Bu hafta yazımı kaleme aldığım sırada İsrail, kuruluşunun 58 yıl dönümünü kutluyor. Geleneksel kutlamanın bu yıl farklı bir niteliği var. Çünkü kuruluş gününde, İsrailin iç ve dış politikasında, Ortadoğuda ve hatta dünyada önemli gelişmelere tanık oluyoruz. Bu rastlantı, İsraillilerin ruhsal durumlarına da yansıyor.
İsrailliler bu gün her kuruluş yıl dönümünde olduğu gibi, parkları doldurdular, halka açılan askeri üsleri ziyaret ettiler ve bol bol sohbet ettiler.
Bu yıl sohbet konuları ve gazetelerin özel sayılarındaki başlıklar daha ciddi nitelikte; siyaset, güvenlik, İranın nükleer güce sahip olma çabaları ve dolayısıyla İranın İsrail tehdidi. Diğer bir konu ise bu Perşembe günü Knessetten güvenoyu alması beklenen yeni hükümet.
Halk, yeni kurulacak hükümete çok sıcak bakmıyor. Her ne kadar Olmerti akıllı ve becerikli bulsalar da, hala Şaronu dilinden düşürmüyor ve onun prestijini, karizmasının ve deneyiminin Olmertte olmadığını düşünüyor.
Yeni hükümet
Geniş bir koalisyondan bahsedilirken, yalnız 67 milletvekiline dayanan bir hükümet biraz zayıf görünüyor. Bazılarına göre normal bir hükümet için bu çoğunluk yeterli olsa da, Olmert hükümeti çok zor bir görevi üstleneceği için başarılı olmayabilir.
Kurulacak hükümet, ABD Başkanı Bushun Beyaz Sarayda olduğu 2Dž yıl içinde Batı Şeriadaki büyük bloklar hariç yerleşim birimlerini boşaltmalı ve İsrailin kalıcı sınırlarını saptamalı.
Bir çok kişiye göre böyle bir kararı, Knessetten geçirmek ve yerleşimcilere kabul ettirebilmek için Olmert hükümetinin daha büyük bir çoğunluğa ihtiyacı var. Ayrıca, tek bir şartla koalisyona giren Şas Partisinin, böyle bir çekilmeyi kabul edip etmeyeceği henüz bilinmiyor. ABDliler, Avrupalılar ve Filistinlilerin bir bölümünün, İsrailin belirlediği yeni sınırları kabul edip, tanıyacakları da kuşkulu.
Olmert hükümeti bu konuya olumlu bakıyor. Yeni Adalet Bakan Haim Ramon, radyoda yaptığı konuşmada: " Mahmut Abbas, ABD ve "Dörtlü" ile anlaşmak için çaba göstermeliyiz. Herkes İsrailin bir uzlaşma için gereken ödünü vermeye hazır olduğu görmeli. Ancak tüm çabalarımız, boşa çıkarsa yeni sınırlarımızı tek yönlü olarak belirlemeliyiz. Sonrasında bizlerle ciddi bir şekilde konuşmak isteyen, Filistinlilerle görüşmeye devam ederek, yeni bir uzlaşma yolu bulmalıyız". Ramon ayrıca , Olmertin 23 Mayıs tarihinde önce Bush, sonra Abbas ile görüşeceğini açıkladı.
Peretz, Abbas ile görüşmek istiyor
Kadima Partisinin yeni hükümetteki stratejik ortağı İşçi Partisi, Abbas ile görüşmek istiyor. İşçi Partisi lideri ve yeni Savunma Bakanı Amir Peretz FÖY liderine: " Hamasa karşıyız, ancak sizinle konuşmak ve anlaşmak istiyoruz" dedi.
Yirmi yıl önce, Sderot Belediye Başkanı olan Fas doğumlu Amir Peretz, Filistinlilerle temas kurmuştu. Bu nedenle şimdi de Savunma Bakanı olarak, terörle ilişkisi olmayan Filistin halkıyla iyi ilişkilerde olmak istiyor. Peretz, bu politikayı uygulamak için bir çok fırsat elde edecek. Eski Savunma Bakanı Mofaza karşı haklı ya da haksız Filistinlilerin bir çok şikayetleri vardı. Oysa Peretzin Batı Şeriada ki politikası çok daha hoş görülü olabilir. Yeter ki, teröristler bunu baltalamaya çalışmasınlar.
Peretzin Savunma Bakanı olarak atanması İsrailde eleştirilere neden oldu. Halkın yalnız % 30u bu atamayı onayladı. Ama Genel Kurmay Başkanı General Dan Haluts, eleştirilere şöyle yanıt verdi: " Bir çok kişiye göre, bir sivilin savunma bakanı olması, çok yanlış. Oysa bana göre, yerinde bir karar. Bir sivilin savunma bakanlığının başına geçmesi, bu bakanlığa yeni bir soluk getirebilir. Deneyimi yok deniyor, benim için de zamanında Haluts bir Hava Kuvvetleri generali, kara kuvvetlerine kumandan olamaz demişlerdi. Oysa kısa bir süre içinde gereken her şeyi öğrendim. Eminim ki, Peretz de kısa bir sürede gerekeni öğrenecek."
Peretz, savunma sorunları ile gerçekten ilgilenip, parti içi konumunu sağlamlaştırma çalışmaları yapmaz ise bunu başarabilir.
Yeni hükümet içinde Peretzin tayin ettiği altı bakanı seçmesi, hem partinin merkez komitesinde, hem de İsrail kamuoyunda eleştiri topladı. Peretzin bakan listesi 1300 kişilik merkez toplantısında ancak 33 oy farkıyla kabul gördü. 17 delege, farklı oy kullansalardı, Peretz büyük bir yenilgi yaşayacaktı. İşçi Partisi lideri, seçim kampanyasında Prof. Braverman ve Amiral Ami Ayalon gibi önemli kişileri partiye kazandırdığını sık sık vurguladı.
Yeni kurulacak hükümette Peretz, bu iki kişiye görev vermek yerine, partide kendisine yardım edebilecek kişileri seçti. 14 ay sonra yeni başkanını seçecek olan partide, Peretze bir çok rakip çıkabilir.
Olmertten temkinli adımlar
Herkese istediği bakanlığı veremeyen Olmertin partisi içinde durumu daha iyi. Zira seçilen 29 milletvekili arasına giremeyenlerin hiçbiri, tehlike oluşturmuyor. Savunma Bakanlığını bırakmak zorunda kalan Mofaza istediği Maliye Bakanlığı verilemedi. Ulaştırma Bakanlığıyla yetinmek zorunda kalan Mofaz, diğer ülkelerle stratejik konularda görevli ve güvenlik kabinesi üyesi olacak.
Akıllıca bir adım atan Olmert, Emekliler Partisinin yedi üyesiyle öyle bir blok kurdu ki, artık Kadimanın 29 değil 36 üyesi var denilebilir. Böylece Knessette güçlü bir konumda bulunan Kadimanın sağ kanadında Likud, İsrael Beitenu ve Milli Birlik Partisi; sol kanadında İşçi Partisi ve Meretz bulunuyor. Batı Şerianın yerleşim birimlerinin boşaltılmasına muhalefetten Şasın yeri boşalırsa, Meretz koalisyona girecek. Saşın koalisyondan çekilmesiyle, hükümet tehlikeye girebilir bu nedenle, kimse Olmert hükümetinin dört sene iktidarda kalabileceğinden emin değil.