan mutluluk duyabilecekken, insan böyle bir sonuca sevinemiyor. İnternete ayırdığımız saatlerden günde sadece yarım saati çalarak kitap okumaya ayırırsak eğer, kitap okuma yüzdemizin - daha doğrusu maalesef bendemizin - gelecek yıla kadar yükseleceğine inanıyorum. Siz de benim gibi internetten alışveriş yapmaktan keyif alanlardan sanız eğer, hayvan sever bir girişimcinin kitap sitesinden bahsetmek istiyorum. Umut Kısa’nın 20 arkadaşı ile birlikte kurduğu ve karlarını hayvanları tedavi etmek için kullanacağı Kitap Koala adlı web sitesi girişimi hoşuma gitti. Alacağınız her kitap, yaralı hayvanları tedavisi amacıyla almayı hedefledikleri hayvan ambulanslarını finanse etmek için katkı sağlayacak. Böylece evinizin konforunda zaten okumayı düşündüğünüz kitapları sipariş verebilir, aynı anda tedavi olması gereken hayvanlara yardım edebilirsiniz.  Umarım ilk yıl için hedefledikleri birinci hayvan ambulansını alabilirler. 

 

Bayramları sevdiklerimizle geçirebilmek en büyük zenginlik. Tüm bayramları sevdiklerinizle birlikte geçireceğiniz, sağlıklı ve çok şanslı yeni bir yıl dileklerimle… Şana Tova!