Bu sezon lig tarihinin en erken derbilerinden birini izledik. Üçüncü haftada oynanan Galatasaray - Fenerbahçe derbisi ben bu zamana kadar hiç hatırlamıyorum. Eskiden sezon öncesi TSYD Kupası maçları olurdu. Dört büyük takım bu kupada sezon öncesi yeni transferleriyle boy gösterirdi. Bu haftaki derbi bana TSYD kupası maçlarını hatırlattı...
Derbi öncesi favori Galatasaray’dı. İskeleti oturmuş bir kadro, birbiriyle daha çok oynamış oyuncu grubu, bu tarz maçları çokça oynamış bir teknik direktör ve sezona çok istekli başlayan yıldız isimler ibreyi Galatasaray'a çeviriyordu. Ayrıca kim ne derse desin maç bana göre en büyük antrenman ve Galatasaray Avrupa Ligi maçları sebebiyle Fenerbahçe'ye nazaran 4-5 maç daha fazla oynamış bir ekipti.
Fenerbahçe'de ise artık başarısızlık kesinlikle kabul görmeyecek bir olguydu bu sezon için ve üçüncü hafta gelen bu derbi ve olası bir mağlubiyet her şeyin sarsıntıya girmesine sebebiyet verebilirdi. Fenerbahçe bu psikolojide bir kadro çıkarttı sahaya. Ozan - Gustavo - Sosa orta sahası, oyunu ortada tutmaya yönelik tercihlerdi. Nitekim öyle oldu ve maçın ilk başlarında Fenerbahçe, topu Galatasaray'a bırakarak alan savunması yaptı. 20. dakikada topla oynama yüzdeleri yüzde 68'e yüzde 32 Galatasaray lehineydi. Ardından ikinci yarıda Galatasaray biraz kendi yarı sahasına çekilse de orada da kısır bir orta saha mücadelesi izledik. Sonuç olarak istatistiklere baktığımızda Fenerbahçe rakibi Galatasaray'a oranla biraz ön plana çıktı:
Rakip ceza sahasında topla buluşma: Galatasaray 6 - Fenerbahçe 22
Ceza sahasına orta: Galatasaray 15 - Fenerbahçe 33
İkili mücadele: Galatasaray 38 - Fenerbahçe 49
Top kaptırma: Galatasaray 17 - Fenerbahçe 4
Top çalma: Galatasaray 8 - Fenerbahçe 18
Mücadele bakımından güzel, estetik açıdan ise sınıfta kalan bir maç oldu. Galatasaray'da Arda oyundan çıkana kadar tecrübesini sahaya güzel yansıttı. Fenerbahçe'de ise Gustavo, Ozan, Altay ve Lemos akılda kalan isimler oldu. Fenerbahçe'nin yeni transferi Samatta henüz değerlendirilecek kadar süre alamadı. Ancak Valencia-Mame Thiam ikilisiyle hücum hattının çok yaratıcı olmayacağı gerçeği görüldü. Fenerbahçe'de ayrıca Garry Rodrigues bana göre Deniz Türüç isminden çok daha etkili olabilecek bir isimdi. Garry Rodriguez ve Serdar Aziz bu sene takımda çok fazla düşünülmeyecek olsa gerek ki ilk 18de kendilerine yer bulamadılar. Fenerbahçe teknik direktörü Erol Bulut'un hala kafasındaki 11'i bulamadığı geçen hafta ilk 11 başlayan 3-4 oyuncunun bu hafta yedek kulübesinde başlamasıyla ortaya çıkmış oldu. Hakem bana göre güzel maç yönetti, maç bittikten sonra skora etki edebilecek bir hata ne Fenerbahçelinin ne de Galatasaraylının aklında kalmamıştır diye düşünüyorum. İyisiyle kötüsüyle bir dünya derbisini daha geri bırakmış olduk. Bakalım geçen sene şampiyonluğu beşinci ortağa kaptıran Galatasaray ve Fenerbahçe alışılmış hallerine geri dönecek mi? Hep beraber izleyip göreceğiz.