Elmalar ve armutlar

Yakir MİZRAHİ Köşe Yazısı
7 Ekim 2020 Çarşamba

Sezona belki de en hızlı giren takım Galatasaray’dı. Rakiplerinin aksine daha mütevazı transferler yapan Sarı-Kırmızılılar, eldeki oyuncuların performanslarını artırmasıyla beklentilerin üzerine çıkan bir oyun ortaya koyuyordu. Belhanda, Feghouli, Taylan, Marcao ve Saracchi’nin vites yükseltmeleri Galatasaray’ı rakip yarı alana hızlı akan, takım savunmasını iyi yapan ve aynı zamanda hem hücumu hem de hem de defansı kolektif gerçekleştiren bir kimliğe büründürmüştü. Ne var ki, Avrupa Ligi ön eleme karşılaşmaları nedeniyle erken form tutmak zorunda kalan Galatasaray’ın pili -sezonun başlangıç bölümü göze alındığında- çabuk tükendi. Milli maçlar için verilen ara öncesi oynadığı üç maçtan da galibiyet çıkaramayan Galatasaray’da kadro kalitesi bir kez daha tartışılır oldu.

Oyuncu bazında ele alındığında özgeçmişleri başarılarla dolu olsa da, Galatasaray’da bazı yıldızların kariyerleri hep inişli çıkışlı oldu. Örneğin Feghouli, Belhanda, Diagne, Babel ve Falcao. Devamlılık açısından sorunları bulunan söz konusu oyuncular, deyim yerindeyse Galatasaray’ın sırtında bir kambur. Takımın maaş bütçesinin neredeyse yarısını oluşturan ve toplamda 15-20 milyon euro aralığında yıllık gelir elde eden bu futbolcular çoğu zaman yetersiz, kısmen de vasat performanslarıyla takımda kendilerine yer buluyor. Sarı-Kırmızılı kulüpten kazandıkları yüksek ücreti farklı bir yerde elde edemeyeceklerinin bilincine sahip olan oyuncular, birçok maçta motivasyon ve konsantrasyon açısından da sorunlu bir profil çiziyor. Dişlilerden birinin bozuk olması halinde çarkın dönmeyeceği gerçeği göz önüne alındığında, yanındaki futbolcunun sahadaki umursamaz veya yarı konsantre halini gören takım arkadaşı da karşılaşmanın ilerleyen bölümlerinde dizginleri gevşetebiliyor veyahut yorgunluktan dili dışarıda dolaşıyor. Böyle olunca da takımın dizlerinin bağı kolayca çözülebiliyor. 

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim geçtiğimiz sezonun ilk bölümünde de benzer bir sorunla karşılaşmıştı. Takımdaki bazı oyuncuların yetersiz performansından dem vuran tecrübeli teknik adam, devre arasında kadroda önemli değişikliklere gideceklerinin mesajını vermişti. Görünen o ki, benzer bir senaryo bu yıl da yaşanacak. Galatasaray’daki ‘çürük elmalar’ garanti kontratları nedeniyle bir süre daha sarı kırmızılılarda kalmaya ve yarı motivasyonlarıyla yanlarındaki ‘taze armutları’ bozmaya devam edecek. Naçizane tavsiyemdir; çalıştırıcılık kariyeri boyunca onlarca genç futbolcunun ortaya çıkmasına, yetişmesine ve parlamasına ön ayak olan Fatih Terim, bundan böyle ‘elmalar’ ve ‘armutları’ aynı kefeye koymasın. Çünkü elmalarla armutlar toplanmıyor. Zihinsel açıdan kendisini hazır hissetmeyen, üzerinde taşıdıkları formanın kıymetini bilmeyen, hangi olanaklara sahip olduklarının farkında olmayan bu futbolcuların yerinde olmayı arzulayan en az onlar kadar kaliteli, en az onlar kadar potansiyele sahip nice genç ve umut vadeden oyuncu var. Hocanın artık baktığı yerleri daha net görmesi gerekiyor diye düşünüyorum.