Geçtiğimiz Perşembe gecesi Büyükada Sinagogu Kültür Merkezi’nde gerçekleşen açılış töreni her anlamda çok ‘sıcak’ geçti. Kantor Simon Cohen ve Arkadaşları’nın nefes kesen dinletisinin keyfini en çok bahçede olanlar çıkardı. Aslında açılış gecesine gelenleri aşağıdakiler, yukarıdakiler ve açık havadakiler şeklinde sıralayabiliriz. Konser süresince ara geçişlerde, mekânın yapımına katkıda bulunanlara birer teşekkür plaketi verildi. Eşleriyle birlikte plaketlerini almaya gelen hayırseverler yaptıklarından mutlu, ancak konumları gereği giydikleri kostüm/kravattan oldukça mutsuz görünüyorlardı. Duyduğum kadarıyla artık birçok yerde, giderek artan sıcaklar nedeniyle kostüm/kravat zorunluluğu protokolden kaldırılıyor. O gece belli sıralarda oturan beyler oldukça zor saatler yaşadılar.
***
Uzun yıllar Şalom’un Yayın Koordinatörü görevini üstlenen Cemaat Başkanı Silvyo Ovadya’nın bir cümlesi hep aklımdadır: “Çabuk ve doğru karar vermeyi Şalom’da öğrendim.”
Çabuk ve doğru...
Açılış gecesinin kalabalık olacağı öngörülmüştü. Sadece protokoldekiler salonun dörtte üçünü dolduruyordu. Son gün dahi olsa “çabuk ve doğru” bir kararla mekân değişikliğine gidilebilirdi. Örneğin, kokteyl kültür merkezi ile bahçesinde, dinleti ise sinagogda gerçekleşebilirdi. Sonuçta sinagoglar birer toplanma yeri değil midir?
Dilerim sinagog yöneticileri yazdıklarımı sadece yapıcı bir öneri olarak değerlendirirler. Çocukluğum bu sinagogda geçti. ‘More Adereh’i orada gördüm. Bahçenin arkasına kurulan uzun sofralarda haftasonu seudalarına katıldık. Kardeşim tefillin törenini burada yaptı. Demek istediğim, bu mekâna bir söz gelmesini istemem. Aksi yönde düşünmem söz konusu bile olamaz.
***
İşler günlük güneşlik gibi görünüyorsa da gri bulutlar toplumumuzun üzerinde dolaşıyor. “günü kurtarmak” ağızlardan düşmeyen bir deyiş oldu. Bu vesile ile şimdiye kadar bu köşede yapmadığım bir ‘bilgilendirme’ türü ile bulutları renklendirmeyi deneyeceğim.
Hafta sonu kulağıma çalınanlar:
- Geleneksel Çanakkale gezisi şimdiden kontenjanının sınırlarını zorluyor. Dördüncü otobüste yer dolmak üzereymiş...
- Doğma büyüme Adalı olan Fedon’un YSK tesislerinde verdiği konser büyük beğeni toplamış. Konuklardan Nino Anavi söylediği ‘Robertaaaaa’ şarkısıyla -var ya- bir harikaymış...
- Maccabiat Oyunları’nda Türk Bayrağı’nı taşıyarak şeref turu atan Mois Kohen yetmişinci yaş gününü sevdikleri ile kutlamış. Her şey o kadar mükemmelmiş ki, ay bile tutulmuş o gece...
- Seçkin bir izleyici grubu, Fani ve Av. Sami Hodara’nın rüya gibi bahçesinde hem özel bir dinleti izlemişler, hem de Fani Hodara’nın Malta başarısının şerefine kadeh kaldırmışlar...
Şimdi de, bütün gazetelerin yaptığı gibi küçücük bir haberle sizleri sevindireyim: Türk Telekom konuşma ücretlerine yüzde on oranında zam yaptı!
Şalom’un en sadık okurlarından Raşel ve Yakup Kutlar’ın ikiz torunları oldu. Bebeklere gönlü zengin ‘büyük’ büyükanneleri ve ‘büyük’ büyükbabaları gibi sağlıklı, uzun bir yaşam dileriz…
