Teknolojik evrim

Bahar FEYZAN Köşe Yazısı
6 Mayıs 2020 Çarşamba

Deneyimin pazara açılacağı yeni bir çağa başlıyoruz. Tüm verilerimiz, algoritmalarımız epeydir toplanıyor. Biliyorsunuz artık bunların hiçbirine yabancı değiliz. Kredi kart bilgilerinizden ne aldığınız, TV’deki uygulamalardan ne izlediğiniz, bilgisayarınızdan nerelere sörf yaptığınız, telefonunuz, e-mailiniz derken, sizi sizden çok daha fazla tanıyan bir veri kaynağı var. Oturup her türlü analizlerimizi yapsalar insanlık adına muazzam kümülatif bir sonuç çıkar. Belki de yapıldığı için tepeden aşağı bir şekillenme halinde dünya... Lakin verileri bizimle paylaşan şimdilik yok.

Yeni eşiğin adı teknolojik evrim.

İlahi olandan adeta kapsül bıraka bıraka ayrılırken başlıyor her şey. İki devrin arasındaki sır.

Sır da değil esasen... Şimdilik sır!

Toleranstan, hoşgörüden uzaklaşarak başlayacak yeni günler. Tercihlerimizin sonuçları zamana yayılmadan karşımıza dikilecek. Nüfusun artması algılanan zamanı hızlandırdığı için içinden geçilen zaman tüneli tuhaf bir basamak olacak.

Alt ya da üst olduğu apayrı bir konu.

Fakat deneyimin en büyük değer olduğu bu yeni dönem teknolojik çağ bizzat bunu kapsamaya başlıyor. Bugünden söylediklerim kafanızda tam canlanamayabilir fakat önümüzdeki birkaç yıl içinde örnekleriyle görmeye başlayacaksınız.

Yeni dönemin kavramları, kelimeleri ise;

Sert.

Mantık.

Beta.

Akıl.

Hız.

Kavramsal adalet.

Kurallar.

Teknoinsan.

Su!

Doğaya uyum!

Dönüştürülebilir!

Yöntem!

Özellikle su; tükenmeye yüz tutan kaynaklarımızdan olma potansiyelini taşıdığı için epey bir tartışma konusu olacak. Doğaya uyum meselesi; evlerimizden, kullandığımız tüm her şeye varana kadar bu norma teslim olacak.

Yöntem kelimesi aslında yeni projenin adı. Hani 2000’lerin başından beri “Projesi ne, projeler” bitmeyen bir meseleyken artık “yöntem” tartışılacak. “Yöntemi ne?” sorusu her türlü projeyi söküp koltuğundan atacak.

COVID-19 sebebiyle adeta fetret devri gibi bir ara geçişi yaşadığımız kesin! Bu günler bize, “ardından bir ekonomik kriz gelecek ve dünya kötü günlere gebe” gibi kısır ve yavan düşünceleri emanet etmesin. Öyle olsa dahi çağ atlıyoruz. Evrim atlıyoruz, ortaya deneyim sürüyoruz. Makası karşılıklı olarak değiştiriyoruz.

Korona sizi şaşırtmasın.

2020 sonrası kimse eski esnek ve bol keseden boş günlerine değil, işaretler, yönler ve sapaklara doğru bakacak.

Kötü günler geliyor gibi algılamayın. Öyle değil. Sadece hızlı ve deneyim denizinde boğulmamanız gereken günler diyelim...