Çok özledik…

Meyzi ADONİ Köşe Yazısı
29 Nisan 2020 Çarşamba

Haftalar geçiyor ve bizler evde olmaya, yeni bir düzene adapte olmaya ve önlemler almaya devam ediyoruz. Bu yeni düzenin içinde, eski alışkanlıklarımızı da özlediğimiz oluyor. Önceliğimiz herkesin sağlıklı olması tabii ki, fakat insanlık hali… Özlediğimiz de çok şey var ve bunları özellikle sosyal medyada ve WhatsApp gruplarımızda sıklıkla dile getiriyoruz. 

Dışarı çıkıp ailenizi, arkadaşlarınızı görmek dışında en çok özlediğiniz şey ne diye sorsam ne geliyor aklınıza? Herkesin ayrı öncelikleri, hayalleri vardır. Fakat etrafımdaki insanların çoğunun futbol ve basketbolu çok özlediğini görüyorum. Eski NBA maçları, Euroleague finalleri, futbol maçları gibi bir sürü farklı maç izleyip özlemini azaltmaya çalışan çok insan var. 

Şu anda her şey normal akışında ilerliyor olsaydı, Euroleague Final 4’a haftalar kalmış olacaktı. Teniste toprak sezonu büyük bir hızla devam ediyor ve bizler Roland Garros’a gün sayıyor olacaktık. NBA, Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi tam gaz devam ediyor olacaktı. Kendimizi spor açısından çok hareketli bir döneme hatta seneye hazırlamıştık. Çünkü bütün ligler sona erdikten sonra EURO 2020 ve Olimpiyatların olduğunu bilmek biz spor severleri çok heyecanlandırıyordu. Bunları düşündüğümüz zaman; sporun, spor müsabakalarının bu kadar özlenmesi çok normal bir şey. 

Sporu bizden çok özleyen birileri varsa, onlar da sporculardır. Turnuvalar, ligler, antrenmanlar onlar için yarım kaldı… Sürekli seyahat etmeye alışık olan sporcular, şimdilerde evlerinde olmanın tadını çıkartıyor. Fakat bu çok da alışık olmadıkları bir şey. Bunun sonucu olarak da, onların sosyal medyada daha aktif olduğunu görüyoruz. Mesela Cristiano Ronaldo evde yaptığı antrenmanları paylaşırken, çocuklarının onu nasıl rahat bırakmadığını da gösteriyor. Ailecek evde çektikleri kareleri de bol bol bizlerle paylaşıyor. Bu tarz paylaşımların dışında en çok ilgi çeken şeylerden biri de sporcuların birbirlerini çeşitli challenge’lara davet etmesi. Mesela Roger Federer, “tennis at home” diyerek herkesi vole challenge’ına davet etti. Bu challenge’a tenis severler dışında, Serena Williams dahil bir sürü tenisçi de katıldı. Lionel Messi ve Usain Bolt gibi isimler, on kere üst üste tuvalet kağıdı sektirilmeye çalışılan challenge’a evlerinden dahil oldular ve daha sonra diğer sporcu arkadaşlarına meydan okudular. Kısacası, normalde sahalarda görmeye alışık olduğumuz isimler kendi bahçelerinden ve evlerinden sporlarına devam ederken, bizleri de oyunlarına dahil ettiler. 

Aslında bu dönemde bütün sporseverleri en çok heyecanlandıran şeylerden biri de sporcuların Instagram üzerinden yaptığı canlı yayınlar. İlk olarak Djokovic’in Andy Murray ile yaptığı canlı yayın çok ses getirdi. Fakat daha sonra çok daha değişik bir şey oldu ve Rafael Nadal, Federer ile beraber bir canlı yayın yaptı. Canlı yayına Nadal’ın Instagram kullanırken zorlanması ve Murray’nin Nadal ile ilgili yaptığı komik yorumlar damga vurdu. Kısacası dünyanın en büyük sporcularından ikisinin karşılıklı konuşmasını izlerken, diğer büyük sporcuların yorumlarını okumak bizleri çok mutlu etti. Murray de daha sonra Nadal’ın yayınına bağlanıp evde geçirdiği günleri anlattı. Nadal ve Federer’i aynı Instagram canlı yayınında görmek de Twitter’da en çok konuşulan şeylerden biri oldu. Günümüze neşe kattı.

Özlüyoruz diyoruz, spor müsabakalarıyla, sporcularla hasret gidermeye çalışıyoruz, yeni alışkanlıklar kazanmaya çalışıyoruz evet ama en azından çok sevdiğimiz sporcular sosyal medya hesaplarından bizlerle iletişimde kalmaya devam ediyorlar. Onların hiç görmediğimiz taraflarını görüyoruz, bu da yüzümüzün gülmesini ve özlemimizin bir nebze azalmasını sağlıyordur. 

Umuyorum ki bu süreci en yakın zamanda sağlıkla atlatacağız. Spor hasretini gidermek isteyenler için de, sosyal medya dışında; beIN Sports ve Eurosport’da eski ve zamanına damga vurmuş maçlar yayınlanmaya devam ediyor. Onları kaçırmayın.