Geçtiğimiz hafta düzenlenen 6. Uluslararası Ladino / Judeo Espanyol Günü’nün ardından Şalom’la birlikte gelen El Amaneser’i daha dikkatlice okumaya çalıştım. İlk önce Silvyo Ovadya’nın etkinlik ile ilgili yazdığı makaleden başladım. Neden önce Ovadya derseniz üslubunu çok rahat anlayabiliyorum. İkincisi merak ettiğimden ötürü. Bütün bir sayfayı dolduracak ne bulmuştu? Yazıyı okuduktan sonra, ‘helal olsun’ diye içimden geçirdim. Ne bir sözcük eksik, ne bir sözcük fazla vardı. Her şey aktarılması gerektiği kadardı.
Sözü buradan köşe yazılarına getirmek istiyorum. İçeriği ne denli ilginç olursa olsun, sayfanın başında başlayıp sayfanın dibinde son bulan köşe yazılarının okunurluğu sınırlanıyor. Şahsen bir süredir uzun köşe yazılarını okumaktan vazgeçtim. Yorulan gözlerimi gazetenin diğer sayfalarında yoğunlaştırmayı yeğliyorum. Dilerim köşe yazıları birer makale olmaktan çıkar da keyifle okuruz.
↔↔↔
Zon günlerden geçiyoruz…
Toplumun bir kesimi yumuşak bir geçiş için Kars’ta. Bir Kars furyasıdır gidiyor. Turlar mart sonuna kadar tam kapasite çalışıyor. Gidenler Ani Harabelerinden önce Çıldır Gölü’nde ponponlu atlarla anı fotoğrafı çektiriyor. Yöreyi gezdiren iki ünlü rehber uzun süre İstanbul’a dönmeyip Kars’ta kalacağa benzerler.
Diğer bir fotoğraf karesi ise mayıs ayında Isparta’da çekilecek. Tepeleme bir kamyon pembe güller arasında mutlu pozlar verilecek.
Söylemedi demeyin.
