- Alo nerdesin? - Söylemem, - Neden? - Dinleniyorum, - Nasıl yani?
- Alo nerdesin?
- Söylemem,
- Neden?
- Dinleniyorum,
- Nasıl yani?
- Birkaç gündür dinleniyorum
- Yahu seni niye dinlesinler? Siyasetçi değilsin, hukukçu değilsin, asker değilsin, kim uğraşır seninle?
- Kimi dinleyecekleri belli mi olur? Beş bin kişi 24 saat telefon, sms, email ne varsa izleniyormuş, elbet sıra bize de gelir.
- Peki neredesin? Merak ediyoruz seni.
- Amazonlardayım, en batısında Peru sınırında, medeniyetin hiç uğramadığı bir yerdeyim.
- Kimin yanında kalıyorsun?
- Elektrikten haberleri olmayan, hiç telefon gömemiş, parayı hiç duymamış yerlilerin yanında.
- Ne yapıyorsun orada?
- Balık avlıyoruz, ağaçlardan meyve toplayıp yiyoruz, nehire giriyoruz, akşamları da ateş yakıp dans ediyoruz.
- Nasıl oralar?
- Çok rahat, su bol, balık bol, doğa cennet, hergün fiyatı artan petrol yok, dalgalanan borsa yok, patavatsız siyasiler yok, telekulak yok. Merak etmeyin gayet iyiyim yani...
- Cennettesin yani?
- Kuş sesleri içinde ormanın korumasında yaşıyoruz, geçen gün bir helikopter geldi, yerliler ilk defa görüyorlarmış, bir heycanlandılar! Şu kuşta neymiş? Vuralım da indirelim iyi bir ziyafet çekeriz deyip ok bile attılar... Ee, dünyada başka neler oluyor?
- Birkaç ülke aralarında Kuzey Kutbu’nu paylaşmaya başladılar.
- Yapma ya kimler?
- Rusya, Norveç, Danimarka, Kanada, Amerika.
- Kuzey Kutbu’nda toprak yok ki nesini paylaşacaklar?
- Denizin altındaki petrol doğal gaz ve madenlerini.
- Buzulları ne yapacaklar?
- Hazırlanmış bekliyorlar küresel ısınmadan buzullar erisin de kaynaklara ulaşalım diye.
- Bizimkiler ne yapıyor bu konuda?
- Can kulağıyla dinliyorlar!