Herkes beklese de 4,5 ay süren bir tahkikat ve soruşturmadan sonra İsrail Polisi’nin Başsavcılığa sunduğu 850 kelimelik bir raporla Başbakan Olmert’in rüşvet ve diğer suçlardan ötürü mahkemeye sevk edilmesi talebi halkta şok etkisi yarattı.
Daha önce polis başbakanı mahkemeye sevk etmek istemiş ancak başsavcı delil yetersizliğinden karşı çıkmıştı. Şimdi ise başsavcının raporu olduğu gibi kabul etmemeye, hafifletmeye çalışsa da tamamen reddetme olasılığı yok.
Olmert’in 15 yıl içinde ABD’li iş adamından para desteği alması ve seyahat masraflarını iki ayrı yere fatura etmesi mahkeme kararı için yeterli midir? Başsavcılıkta yüksek bir kademede çalışan bir memura göre yeterli olamayabiliyor. Olmert’in sorgulanması daha uzun bir süre İsrail kamuoyunu meşgul edecek gibi…
Ancak Olmert artık Kadima Partisi’nin başkanı olamayacak. Bu ay parti yeni başkanını seçecek. Yapılan kamuoyu yoklamaları Tsipi Livni’nin başkanlık yarışını başta götürdüğünü gösteriyor. Bütün çabalarına rağmen Şaul Mofaz, Livni’ye yetişemedi. Genel bir seçimin çok uzak bir ihtimal olmadığı bilincinde olan Kadima Partisi üyeleri Livni’nin- “ Mrs Clean” in şansının Mofaz’a oranla üstün olduğu kanısına vardılar. Onlara göre sadece Livni, Likud Partisi lideri Netanyahu’yu geçebilir. Oysa Mofaz, bu mücadelede yenik düşebilir. Bu nedenle Kadima’nın İsrail’in en büyük partisi konumunu korumak için Livni’ye ihtiyacı var.
Yorumcular seçilmesi durumunda Livni’nin nasıl hareket edeceğini, yeni bir hükümet mi oluşturacağı, yoksa genel seçimlere mi gideceğini kestiremiyorlar.
Genel seçimlere gitme kararı alması durumunda, Olmert’in başbakanlık görevi birkaç ay daha devam edebilir. Ancak bu günkü şartlar altında hükümetin birkaç ay daha iktidar olması olası görünmüyor. Artık hükümet ortakları birbirlerine karşı sert tutumlarını gizlemiyorlar. Özellikle Olmert ile İşçi Partili Savuma Bakanı Ehud Barak arasındaki çekişme nefrete dönüştü. Olmert, başına gelenlerden Barak’ı sorumlu tutuyor.
Salı günkü gazetelerde yer alan makalelere göre Kadima Partisi seçimlerinden sonra hemen yeni bir hükümet kurulmalı. Böylece Olmert’in başbakanlığı son bulacak.
Olmert’in suçlu olup olmadığı kesinlik kazanıncaya kadar iktidarda kalacağı söyleniyordu. Ama iki etken bu olayı değiştirdi. İşçi Partisi, Olmert’in başbakanlıktan çekilmesini istedi ve bu konuda ısrarcı oldu. Ardından Kadima Partisi cesur bir girişimle 17 Eylül’de yeni liderin seçilmesine karar verdi. Kısa bir süre Olmert, liderliğe aday olmayı düşündüyse de, kazanma şansının olmadığı kanısına vardı. Böylece Olmert’in suçluluğu kanıtlanıncaya dek, iktidarda kalma olasılığı ortadan kalktı.
Böylelikle Olmert’in suçlu olup olmadığı artık devletin sorunu değil, kişisel bir sorun olacak.
Adayların nitelikleri
Kadima Partisi’nin lider adaylarından Şaul Mofaz, geçmişte genelkurmay başkanlığı ve savunma bakanlığı görevlerinde bulundu. Bu gün İran’ın nükleer gücü hakkında ABD ile yapılan görüşmeleri Mofaz yürütüyor. İsrail’de kendisine güvenlik konularında uzman gözüyle bakılıyor.
İkinci aday Livni ise; bir hukukçu. Güvenlikle ilişkisi geçmişte dört yıl Mossad için çalışmış olması. Dışişleri bakanı olarak güvenlik sorunlarıyla ilgilendiyse de, kendisi bir güvenlik uzmanı değil. Livni için güvenlik daha geniş kapsamlı, İsrail’in dünyadaki durumu ile ilgili bir kavram. Şunu da belirtmekte yarar var: 2. Lübnan Savaşı’nın ilk günlerinde Livni bir uzlaşma planı hazırlamıştı. Ancak bir çok kurban verildikten sonra, planın uygulanmasına karar verilmişti.
Nasıl bir lider?
Haaretz gazetesinden Lily Galili makalesinde şöyle diyor: “ CV’lerde yer alan ‘ askeri tecrübesi vardır’ ibaresi bütün kapıları açmıyor. Bunu sadece Kadima’da değil, İşçi Partisi’nde de görüyoruz. İşçi Partisi Lideri Barak, İsrail’in bir numaralı, Tsahal tarihinde en çok madalya kazanan askeridir. Barak da Ariel Şaron’un yaptığı gibi bir kriz döneminde siyasete döndü, İşçi Partisi’nin başına geçti. Ama yapılan kamuoyu yoklamaları İşçi Partisi’nin bundan yarar sağlamadığı sonucunu ortaya koyuyor. Bu gün genel seçimler gerçekleşirse, İşçi Partisi dördüncü belki de beşinci parti çıkacak. Artık askeri rütbe ve savaşta kazanılan madalyalar İsrail’de başarılı bir lider olmak için yeterli değil. Liderde başka vasıflar da aranıyor.”
Kadima gelecekteki liderinin seçiminde, askeri tecrübeden çok farklı vasıflar arayacak. Bu da olumlu bir gelişme.