Dünyanın en çok izlenen spor organizasyonlarından biri olan Formula 1, İstanbulda önemli bir iz bırakarak sona erdi. İlk Türkiye Grand Prixsini McLaren - Mercedes takımının Buz Adam lakaplı, Fin pilotu Kimi Raikkonen aldı. Raikkonene lale şeklinde tasarlanan birincilik kupasını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan verdi.
Bir buçuk saatlik yarışın dünya televizyonlarında yayınlanması Türkiye için olağanüstü bir tanıtım aracı oldu.
Beş yıldızlı oteller yüzde yüze yakın doluluk oranı yaşadı.
Yarışları izlemek için 14 bin bilet satıldı. Bilet almayan halk da yarışları Beleştepe adı takılan, pisti kısmen gören tepeden seyretti. Onların sayıları da 5 bini geçti.
Ses sanatçısı Gülben Ergen, ünlü oyuncu Ursula Andress ile bir süre sohbet etti.
Bo Derek hala basının ilgi odağı idi. Yarıştan önceki gece eski Ağır Siklet Boks Şampiyonu Mike Tyson, F1 Başkanı Ecclestone ve Schumacher gibi birçok ünlü eğlence mekanı Reinadaydı.
Vesaire, vesaire, vs....
* * *
Formula 1 ile ne ilgi ve alakan var, derseniz, yanıtım: sıfır. Uzaktan yakından ilgili değilim. Olaya değinmemin iki nedeni var. Birincisi spor sayfasından çok saygı duyduğum genç gazeteci arkadaşlarımın büyük olasılıkla yarışlardan söz edeceklerini bildiğim için önceden az da olsa bilgilenmek ihtiyacını hissettim.
İkincisi; koyduğum başlık ve giriş bölümü olmasaydı, ulaşmak istediğim hedef kitle bu yazıyı okumazdı.
* * *
Avram Leyon Şalom Gazetesinin kurucusu. Ne kendisini, ne de eşi Sofi Leyonu tanıdım. O, bizim için bir simge. Ancak, ölümünden sonra gazeteyi devralan her ekip Şalomun ilk sayfasında yer alan A lo tuerto tuerto, a la dereço dereço - Eğriye eğri, doğruya doğru ilkesini sürdürmek için uğraş verdi.
Yaklaşık 15ᆥ sene önce Avram Leyonun ölüm yıldönümleri Aşkenaz Mezarlığındaki kabri başında yapılırdı. Bu gelenek birkaç sene öncesine kadar sürdü. Hafta sonlarına denk düşen sonraki yıllarda Avram Leyon yazar kadrosunun çoğunlukta olduğu mekanlarda, belki biraz farklı, ama hep saygıyla anıldı.
Geçtiğimiz Pazar akşamı Avram Leyonu gerektiği gibi andık mı, bilemiyorum.
* * *
Türk Formulaseverler gelecek Ağustos ayını bekliyor. Dünyanın en hızlı sürücülerine bir kez daha merhaba diyebilmek için.
Umarım gelecek Ağustos ayında Avram Leyonu anmak için çok daha kalabalık oluruz.