“Hadi bakalım her şey bitti, şimdi de falcılığa merak sardı bu adam,” demektesiniz.
Vallahi aklımda bile değildi. Ancak son depremlerden sonra, sarsıntının nerede ve ne zaman olacağı konusunda bir sürü şahsiyet arka arkaya beyanatlar vermeye başlayınca aklım iyice karışmaya başladı.
Meğerse ülkemiz, deprem kuşakları üzerindeymiş; bunu ilkokulda ‘Coğrafyaya İlk Adım’ kitabında okumuştuk (67 sene evvel). Depremin oluşumunu, o zamanlar, dünyamızın dip katmanında bulunan magma tabakası üzerinde adeta yüzmekte olan ve kademeli olarak soğuyan geniş katılaşmış plakalarının birbirine baskı yapmalarına bağlarlardı. Bu hareketler de düzensiz olduğundan sarsıntının zamanını tespit etmek mümkün değilmiş.
Kulunuz o zaman pek bir şey anlamamıştı… Dünyanın büyük bir öküzün iki boynuzu arasında olduğu ve öküz başını sallayınca zelzelenin (o zamanlar bu kelime daha çok revaçtaydı) meydana geldiği efsanesi çok daha hoşuma gitmişti. Böylece, sokaklara fırlama zamanının bilinmemesinin nedenini daha iyi kavramıştık.
Günümüzde ise televizyonlara çıkanlar daha net konuşabiliyorlar. Özetle, “İstanbul’da mutlaka bir deprem olacak, ama 20 sene içinde de olur, daha sonra da olur. 50 sene içinde ciddî bir sarsıntı geçirmemiz kesin.”
Böyle bir süre verildikten sonra bendeniz çok rahatladım…
Peki depremin ne zaman olacağını tahmin edenler var mı idi? Vardı! Ve bunların en ünlülerinden biri de Nostradamus’tu.
‘Kehanetler’ kitabı bu ve benzeri tahminlerle doludur. Düşünün 1555 yılında yayınlamaya başladığı bu muazzam eserinde1, 2018 yılında Meksika’da vuku bulan depremi bir gün fark ile bilmişti. Japonya’daki tsunamiyi hemen hemen aynı zaman farkı ile tahmin etmişti. Daha da önemlisi 2020 yılında California’da, eskilerine kıyasla çok büyük bir felaketin beklendiğini söylemekte.
Bununla da yetinmemiş, dünyanın ‘3795 yılında’ güneş tarafından süratle çekilerek yok edileceğini yazmış. (Hemen telaşa kapılmayın… Çok daha önceden, insanların uzayda başka yerleşim noktalarına göç edeceklerini de söylüyor.)
Şu işe bakın ki Nostradamus’un 1540’lı yıllarda birkaç kere Yunanistan ve Anadolu’ya geldiği ve birçok ilim adamıyla görüştüğü de bilinmekte. Hatta 1999 Marmara depremini de tahmin etmiş; ancak daha sonraki yıllar için hiçbir ciddi olayı öngörmüyor. (Vallahi daha da rahatladım…)
Peki, kim bu Nostradamus? Deprem mühendisi veya jeolog mu? Bildiğiniz gibi, hiç biri değil.
Michel de Notre Dame, 1503 yılında Fransa’nın Saint Remy de Provence şehrinde doğdu. Hem anne hem de baba tarafından çok zengin iki Yahudi ailenin çocuğuydu. Baba tarafından doğrudan doğruya, Israil’in 12 kabilesinden biri olan ‘İssakar’ kabilesine bağlantısı tespit edilmiştir. Bilindiği gibi İssakar kabilesinin neslinden, asırlar boyunca, büyük hahamlar, ilim adamları ve filozoflar çıkmıştı.
Michel de Notre Dame’ın büyükbabası, o zamanlar Fransa’da patlak veren engizisyondan kurtulmak için Hristiyanlığı kabul etmek zorunda kalmış ama ne kendisi ne de torunu, Yahudi gelenek ve göreneklerini terk etmemişlerdi.
Genç Michel, daha küçük yaşta kabiliyetiyle hemen dikkatleri çekmişti. Orta tahsilinden sonra tıp fakültesine girerek kısa zamanda hekimlik diplomasını ve 22 yaşında doktorasını almıştı. Aynı dönemde, bilhassa bitkiler üzerinde araştırmalar yaparken uzman bir kimyager olmuştu2.
Asıl ününü, yaşadığı asrın en büyük belası, veba hastalığıyla, yaptığı mücadele ile kazanmıştı. Yarattığı yepyeni metotlar, ilaçlar ve merhemlerle salgınların etkilerini hafifletmeyi başarmıştı. Bu sayede, başta Fransa Kraliçesi Catherine de Medicis olmak üzere, tüm Avrupa kraliyet ailelerinin ve Papa’nın ilgisine mazhar olmuştu. Özellikle, ‘Kehanetler’ kitabının ilk basımından sonra sarayların vazgeçilmezi haline gelmişti3.
Nostradamus son yıllarını ‘Kehanetler’ kitabını tamamlamakla geçirmişti. Daha kesin yorumlarda bulunmak ümidiyle evinin damına basit bir teleskop yerleştirerek yıldız ve gezegenlerin hareketlerini izlemişti.
1566 yılında kendi evinde, uzun zamandır çektiği gut ve astım hastalıklarının sonucu olarak vefat etti.
Başta falcılıkla başlamıştım… Sonu da aynı şekilde bitirmek isterim. Atalarımız şöyle der: Falınıza baktırmayın ama illa da baktıracaksanız önce falcıya iyi para verin ki geleceğinizle ilgili hep müspet konuşsun.
Depremlere gelince, mühendis ve mimarınıza iyi para verin ki, size sağlam evler inşa etsinler…
1 Kehanetler kitabı asırlar boyunca sürekli basıldı. Ülkemiz dâhil hemen hemen tüm dünya kitap evlerinde bulabilirsiniz… Manzum halinde ve yoruma açık dörtlüklerin bir araya getirilmesiyle düzenlenmiştir. Her dörtlükte Latince, Fransızca, Yunanca ve yerel Provençal lisanından alınmış kelimeler yan yana kullanıldığından görüşlerini anlamak daha da güçleşiyor.
2 Nostradamus, mesleği ile ilgili birçok eser yayınladı… Bilhassa, vebanın tedavisi, merhemler ve iyileştiren reçellerle ilgili kitapları meşhurdur.
3 Ünlü kraliçenin üç oğlunun da sırayla Fransa kralı olacaklarını kendisine bildirip bu kehaneti gerçekleşince de, Nostradamus dokunulmaz bir kişilik kazanmıştı. Ancak bunu üç çocuğun sağlık durumlarını çok iyi bildiğinden, yani aslında tıp bilgisini kullanarak söylemiş olduğu da iddia edilir.